Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4023 E. 2024/4032 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet ilişkisinden kaynaklı hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasında, davalıların kusur oranlarının belirlenmesi ve tazminat miktarının hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki raporlar ve bilirkişi incelemeleri doğrultusunda, hekimlerin kusurlu olduğu, ailenin kusurunun bulunmadığı, tazminat hesaplamasının hukuka uygun olduğu ve davalıların hastaya karşı tam kusur esasına göre tazminat ödemekle yükümlü oldukları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1783 E., 2023/564 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

SAYISI : 2017/351 E., 2021/49 K.

Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili ve Fer'i Müdahil vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ... A.Ş. vekili ile feri müdahil vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... A.Ş. vekili ve Fer'i Müdahil vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 03.12.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen davacılar vekili Avukat ... ile davalılardan ... A.Ş. vekili Avukat ... ve Fe'i Müdahil ... vekili Avukat ...'un sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davacılardan ...'ün 29 haftalık hamile iken 07.09.2014 tarihinde erken doğum yapması üzerine dünyaya gelen ... Bebek'in yoğun bakımda geneli kuvözde olmak kaydıyla yaklaşık 2 ay tedavi gördüğünü, yaşam fonksiyonlarının normale dönmesiyle birlikte tüm tetkiklerin yapıldığı söylenerek 11.11.2014 tarihinde taburcu edildiğini, davacıların, bebeği başka bir hastaya götürdüklerinde gözlerinin görmediğini (ROP) öğrendiklerini, hastanede meydana gelen ihmal sebebiyle ... bebeğin görme yetisini tamamen kaybettiğini ileri sürerek, ... bebeğin beden gücü kaybı nedeniyle oluşan maddi zararı için 120.000,00 TL, bakım ve gözetiminin zorunlu olmasından kaynaklı giderlerin tazmini için 1.000,00 TL maddi tazminat ile ... için 150.000,00 TL, ... için 40.000,00 TL, ... için 40.000,00 TL olmak üzere toplam 230.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 21.09.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 3.223.053,99 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili; müvekkilinin göz doktoru olduğunu, yeni doğan ünitesinin sorumlusu olmadığını, müvekkilinin ... bebeği muayene ettiğinde hiçbir bulguya rastlamadığını, olayda bir kusuru bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı ... A.Ş. vekili; müvekkili hastanenin ve çağrı üzerine hastaneye gelip bebek muayene eden göz hastalıkları uzmanı diğer davalı hekimin davacılara vermiş olduğu sağlık hizmetinin ilgili yasa ve yönetmeliklere, tıb biliminin ve tıbbın etik kurallarına uygun ve eksiksiz olduğunu, verilen hizmet ile davacı tarafın oluştuğunu iddia ettiği zarar arasında hiçbir şekilde illiyet bulunmadığını, sözü geçen rahatsızlığın erken doğum nedeniyle oluşabileceğini, müvekkilinin ve davalı hekimin kusurunun bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bilirkişi raporlarına göre davalı hastanenin %25, davalı Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. ...'ün %45 dava kendisine ihbar edilen Çocuk Gelişimi Uzmanı Dr. ...'ın % 30 oranında oranında kusurlu oldukları ve küçüğün %100 malül ve daimi olarak birinin bakımına muhtaç olduğu, 18 yaşından önce daimi maluliyet zararının "efor tazminatı" şeklindeki uygulamanın kabulü ile 18 yaşına kadar iş göremezlik tazminatının hesaplanması gerektiği, bu nedenle geçici iş göremezlik zararında haksız fiil tarihinden itibaren zararın oluşacağı kabul edilerek tazminat miktarının 1.776.116,39 TL olarak belirlendiği, ancak taleple bağlı kalınarak 1.297.314,99 TL'ye hükmedildiği, bakıcı gideri hesaplaması yapılırken aktüer bilirkişi raporunun brüt asgari ücretle hesaplama yapan kısmı dikkate alındığı, bakıcı giderine yönelik tazminattan indirim yapılmadığı, eylemin ağırlığı, olayın oluş şekli, küçüğün ve anne babasının kusurunun bulunmayışı, maluliyetin derecesi ve tarafların ekonomik sosyal durumları değerlendirilerek manevi tazminat takdir edildiği gerekçesiyle; davacı ... 'in maddi ve tazminat taleplerinin kabulü ile 3.223.053,99 TL maddi tazminat ile 140.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacılar ... ile ...'ün manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 35.000,00'er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... A.Ş. vekili, davalı ... ile feri müdahil vekili istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1-Davalı ...; bilirkişi raporunda dava konusu somut vakıa 2014 yılında gerçekleşmesine rağmen 2016 ve 2018 yılında yayınlanan ROP rehberi uyarınca inceleme ve değerlendirme yapılmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu, manevi tazminat tutarınında fahiş olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

2-Davalı ... A.Ş. vekili; zamanaşımı itirazlarının değerlendirilmediğini, tek bir kusur raporu ile yetinilerek illiyet bağı ve kusur oranının tespiti bakımından yeterli araştırma inceleme yapılmadığını, olay tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe aykırı maluliyet tespiti yapıldığını, bakıcı gideri tazminatının net yerine brüt askeri ücret üzerinden hesaplanıp hakkaniyet indirimi yapılmadığını, ayrıca dava tarihi yerine olay tarihinden faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacılara “ evde bakım ücreti “ ödemesinin yapılıp yapılmadığı ve var ise bakıcı gideri talebinden mahsup edilmesi gerektiği halde bu yönde araştırma yapılmadığını, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3-Feri Müdahil ... vekili; müvekkilinin hiçbir beyanı alınmadan, dosyada mevcut savunması dahi yokken alınan ve daha önce alınmış olan Adli Tıp raporundaki kusur görüşünde çelişki yaratan hatalı rapor ile davanın karara bağlandığını, bilirkişilerin kusur oranı tespitinin hukuken uygun olmadığını, ıslah edilen miktara uygulanacak faizin olay tarihinden değil, ıslah talep dilekçesinin karşı tarafa tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemesi gerektiğini, ıslah edilen kısım bakımından davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, beyanları ve itirazları doğrultusunda yeni bir kusur bilirkişi raporu tanzim edilmesi gerektiğini belirterek, Mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı hastane bakımından olayın meydana gelmesinde Sağlık Bakanlığının ilgili yönetmeliği gereği ROP tanısını ve tedavisini düzenleyen prosedürlere sahip olma yönünde gerekli özeni göstermediği ve ayrıca çalıştırdığı personelin ihmali nedeniyle zamanında göz muayenesinin yerine getirilmemesi veya daha donanımlı başkaca bir sağlık kuruluşuna zamanında hastanın sevk edilmemesi nedeniyle kusurlu olduğu, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının yerinde olduğu, küçüğün görme yetisini kaybetmesi nedeniyle hayatı boyunca emsallerine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağı, bu haliyle sürekli iş gücü kaybının on sekiz yaşına kadar "efor tazminatı" olarak hesaplanmasında, sürekli bakıma muhtaç olması dikkate alınarak bakıcı giderine hükmedilmesine ve görme yetisi kaybı nedeniyle olayın somut özelliklerine göre bu ücrette hakkaniyet indirimi yapılmamasına ve ücretin belirlenmesindeki esaslarda benimsenen gerekçelere göre de, davalıların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... A.Ş. vekili ile feri müdahil vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili ile feri müdahli vekili istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet ilişkisinden kaynaklı hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 502 nci vd maddeleri.

3. Değerlendirme

Somut uyuşmazlıkta dosya kapsamında yer alan raporlarda; küçük çocuğun takip ve tedavisini yapan doktorların kusurlu olduğu, ailenin herhangi bir sorumluluğu olmadığının belirtildiği, kusur ve maluliyet oranlarının tespiti için alınan raporların dosya kapsamına uygun, yeterli ve maddi tazminat için yapılan hesaplamanın hukuk kurallarınına uygun olduğu, davacı küçüğün %100 malül olduğunun tespit edildiği, davalıların hastaya karşı tam kusur esasına göre tazminat ödemekle yükümlü bulunduğu, bu nedenle kusur oranlarının paylaştırılmasının mümkün olmadığı, davalıların birbirlerine karşı açacakları rücu davasında kusur oranlarının tespit edilebileceği anlaşıldığından, davalı vekili ile feri müdahil vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalı ... A.Ş. ve Fer'i Müdahilden alınıp davacılara verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.