Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4245 E. 2023/2391 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, taraflar arasındaki hizmet akdini haklı nedenle feshedip feshetmediği ve hizmet akdinden kaynaklanan alacaklarının davalıdan tahsil edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının fesih bildiriminde belirttiği haklı fesih sebeplerini ispatlayamaması ve ücret alacaklarının zamanaşımına uğramış olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2790 E., 2021/590 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2013/341 E., 2019/241 K.

Taraflar arasındaki hizmet akdinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine dair verilen karar hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle ve incelemenin duruşmalı yapılması istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.02.2022 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen davalı vekili Av. ...’in sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra noksanlığın giderilmesi bakımından mahalline geri çevrilen dava dosyası, yeniden gelmekle; işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; 15.01.1997 tarihinden hizmet akdinin haklı nedenle feshettiği 05.05.2004 tarihine kadar kaptan pilot olarak davalı nezdinde çalıştığını, davalının İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/211 E. sayılı dosyasında aleyhinde hizmet akdinin süresinden önce feshi dolayısıyla cezai şart tahsili istemli dava açtığını, sonrasında kendisinin İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/376 E. sayılı dosyası ile haklı fesih nedeni ile uçuş tazminatlarının ödenmesi istemli dava açtığını, 4. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasının da bu dosyayı bekletici mesele yaptığını, İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddi kararının Yargıtayın ilgili dairesince bozulduğunu, yeniden yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verildiğini, bu nedenle haklı fesih nedeninden kaynaklı diğer tazminat ve alacaklarını almak için bu davayı açtığını, kıdem tazminatı olarak 1.000,00 TL, ihbar tazminatı olarak 1.000,00 TL, fazla mesai ücreti olarak 100,00 TL, yıllık izin ücreti olarak 100,00 TL ve kaptan pilot farkı 100,00 TL, cezai şart olarak 4.346 Euro olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile hizmet akdinden kaynaklanan alacaklarının sözleşmenin feshi tarihi olan 05.05.2004 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğradığını, feshin haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğine dair bir delil olmadığı, emsal Yargıtay kararlarından anlaşıldığı üzere davacının davalı ile olan ilk sözleşmesini feshettikten hemen sonra Fly Havayollarında ve sonrasında da Sky Havayollarında çalışmaya başlaması nazara alındığında, daha avantajlı iş bulduğu için davacının davalı ile olan iş akdini sona erdirdiği, iş akdinin sona erdiği tarihten sonra 13 ... içinde davacının başka bir havayolunda iş bulduğu, davacının çalıştığı sektördeki istihdam kısıtlılığı nazara alınarak bu kadar kısa sürede iş bulduğuna göre bunu önceden görüşmüş olması gerektiği, davacının haklı fesih iddiasının yersiz olduğu, bu nedenle bir zarar görmediği anlaşılmış ve feshe bağlı tazminat talebinin reddine, fazla mesai alacağı, yıllık izin ücreti, kaptan pilot fark alacağı ve cezai şart alacağının 818 sayılı Yasanın 126/3-son cümle maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, davacının iş sözleşmesini 05.05.2004 tarihinde feshetmesine rağmen davayı 02.07.2013 tarihinde açtığı, 9 yıldan fazla bir süre geçtiği, bu durumda bu alacakların zamanaşımına uğramış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinafa Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf dilekçesinde özetle; ... yargılanma ve mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, yerel mahkemenin davayı reddederken hiçbir gerekçe göstermediğini, ... olmadığı uzmanlık gerektiren bir konuda alınan uzman raporlarını dikkate almadığını, İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 2004/376 E. sayılı kararında hizmet sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğine dair kesin hükme aykırı karar verildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, alınan bilirkişi raporunun taraf, mahkeme ve istinaf kanun yolu denetimine olanak sağlayacak şekilde düzenlenip, hükme esas alınmaya yeterli olduğu, her ne kadar davacı fesih sebepleri arasında kaptan lisansının işlenmemesi sorununu haklı fesih nedenleri arasında göstermiş ise de dosyada mevcut bulunan 05.05.2004 tarihli fesih ihbarnamesinde davacının feshe gerekçe olarak sadece İstanbul dışı görevlerin şahsında yarattığı olumsuzluklar ile standardı olmayan şirket çalışma koşullarını gösterdiğinden mahkemece bu fesih iradesi doğrultusunda deliller toplanarak feshin haklı olmadığına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı taraf temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yinelemek suretiyle verilen kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının taraflar arasındaki hizmet akdini haklı nedenle feshedip etmediğine ve hizmet akdinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (818 sayılı kanun) 340 ncı maddesi şu şekildedir;

“Hizmet akdinde, bir müddet tayin edilmez ve böyle bir müddet işin maksut olan gayesinden de anlaşılmazsa, her iki tarafça feshi ihbar olunabilir.

Böyle ne akit nede kanun ile diğer bir müddet tesbit edilmemiş olduğu takdirde,amele hakkında ihbardan sonra girecek hafta nihayeti için,idarehane memur ve müstahdemleri hakkında ihbardan sonra girecek ikinci hafta ve diğer hizmet akitlerinde ihbardan sonra girecek keza ikinci hafta nihayeti için akit fesholunabilir.

İş sahipleri ve işçiler için muhtelif ihbar müddetleri, mukavele edilmesi caiz değildir.”

2. 818 sayılı kanunun 341 ... maddesi şu şekildedir;

“Bir hizmet akdi, bir seneden fazla devam ettiği takdirde bu akit iş sahibi ve işçi tarafından ihbar edildikten sonra girecek ikinci haftanın nihayeti için fesholunabilir.

Bu müddetin bir haftadan eksik olmamak üzere mukavele ile tebdili caizdir.”

3. 818 sayılı kanunun 344 üncü maddesi şu şekildedir;

“Muhik sebeplerden dolayı gerek işçi gerek iş sahibi, bir ihbara lüzum olmaksızın her vakit akdi feshedebilir. Ezcümle ahlaka müteallik sebeplerden dolayı yahut ... niyet kaideleri noktasından iki taraftan birini artık akdi icra etmemekte haklı gösteren her hal, muhik bir sebep teşkil eder.

Bu gibi hallerin mevcudiyetini hakim takdir eder. Fakat işçinin kendi kusuru olmaksızın düçar olduğu nispeten kısa bir hastalığı yahut kısa müddetli bir askeri mükellefiyeti ifa etmesi, muhik sebep olarak kabul edilemez.”

4. 818 sayılı kanunun 345 ... maddesi şu şekildedir;

“Muhik sebepler bir tarafın akte riayet etmemesinden ibaret olduğu takdirde bu taraf diğer tarafa, onun akit ile müstahak iken mahrum kaldığı fer’i menfaatlerde nazara alınmak üzere tam bir tazminat itasiyle mükellef olur.

Bundan başka hakim vaktinden evvel feshin mali neticelerini, hali ve mahalli adeti göz önünde tutarak takdir eder.”

5. 818 sayılı kanunun 126 ncı maddesinin 3 üncü fıkrası şu şekildedir;

“Aşağıdaki alacak veya davalar hakkında beşsenelik müruru zaman cari olur:...

3-(Değişik bent: 29/06/1956 - 6763/41 md.) Sanatkarların veya esnafın emeklerinin karşılığı, perakendecilerin sattıkları malların parası, noterlerin mesleki hizmetleri karşılığı, başkalarının maiyetinde çalışan veya müstahdemi olan kimselerin, hizmetçilerin, yevmiyecilerin ve işçilerin ücretleri hakkındaki davalar...”

3.Değerlendirme

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre; taraflar arasında İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20/10/2015 tarih, 2006/26 E., 2015/421 K. sayılı dosyasında görülen davada, davalı olan pilotun taraflar arasındaki hizmet akdi sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispat edemediğinden yine o davada davacı olan havayolu şirketinin sözleşmede belirlenen cezai şartı pilottan tahsil etmeye hak kazandığı ancak söz konusu kararın kesinleştirilmediği, dairemizce verilen geri çevirme kararı uyarınca mahkemece taraflara kesinleştirme yapması için süre verildiği ve kararı kesinleştirmemeleri halinde o davada verilen kararın dikkate alınmayacağı ihtar olunduktan sonra kesinleştirmenin yapılmadığı görüldüğünden, dosya kapsamına göre yapılan temyiz incelemesinde davacının fesih bildiriminde belirttiği sebepleri ispata yarar delil sunamadığı, ücret alacaklarının 818 sayılı kanunun 126/3 üncü maddesi uyarınca zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle ;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

8.400,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.