Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4426 E. 2024/2666 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla ödendiği iddia edilen su bedellerinin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Dava, ek dava niteliğinde açılmış olup, kısmi davada kesinleşen hükümler ve sözleşmeye dayalı on yıllık zamanaşımı süresi de gözetilerek, alacağın likit olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/346 E., 2023/1469 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2019/160 E., 2021/652 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin davalı aleyhine 5.000,00 TL bedelli Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/371 Esas sayılı dosya ile açmış olduğu davada verilen kararın kesinleştiğini, anılan dosyada bilirkişi raporu ile müvekkili şirketin 2015 yılının 11. ayına kadar yapmış olduğu fazla ödeme bedelinin 286.688,06 TL olarak tespit edildiğini, tespit edilen bedelden kesinleşmiş mahkeme kararı ile ödenen bedel düşüldükten sonra kalan bakiye alacakların tahsili için başlatılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, müvekkili şirketin alacaklarının bilirkişi raporu ile sabit olup, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; daha önce Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açılan davada verilen kararın hatalı olduğunu, yapmış oldukları temyiz taleplerinin de gerekçelendirilmeden reddedildiğini, anılan davada alınan bilirkişi raporunun hukuki dayanağının olmadığını, ilgili kanun ve yönetmelikler dikkate alındığında alınan raporun uygun olmadığının görüleceğini, bu hususta emsal niteliğinde Yargıtay kararları da olduğunu, davacının açmış olduğu davanın haksız olduğunu, alacağın likit olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki kesinleşen mahkeme kararı, yaptırılan bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu icra takibine yapılan itirazın tümden haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibe ödeme emrinde belirtilen şekilde aynen devam olunmasına, dava konusu alacak likit olduğundan kabul edilen alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; Mahkemenin usul ve yasaya aykırı şekilde Yargıtay 3. Hukuk Dairesince onanan ancak hukuki dayanağı olmayan Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararını delil olarak göstermek suretiyle kabul ettiğini, bu karara dayanılarak davacının ek dava mahiyetindeki taleplerinin kabulü ile itirazın iptaline ilişkin bu kararın da hukuki dayanağının bulunmadığını, Mahkemece davacının idareden faiz talep etmesinin yasal dayanağının bulunmadığına ilişkin itirazlarının da dikkate alınmadığını, Mahkemenin asıl alacakla birlikte faizinin de ödenmesine ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin de hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava ek dava mahiyetinde olduğu, 5.000,00 TL olarak açılan kısmi davada, davanın kabulü ile 5.000,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verildiği, işbu dosyada alınan bilirkişi raporunda; davalı tarafın davacı adına fazla hesaplayarak fatura ettiği su tüketim ve atık su bedelleri toplamının KDV dahil 286.688,06 TL olduğunun bildirildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2016/16934 E-2018/4660 K. sayılı ilamı ile onandığı ve 2018/5151 E-2019/482 K. sayılı ilamı ile de karar düzeltme isteminin reddine karar verilerek kesinleştiği, Mahkemece işbu kesinleşen ilam kapsamında, bilirkişi raporu ile talep edilebilecek bedelin faiziyle birlikte hesaplandığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca da karar verildiği, ek dava mahiyetinde olan işbu dava yönünden açılan ilk davada kesinleşen hükümler nazara alınarak karar verilmesinin ve davalı vekilinin cevap dilekçesinin ıslahı suretiyle ileri sürdüğü zamanaşımı def'inin, somut uyuşmazlığa sözleşme zamanaşımı süresi olan on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinden bahisle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı abone tarafından fazla ödendiği iddia edilen su bedellerinin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (6100 sayılı Kanun) 109 uncu maddesi.

2.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2015 tarihli 2013/7-1728 E. 2015/1036 K. sayılı ilamı.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere, özellikle davanın ek dava olarak açılmasına, kısmi davada kesinleşen hükümler nazara alınarak karar verilmesine ve somut uyuşmazlığa sözleşme zamanaşımı süresi olan on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekmesine, alacağın likit olmasına göre, davalı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.