Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3808 E. 2024/2562 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kiralanan taşınmaz üzerinde kiracı tarafından dikilen ağaçların taşınmazla birlikte satılması nedeniyle, mirasçıların ağaç bedellerini talep ettiği alacak davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, murisleri ile davalı arasında kira sözleşmesi olduğunu ispatlayamamaları ve sulama belgeleri ile ödeme makbuzlarının kiracı sıfatını kanıtlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına hükmedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/590 Esas, 2023/1076 Karar

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde birleştirilerek görülen ve istinaf incelemesinden geçen asıl ve birleşen alacak davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davalarda davacılar vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl davada davacı vekili; murisi ...'in ... Mahallesi 6558 ada 89, 90, 91, 92 parsel numaralı taşınmazları icar karşılığında davalılardan ...'dan kiraladığını, taşınmazlar üzerindeki tüm ağaçların ve su pompası sistemlerinin mülkiyetinin murisine ait olduğunu, davalı ...'ın taşınmazları üzerindeki ağaçlar ve su pompası ile birlikte 3. kişilere satarak, hakkı olmayan bir kazanç elde ettiğini, davalı ...'in ise taşınmaz üzerindeki ağaçların semeresinden faydalandığı halde payına düşen tutarı ödemediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ağaçların ve su pompasının bedellerine karşılık şimdilik 10.000,00 TL'nin 20.03.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan, ağaçların kullanımından elde edilen gelire karşılık şimdilik 10.000,00 TL'nin 05.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'ten tahsilini talep etmiş; 21.09.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle davalı ... yönünden talebini 103.246,13 TL’ye yükseltmiştir.

2.Birleşen davada davacılar; davalı ... aleyhine asıl davadaki gerekçeler ile her bir davacı için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 103.246,13 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.

II. CEVAP

1.Asıl davada davalı ...; dava konusu yeri 01.01.1991 tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, davacıların murisi ... ile araziyi yarıya bölerek kendi nam ve hesaplarına çalışarak gelir elde ettiklerini, herhangi bir ortaklıklarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.

2.Asıl ve birleşen davalarda davalı ...; muris ...'in mirasçısı olan davacı ile diğer mirasçıları arasında zorunlu dava arkadaşlığının söz konusu olduğunu, davacının tek başına dava açamayacağını, taşınmaz ile ilgili olarak 01.01.1991 tarihinde diğer davalı ... ile kira sözleşmesi yapıldığını, 2011 yılında kira sözleşmesinin tarafların iradeleri ile sona erdirildiğini, kira sözleşmesinin 4. maddesinde sözleşmenin feshi halinde kiracının tarlayı kiralayana boş olarak teslim edileceğinin belirlendiğini, taşınmaz üzerindeki ağaçların ekonomik değerini kaybettiğini, ... ile diğer davalı ... arasındaki yarıcılık anlaşmasından bilgisi olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 10.03.2021 tarihli ve 2019/502 E., 2021/344 K. sayılı kararıyla; davalı ...'ın taşınmazları boş olarak kiraya verdiği, sözleşme hükümlerine göre de tarlaların boş olarak tesliminin gerektiği, ancak taşınmazların davacıların murisi ...'in yetiştirdiği şeftali ağaçları ile birlikte satıldığı, bu durumda davalının ağaç bedelleri kadar sebepsiz zenginleştiği, her bir mirasçının payına 103.246,13 TL isabet ettiği, şeftali ağaçlarının bütün gelirinin diğer davalı ... tarafından tahsil edildiği hususunun ispat edilemediği, davalı ...'ın sorumluluğunun ağaç bedelleri ile sınırlı olduğu, diğer davalı ...'in sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle; davalı ... aleyhine açılan asıl ve birleşen davaların kabulüne, davalı ... hakkındaki asıl davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.02.2022 tarihli ve 2021/1045 E., 2022/349 K. sayılı kararıyla; el birliği mülkiyeti hükümlerinin geçerli olduğu dava konusu tereke alacağı yönünden, mirasçıların yalnızca kendi paylarına ilişkin dava açamayacağı, bu nedenle davanın öncelikle aktif dava ehliyeti yönünden usulden reddi gerektiği gerekçesiyle davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın usulden reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 20.12.2022 tarihli, 2022/3524 E., 2022/9634 K. sayılı ilamla; tüm mirasçıların davacı olarak ayrı ayrı dava açtıkları, aynı taleplerle açılan davaların birleştirilerek görülmesi nedeniyle dava dışı başka da mirasçı bulunmaması karşısında, eldeki bu davanın mirasçılar tarafından tüm miras payına hasren açıldığının kabulünün gerektiği, dava şartı eksikliğinin tamamlandığı, bu kabulün usul ekonomisi ve adil yargılanma ilkelerine de uygun olduğu, taraf teşkili sağlandığından işin esası incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla kira sözleşmesi davalı ile ... arasında yapılıp, davacıların kira ilişkisini ispat açısından dosyaya sundukları sulama makbuzları veya 2010 yılı kirasının davalının hesabına yatırıldığına dair belgenin kiracılık sıfatının ispatı için yeterli delil olmadığı, ...'in bu yeri tek başına kiralayıp kardeşi ... ile birlikte kullandığı, alt kiracı konumunda olan ...'in doğrudan davalı-kiraya verenden talep hakkı bulunmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekilleri, ayrı ayrı sundukları temyiz dilekçelerinde; emsal olarak sunulan kararların gerekçelendirilmediğini, dosya kapsamındaki beyanlardan murisin kiracı olduğunun açık olduğunu, yapılan icar ödemelerinin de kabul edildiğini, tanık beyanları ve sulama kooperatifi belgelerinin de durumu ispatladığını, savunma ile bağlı kalınmaksızın resen inceleme yapıldığını, icar bedellerini ayrı ödediklerini ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmişlertir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlık, kiralanan taşınmazın kiracı tarafından dikilen şeftali ağaçları ile birlikte satıldığı iddiasıyla alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü

" başlıklı 6 ncı maddesi,

2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 299 uncu maddesi,

3.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 200 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, ispat yükünün iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olması kapsamında davacı tarafın, murisiyle ile davalı ... arasında kira sözleşmesi bulunduğunu senetle ispat kuralı uyarınca senet yahut başkaca bir kesin delille ispat edememesine, davalı tarafça davacıların murisi ile arasında kira sözleşmesi bulunduğunun ikrar edilmemiş olmasına ve özellikle sulama belgeleri ile ödeme makbuzunun davacıların murisini kira sözleşmesine taraf haline getirmeyeceğinin anlaşılmasına göre, davacıların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.