Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4236 E. 2024/4088 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından, elinde olmayan nedenlerle daha önce sunamadığını iddia ettiği bir belgenin, hükmün kesinleşmesinden sonra ortaya çıkması sebebiyle yargılamanın iadesi talep edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının söz konusu belgeyi yargılama aşamasında elinde olmayan nedenlerle sunamadığını ispatlayamaması ve belgenin hükmün kesinleşmesinden sonra ortaya çıkmasının davanın sonucunu etkilemeyeceğinin değerlendirilmesiyle, yargılamanın iadesi talebinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3193 E., 2023/1259 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/166 E., 2022/261 K.

Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince talebin reddine karar verilmiştir.

Kararın istemde bulunan davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı istemde bulunan davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. İSTEM

Yargılamanın yenilenmesini talep eden davalı vekili dilekçesinde özetle; taşınmazların bedelini peşin olarak ödediğini, davacı tarafça dava dışı şirkete verilmediği iddia edilen taşınmazlar yerine dava dışı şirket ile imzalanan 01.07.2013 tarihli ek protokol ile İstanbul İli, Silivri ilçesi, ... Köyü, 680

parsel sayılı taşınmazın 20.000 m²'sinin verilmesi hususunda tarafların anlaştıklarını, bu taşınmazın satışı hususunda müvekkilinin annesi tarafından dava dışı şirket yetkilisine vekaletname verildiğini, bu taşınmazın dava dışı şirket yetkilisi tarafından satıldığını, protokolün bir suretinin müvekkiline verilmediğini, bu nedenle prokotolü Mahkemeye sunamadıklarını ancak yargılama bittikten sonra elde edebildiklerini, yargılama sırasında aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması nedeniyle yargılamanın yenilenmesi gerektiğini ileri sürerek, talebin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Yargılamanın yenilenmesine karşı davacı vekili cevaben; davalı tarafça sunulan belgede bizzat davalının imzasının bulunduğunu, davalının belgenin bir nüshasının kendisine verilmediği hususunun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı ve akrabalarından oluşan bir grup ile dava dışı şirket arasında 2011 - 2013 yılları arası dönemde farklı inşaat projelerine ilişkin olarak onlarca sözleşme imzalandığını, söz konusu protokol imzalandığı, 01.07.2013 tarihinde halen sözleşme imzalamaya devam eden davalının ve akrabalarının, anılan protokolü temin etmesinin kolay olduğunu, davalının 2013 tarihli bir belgeyi, 2022 yılına kadar yani yaklaşık 9 yıl boyunca elde edemeyip, Mahkeme kararından sonra elde ettiğini ileri sürmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davalının bu belgeyi bu süre boyunca elinde olmayan nedenlerle elde edemediğini de ispatlayamadığını, Mahkeme kararının 19.02.2022 tarihinden sonra 14.03.2022 tarihinde davalıya tebliğ olduğunu ancak bu konuda herhangi bir beyanda bulunmadığını, kararın icrası kapsamında icra emrinin tebliği üzerine davalının yargılamanın iadesi yoluna başvurduğunu, şartları oluşmayan yargılamanın iadesi talebinin reddi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yargılamanın iadesi talebine dayanak belgenin tanzim tarihi ile yargılama safahatı dikkate alındığında davalı tarafından ibraz edilememesinin elinde olmayan nedenlerden kaynaklanması şartının somut bir biçimde ileri sürülerek ispat edilmediği gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde istemde bulunan vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

İstemde bulunan vekili; talep dilekçesini tekrarlayarak, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının dava dışı yüklenici şirket ile satış sözleşmesi imzaladığı, yüklenicinin projeyi yarım bırakıp davalı ve birçok kişiyi mağdur ettiği, projeyi üstlenen yeni yüklenici davacının önceki alıcıların hakları korunarak ve yapılan sözleşmelere güvenerek kendileri ile yeni sözleşme imzalandığı, ancak davalının satın aldığı üç taşınmaza karşılık dava dışı yükleniciye devretmeyi vadettiği Silivri 'de bulunan 458-459 ve 685 parsel sayılı taşınmazları devretmediği, bu hileli davranışı ile yeni yüklenici davacı yanıltılarak sözleşme

imzalandığı ve mahkemece TBK 36/1 maddesi uyarınca yeni yüklenici davacının geçersiz sözleşme ile bağlı bulunmadığının tespitine karar verilip kararın kesinleştiği, 2017 yılında açılan davanın 2022 yılına kadar süren beş yıllık yargılama sürecinde davalının dava dışı yüklenici ile imzaladığı sözleşmedeki ödeme şeklinin ek protokol ile tadil edildiği yönünde her hangi bir savunmada bulunmadığı, anılı belgenin dava dışı şirketle yapılan görüşme sonrası şirket çalışanı aracılığıyla elde edilmesi karşısında elde olmayan sebeplerden bahsedilemeyeceği, aksi halde dahi sunulan belgenin fotokopi olup, her zaman düzenlenmesi mümkün belgelerden olduğundan sonuca etkili olmayacağı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde istemde bulunan vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

İstemde bulunan vekili; söz konusu belgenin dava dışı şirket çalışanınca temin edilmesi sebebiyle bu çalışan tanık olarak dinlenmeden karar verildiğini, dava dışı şirket yetkilisi ile değil çalışanı ile görüşüldüğünü, buna dair gerekçelendirmenin hatalı olduğunu, fotokopi belge aslının taraflarından talep edilmediğini, tavzih yoluyla vekalet ücretinin düzeltilemeyeceğini, elde olmayan sebeplerle elde edilemediğine dair tanıklarının dinlenmediğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 375 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, ileri sürülen nedenlere göre yargılamanın iadesi sebeplerinin var olmadığı anlaşılmakla, istemde bulunan davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.