"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TARİHİ : 05.06.2014
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davalı ... Turz. Taah. Tic. ve San. A.Ş. vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacıların İrlanda vatandaşı olup, ... Kasabasında bulunan ...adlı içerisinde otel, daireler, müstakil villalar, ticari birimler bulunan kompleksin inşaa edilmeye başladığı günden itibaren İrlanda'da ve Birleşik Krallık'ta dava dışı Hanney adlı kişi ile birlikte projenin tek satıcısı konumunda olduklarını, taraflar arasında 2003 yılında başlayan hukuki ilişkinin 02.07.2005 tarihli sözleşme ile düzenlendiğini, anılan ilişki kurulduğu zaman dava konusu kompleksin inşaatına yeni başlanmış olup, müvekkillerin proje üzerinden satış yapmaya başladıklarını, müvekkillerin yapmış oldukları satışlardan gelen paralar ve nakden yapmış oldukları yatırımlar sayesinde davalı şirketin inşaata devam ettiğini ve projenin bugünkü haline geldiğini, 2008 tarihinde imzalanan sözleşme ile 300 adet bağımsız bölümün satışına aracılık etmeyi ve şirkete belli bir meblağda yatırım yapmayı taahhüt ettiklerini, aracılık edilen toplam satış rakamının 300 adetten fazla olup yatırım miktarının da davalıya ödendiğini, ayrıca satışlar dolayısıyla müvekkiller tarafından yapılan tüm tahsilatların davalıya ödendiğini, bu meblağın da yaklaşık 30.000,00 Euro civarında olduğunu, bu hususun İrlanda Bankası tarafından düzenlenen ekli belge ile de teyit edildiğini, ayrıca davalı şirketin ve şirket yönetim kurulu başkanı ... ...'ın o dönem kullandığı banka hesapları da incelendiğinde gönderilen meblağın net olarak belirleneceğini, bu sözleşme gereği komisyon ücreti ile birlikte belli miktarda satışa ulaşıldığı takdirde bazı taşınmazların tapularının devredileceği ve diğer davalı şirketin bir kısım hisselerine ortak olunacağı taahhüdünde bulunulduğunu, davacıların sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği halde davalıların taahhütlerini yerine getirmediklerini, tapu kayıtlarının, ekte sunulan müşteri listesinin ...site yönetiminin aidat raporu incelendiğinde projede 2009 yılında İrlanda ve Birleşik Krallık vatandaşlarına ait 349 taşınmaz bulunduğunun görüleceğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL komisyon ücretinin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline, davalı ... şirketine ait 2008 yılından bugüne kadarki elde etmiş olduğu gerçek karın % 6'sının değerinin belirlenerek tahsiline, 12 adet 1+1, 3 adet 2+1, 3 adet penthouse vasıflı taşınmazların davalı ... Turizm şirketi adına olan kayıtlarının iptali ile kendileri adına tesciline bu mümkün olmazsa rayiç bedellerinden şimdilik 50.000,00 TL olmak üzere faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; müvekkillerden ... Tur. İnşaat San. Tic. A.Ş.'nin dava konusu sözleşmelerin tarafı olmadığını, davacılar ile yapılan hiçbir sözleşmede ne herhangi bir yükümlülük altına girdiğini ne de sözleşmelerde imzası bulunduğunu, bu nedenle bu müvekkil yönünden taraf sıfatı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, anılan sözleşmelerde davacıların üzerine düşen yükümlülüğün 2005 tarihli sözleşmeye göre 1 Ekim 2005'e kadar, bu sözleşme şartlarını yerine getirmedikleri için imzalanan sonraki 2008 tarihli sözleşmeye göre ise 22 Mart 2008'e kadar 300 adet satış ve satış bedellerinin %90'ının tahsili; 300 adet satışı gerçekleştirmeleri ve satış bedellerinin tahsil etmeleri şartıyla en son 15 Ağustos 2008'e kadar ekstra 50 adet satış ve satış bedellerinin tahsilinden ibaret olduğunu, bu durumda 22.03.2013 ve 15.05.2013 tarihlerinde zamanaşımı sürelerinin dolduğunu, dava dilekçesinden davacıların iddia ettiği satışların hangi taşınmazlara ilişkin olduğunun anlaşılamadığını, davacıların sunduğu listede yer alan taşınmaz satışlarının bir kısmının mükerrer yazıldığını, bir kısmında belirtilen isimlere yapılan bir satış olmadığını, bir kısmında satışa başkalarının aracılık ettiğini ve bir kısmının da davacılara yatırım ve kar payı olarak verilen taşınmazlar olduğunu, bu listede yer alan hata ve çarpıtmalar dışında davacıların hiç komisyon ücreti almadıkları iddiasının da gerçek olmadığını, davacılara komsiyon ücretlerinin ödendiğini ve hiçbir borçları kalmadığını, zira taraflarına ait taşınmazların satışından elden edilen meblağların davacılardan Matt tarafından ... Bankasının değişik şubelerinde ... ... ismi ile açılan banka hesabına yatırıldığını, sözleşmelere göre satış bedellerini tahsilsatla yükümlü olan davacıların, yaptıkları satışlara ilişkin tüm satış bedellerini, alıcılardan şirketleri adına tahsil ederek öncelikle işbu hesaba yatırdıklarını ve sonra komsiyon bedellerini mahsup ederek kalan bakiyeyi müvekkillerine aktarmakla yükümlü olduklarını, tüm bu süreç boyunca ve halen bu hesapların kontrolünün davacıların elinde olduğunu, aslolarak müvekkillerin davacılardan alacaklı olduğunu, alacağın ödenmesi için de davacılara ihtarname gönderildiğini savunarak haksız davanın öncelikle müvekkillerden ... Tur. İnşaat San. Tic. A.Ş. yönünden taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, davanın öncelikle zaman aşımı nedeniyle ve esasa ilişkin diğer nedenlerle reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.03.2015 tarihli ve 2014/321 E., 2015/173 K. sayılı kararı ile; ''mevcut olayımızda her iki sözleşmede de en son yetkinin verildiği 22.03.2008 ve 01.10.2005 tarihinden itibaren 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu'' gerekçesiyle davanın zaman aşımından reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 03.05.2017 tarihli ve 2015/42656 E., 2017/5414 K. sayılı ilamı ile; ''Dava konusu sözleşmelerin içeriğinde sözleşmelerin geçerliliğine ilişkin veya sözleşmeden doğan alacakları muaccel hale getirecek türden bir tarihin bulunmadığı, mahkeme gerekçesinde bahsedilen ve sırasıyla sözleşmelerin 2. ve 4. maddelerinde yer alan 01.10.2005 ve 22.03.2008 tarihlerinin sözleşmelerde bahsedilen komisyon ücreti dışında belli oranda satış gerçekleştirilebilirse ek olarak sağlanacak ücretlere ilişkin olduğu anlaşılmakla birlikte davacıların komisyon ücreti alacağının bu tarihlerden itibaren muaccel olduğunun kabul edilemeyeceği, Mahkemece, davacılar tarafından aracılık edilen satışların tarihleri ve bu satışlardan dolayı aracılık hizmetinin sona erdiği tarih ile davalının davacılara göndermiş olduğu fesih ihtarı da dikkate alınmak suretiyle zamanaşımı yönünden bir değerlendirme yapılması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olduğu'' gerekçesiyle kararın bozulmasına ve bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, ''davacı tarafın bir hak iddia edebilmesi için aracılık ettiği kişiler ile satış işleminin yapılması, aracının tahsil ettiği parayı da şirkete aktarması gerektiği, HMK delil kuralları gereği müvekkilin satış yaptığı bir alıcı ile aracılık yapılmış ise bunun delil kuralları çerçevesinde ispatı gerektiği, ispatın ise meblağ itibariyle senetle ispat kuralına tabi olduğu, TBK gereği komisyon sözleşmesinin (Simsarlık sözleşmesi TBK.m.520/3) yazılı şekle tabi olduğu gibi ifasının da pek tabi HMK gereği senetle ispat kuralına tabi olduğu, bu noktada kendisine emlak komisyonculuğu yetkisi verilen davacı tarafın, sözleşmesel görev ve borcu olan müşteri ile ilişkiyi kurma ve davalı tarafa yönlendirme görevini ifa ettiğini ispat etmesi gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sonuç itibariyle davacının hak edişinin olmadığını tespit edildiği'' gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 14.03.2023 tarihli ve 2022/3430 E., 2023/603 K. sayılı ilamıyla, Mahkemece hükme esas alınan serbest muhasebeci mali müşavir ve borçlar mevzuatından kaynaklı nitelikli hesaplamalar konusunda uzman bilirkişiden alınan 11.06.2021 tarihli raporun, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığı, Mahkeme kararında söz konusu raporun hangi gerekçelerle hükme esas alındığının açıklanmadığı anlaşılmakla, tarafların bildirdiği delillerin eksiksiz şekilde dosyaya kazandırılarak, 6100 Sayılı Kanun'un 267 nci maddesinde belirtilen şekilde aralarında bankacı bilirkişinin de bulunduğu bir heyetten ve yine 6100 Sayılı Kanun'un 278/4 üncü maddesi gereği gerekirse bilirkişilere yerinde inceleme yetkisi verilerek taraflar arasında imzalanan 02.07.2005 ve 12.01.2008 tarihli sözleşmeler gereği davacıların yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği ve sözleşmelerde destekleyici kişilere belirli miktarda ünitenin pazarlama ve satışının gerçekleştirilmesi halinde verileceği düzenlenen haklar ile satışlar karşılığında satış bedelinin %10'u oranında ödenecek olan komisyon ücretlerine hak kazanıp kazanmadıkları konusunda rapor aldırılması ve 6100 Sayılı Kanun'un 282 nci maddesi gereği raporun diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı ololduğu belirtilerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... Turz. Taah. Tic. ve San. A.Ş. vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı vekili; dosyadaki delillerin, özelikle satıma dair iddiaların sadece davacının beyanlarından ibaret olduğunu, dosyada, davacı tarafın satım yaptığına dair hiçbir delilin olmadığını, dosyada bulunan mali bilirkişi raporunda da karşı tarafın iddia ettiği kayıtların olmadığının rapor edildiğini, bu durumda bilirkişi raporundan beklenecek bir ek durum olmadığı, bu durumun hukuki değerlendirme olması sebebiyle, ek bilirkişi incelemesinin faydasız olacağını, bu nedenle bozma gerekçesinin yerinde olmadığını, simsarın tarafları bir araya getirip anlaştığını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, müvekkilin tapuda yabancıya satış yapmasının bu satışların simsarının davacılar olduğu anlamına gelmeyeceğini ileri sürerek karar düzeltme talebinin kabulüyle Mahkeme kararının onanmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 266/1 inci maddesi.
2. 6100 Sayılı Kanun'un 267 nci maddesi.
3. 6100 Sayılı Kanun'un 278/4 üncü maddesi.
4. 6100 Sayılı Kanun'un 282 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Somut uyuşmazlıkta; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bozma ilamında işaret edilen şekilde aralarında bankacı bilirkişinin de bulunduğu bir heyetten bilirkişi raporu alınması yönündeki Dairece verilen bozma kararının dolayısıyla davalı vekilinin karar düzeltme dilekçesinde bildirdiği sebeplerin düzeltilmesini gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin karar düzeltme talebinin REDDİNE,
Aşağıda yazılı para cezası ile karar düzeltme harcının düzeltme isteyene yükletilmesine,
08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.