"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/277 E., 2023/50 K.
Taraflar arasında birleştirilerek İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen itirazın iptali davalarında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı asıl davada davacılar ... vekili ve ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Vekaletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davacı ... mirasçıları vekili Av.... 07.02.2024 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir.
Bu durumda, davacı ... mirasçıları vekilinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı ... vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Asıl davada davacılar vekili; tefrik edilen dosyada davalı ... ile imzaladıkları 26.11.2016 tarihli satış vaadi protokolü sebebiyle satış bedeli olarak davalılara on adet toplam değeri 354.585,00 USD bedelli senet verdiklerini, tapuda her ne kadar taşınmaz davalı ... adına kayıtlı ise de taşınmazın bir kısım hissesinin davalı ...'e ait olduğunu, bu nedenle beş adet senedin davalı ... adına düzenlendiğini, arsayı almaktan vazgeçtiklerini, davalıların senetleri vermediklerini, davalı ...'in vadesi geçen üç senedi takibe konu ettiğini ileri sürerek; davalılar adına tanzim edilen senetlerin bedelsiz kaldığının tespiti ile senetlerin iptaline, dava konusu senet miktarı kadar borçlu olmadıklarının tespiti ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmişlerdir.
2. Birleşen davada davacı ... vekili; davalılardan Turgut ile besicilik işine girdiklerini, Turgut hesabına 12.07.2012 tarihinden 20.10.2015 tarihine kadar toplam yedi seferde ortaklık katılım payı olarak banka havalesi yoluyla 390.000,00 TL gönderdiğini, davalı ... adına taşınmaz alındığını ancak daha sonra ortaklıktan çıkmak istediğini, adına düzenlenen senedin de yatırım ortaklığından çıkma payı karşılığı olarak verildiğini, ortaklıktan çıkmak istemesi üzerine 390.000,00 TL' nin USD karşılığı olan 183.447,82 TL'den 12.625,98 USD zarar düşülerek ve 5.766,58 USD faiz eklenerek ortaklıktan çıkma payı olarak 176.588,42 USD olarak 14.12.2015 tarihinde hesaplandığını, 17.10.2017 vade tarihli senedin kambiyo senedi taşımadığından tahsili için davalılar aleyhine icra takibi başlattığını, icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek; itirazın iptaline, takibin devamına ve lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Asıl davada davalı ... vekili; davacı ... ile besicilik işine girdiklerini, Turgut hesabına 15.07.2012 tarihinden 20.10.2015 tarihine kadar toplam yedi seferde ortaklık katılım payı olarak banka havalesi yoluyla 390.000,00 TL gönderdiğini, davalı ... adına taşınmaz alındığını, ancak daha sonra ortaklıktan çıkmak istediğini, adına düzenlenen senedin de yatırım ortaklığından çıkma payı karşılığı olarak verildiğini, ortaklıktan çıkmak istemesi üzerine 390.000,00 TL nin dolar karşılığı olan 183.447,82 TL' den 12.625,98 USD zarar düşülerek ve 5.766,58 USD faiz eklenerek ortaklıktan çıkma payı olarak 176.588,42 USD olarak 14.12.2015 tarihinde hesaplandığını, ortaklıktan çıkınca diğer davacı ...'ın ortak olduğunu, senetlerin ödenmemesi üzerine davacılar aleyhine icra takibi başlattığını, senetlerin satış vaadine ilişkin olmadığını savunarak; davanın reddini istemiştir.
2. Birleşen davada davalılar vekili; işbu davanın reddini istemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 31.01.2019 tarihli ve 2018/213 E., 2019/16 K. sayılı kararıyla; asıl ve birleşen davanın konusu olan ve kambiyo vasfı taşımayan senedin nakden kaydıyla düzenlendiği, asıl dosya davacılarının, Mahkemenin 2017/342 E., 2018/329 K. sayılı dosyasındaki kambiyo senetleri ile eldeki dava konusu adi senedin aynı iddiaların konusunu teşkil ettiği, iddiaların ve savunmaların birbirleri ile bağlantılı olduğu, yalnızca görevli Mahkeme yönünden davaların tefrik edildiği, davalının delil listesine ekli banka hesapları ve dekontlardan 12.07.2012, 26.11.2012, 17.12.2012, 16.01.2015, 06.08.2015 ve 20.10.2015 tarihlerinde, davacı ...'un hesabına toplam 390.000,00 TL gönderdiği, davalı ...'in mahkemenin 2017/342 E. sayılı dosyasında, dava konusu senetleri, ortaklıktan çıkarılma karşılığında aldığı, Milas'taki ...'a ait taşınmazın satışı karşılığında bu senetlerin Güner'e verilmediğini, senetlerin bu nedenle de malen değil nakden düzenlendiğine ilişkin yeminli beyanda bulunduğu gerekçesiyle; asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar/birleşen davada davalılar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.09.2021 tarihli ve 2021/1864 E., 2021/1797 K. sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının esas ve usul bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacılar/birleşen davada davalıların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davacılardan Turgut vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2. Dairece verilen 15.06.2022 tarihli ve 2021/8587 E., 2022/5867 K. sayılı ilamla; Bodrum 1. Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesinin 2017/342 E. sayılı dosyasında görülen menfi tespit davası ile temyize konu asıl ve birleşen davanın aynı iddia nedeniyle verilen senetlere ilişkin olup tarafları, iddia, savunma ve delillerin aynı olduğu gözetildiğinde, Bodrum 1.Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesinin 2017/342 E. dava dosyasının kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması ve bahsi geçen dosya kapsamı ile bu dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bekletici mesele yapılan Mahkemenin 2017/342 E., 2018/329 K. sayılı dosyasındaki kambiyo senetleri ve eldeki davaların konusu olan adi senedin aynı iddiaların konusunu teşkil ettikleri, iddiaların ve savunmaların birbirleri ile bağlantılı olduğu, yalnızca görevli mahkeme yönünden davaların tefrik edildiği, her iki dosyadaki iddia ve savunmaların, delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, asıl dosya davacılarının iddialarını ispatlamayamadıkları, birleşen dosyası davacısının ise davasını ispatladığı gerekçesiyle; asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile davalılarının takip dosyasına yaptıkları itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının birleşen dosya davalılarından alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Asıl davada davacı ... vekili; dosyada bedeli ''nakten alınmıştır '' kaydı içeren kambiyo vasfında olmayan senet bulunduğunu, davalı ...'in beyan ve savunmalarında bu senedin ''ortaklıktan çıkma payı karşılığı'' olarak kendilerine verilen senet olduğunu beyan ettiği, bu tabirin yanlış yorumlandığını, senet metninde nakten yazılsa da davalının kendi beyan ve savunmaları ile mal sattığını ve bedelin mal karşılığı belirlendiğini, ancak malın da devrinin yapılmaması nedeniyle senetlerin bedelsiz kaldığının açık olduğunu, bankadan gönderilen para dekontları incelendiğinde ''Besicilik Yatırım, Besicilik Arsa Yatırım , Besicilik Yatırım Son Taksit '' kayıtlarının düşüldüğünü, bu kayıtların davacı bakımından bağlayıcı olduğunu, yani davalının senetteki ''nakten'' kaydını tadil ettiğini, aslında nakit olarak kefil davacı ...'un şahsına bir para vermediğini, yatırım ve arsa için kullanılmak üzere davacı ...'a para gönderdiğini, harcamanın da bu arsa ve çiftliğe yapıldığını beyan ettiğini, bu durumda ortada bir arsa ve üzerinde kurulu besi çiftliği olduğu, davalının bu besi çiftliği için diğer ortaklar gibi para harcadığı ve bu arsa ve yatırımın da dava dışı davalının yakın akrabası ... adına kayıtlı olduğu görüldüğünde davacıların davalıya ortaklık çıkma payı olarak senet vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu senetlerin ortaklığın davacılara devri /satışı amacıyla verildiği, hatta bunun için noterden satış vekaleti de verildiğinin açık olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; asıl davada geçersiz satış sözleşmesi nedeni ile verildiği ileri sürülen ve kambiyo senedi niteliğinde olmayan senedin bedelsiz kaldığından bahisle menfi tespit, birleşen davada ise, aynı senet yönünden yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi,
2.09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Bildirme Kararları.
3. Değerlendirme
Mahkemece uyulan bozma ilamında belirtilen şekilde inceleme yapılarak karar verildiği, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş yönlerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı, bozma ilamında da belirtildiği üzere Mahkemenin 2017/342 E. sayılı dosyasında görülen menfi tespit davası ile eldeki asıl ve birleşen davanın aynı iddia nedeniyle verilen senetlere ilişkin olduğu, bekletici mesele yapılan ve davanın reddine karar verilen Mahkemenin 2017/342 E. sayılı menfi tespit davasının temyiz incelemesinden geçip onanarak 09.11.2022 tarihinde kesinleştiği de nazara alındığında asıl davada davacıların iddialarını ispatlamayamadıkları, birleşen davada ise iddianın ispat edildiği anlaşılmakla, asıl davada davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Asıl davada davacı ... mirasçılarının temyiz dilekçelerinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacı ...'a yükletilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ...'ın mirasçılarına iadesine,19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.