Logo

3. Hukuk Dairesi2023/394 E. 2023/1925 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönüp bedel iadesi alan tüketicinin, ayıplı mal ile ayıpsız mal arasındaki değer farkını (menfi zarar) talep edip edemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11. maddesindeki seçimlik haklar arasında menfi zararın düzenlenmemiş olması ve davacının sözleşmeden dönerek bedel iadesi yolunu seçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2365 E., 2022/2835 K.

DAVA TARİHİ : 21.10.2020

KARAR : Davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2020/321 E., 2021/357 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; davalıdan 16.04.2019 tarihinde 2018 model Peugeot marka aracı 155.000 TL 'den satın aldığını, 04.09.2019 tarihinde araçta “airbagler ve gergili emniyet kemeri arıza ikazı” vermesi üzerine aracın, dava dışı yetkili servise götürüldüğünü, yapılan kontrolde aracın önceden kazalı olduğunun, airbag sistemi direksiyon airbagi, direksiyon simidi, emniyet kemerleri, airbag beyninin tamir edildiği ve bu yüzden arıza ikaz ışıklarının yandığının tespit edildiğini, tramer kayıtlarında hasar kaydına rastlanılmadığını, hasarın kayıtlara geçmemesi amacıyla tamiratın yetkili servis dışında yaptırıldığından garantiden yararlanamadığını, mevcut durumun öğrenilmemesi amacıyla da araçta düzenek kurulduğunu, Ankara 14. Tüketici Mahkemesinde açılan davada sözleşmenin iptali ile satış bedelinin iadesine karar verildiğini ve davalıdan 155.000 TL'nin tahsil edildiğini ancak araç hatasız olsa idi şu andaki satış bedelinin yaklaşık 305.000 TL olduğunu, buna göre menfi zararın 150.000 TL olduğunu, ileri sürerek, menfi zararına karşılık şimdilik 150.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımından reddini, davacının açtığı davada seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullandığını, yasadaki düzenlemenin müspet zarara ilişkin olduğunu, bu bakımdan menfi zararın talep edilemeyeceğini, araçtaki hasarın kendi kullanımında meydana gelmediğini, ihtimale binaen açılan davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönerek bedel iadesi olarak kullandığını, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda, sözleşmeden dönme halinde tüketiciye tanınan haklar içerisinde menfi zarar (kaçırılan fırsatlar) düzenlenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; 6502 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca davacının zararını talep edebileceğini, tüketicinin seçimlik haklarını kullanmaksızın bunlardan ayrı olarak 6098 sayılı Kanun'un 112 nci maddesi gereğince sözleşmeye aykırılık sebebiyle tazminat istemesinin önünde bir engel bulunmadığını, 6502 sayılı Kanun'un kendisine tanıdığı hakları kullanamayan veya kullanmak istemeyen tüketicinin her zaman bu yola başvurabileceğini, davacının aracı alırken ödediği 155.000 TL'lik satış bedelinin bugünkü şartlarda aynı modelde bir aracı almak için yeterli olmadığını, bu sebeple satış bedeli kadar zarara uğradığından verilen ret kararının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının 6502 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi uyarınca seçimlik haklarını kullanmış olmasına, davacının talebinin 6502 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin altıncı fıkrasında belirtilen zarar kapsamında olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri:

Davacı vekili; davalının aracı satarak kâr ettiğini, verilen kararın Kanun'un amacına uygun olmadığından hak kaybına uğradığını, para iadesinde denkleştirici adalet ilkesinin uygulanmasının davalının sebepsiz zenginleşmesine neden olacağını, menfi zarar kapsamı içinde yoksun kalınan kâr oranı da bulunduğunu, hem seçimlik hak hem de ayrıca ayıptan doğan zararların da istenilebileceğini, mevcut kararla zararın günden güne arttığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tarafça davalıdan satın alınan aracın ayıplı çıkması sonucu sözleşmeden dönülmesi sonrasında uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (6502 sayılı Kanun) ''Tüketicinin Seçimlik Hakları'' başlıklı 11/1 inci maddesinde; ''Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici,

a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,

b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,

c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,

d) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,

seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür."..

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelerde bir isabetsizlik olmadığı davacının sözleşmenin iptali ile satış bedelinin iadesi talepli davasının Ankara 14. Tüketici Mahkemesinde açılan davada karar verildiğine göre 6502 sayılı Kanun'un 11 inci maddesindeki seçimlik hakkını kullandığı, ayıplı araç ile ayıpsız araç değerleri arasındaki değer farkına ilişkin davacı talebi 6502 sayılı Kanun'un 11/6 maddesinde belirtilen zarar kapsamında olmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.