"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rucüen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Kurum vekili; 03.07.2011 tarihinde görevini yaptığı esnada davalının haksız eylemi nedeniyle dava dışı polis memurunun yaralandığını, bu nedenle 2330 sayılı Kanun kapsamında anılan kamu görevlisine nakdi tazminat ödendiğini belirterek ödenen 7.314 80 TL tazminatın ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. MAHKEME KARARI:
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı olan ...'ın Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/472 E., 2014/183 K. sayılı dosyasında görevli memura direnme ve kasten yaralama suçundan mahkumiyet cezası verildiği ve kararın kesinleştiği, bu olay nedeniyle polis memuru olan Mustafa Kul'a 2330 sayılı Nakti Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve bu Kanun'a dayalı çıkarılan yönetmelik gereğince 7.314,80 TL tazminat ödenmesine karar verildiği, bilirkişinin davacının talep edebileceği nakti tazminat miktarını belirlediği, bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, 6.123,70 TL'nin 08.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; hükme esas alınan bilirkişi raporunda tazminatın olay tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığına göre hesaplandığını ancak 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan yönetmelik gereğince komisyon kararı tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığına göre hesaplanması gerektiğini, davanın tümden kabul edilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, hükmün bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava dışı polis memuruna 2330 sayılı Yasa kapsamında ödenen nakdi tazminatın sorumlusundan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun'un ''Nakdi Tazminat'' kenar başlıklı 3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre rücu edilecek tazminat miktarının hesaplamasında olay tarihindeki verilerin dikkate alınacağının tartışmasız olduğunun anlaşılmasına göre Mahkeme kararının isabetli olduğu görülmekle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.