"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2215 E., 2023/2129 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ: Silivri 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/232 E., 2022/308 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı Belediyeden ihale ile toplam üç parseli 1.260.000 TL'ye satın aldığını, taşınmazların 09.01.2013 tarihinde müvekkili adına tapuya tescil edildiğini ancak dava konusu taşınmazların yolsuz tescil edildiği iddiasıyla davalı ... tarafından tapu iptal ve tescil davası açıldığını, bu davanın kabulü halinde davalı Belediyenin sebepsiz zenginleşeceğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle rayiç bedelinden şimdilik 45.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 31.05.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 15.147.535,72 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının bahsettiği tapu iptal ve tescil davasının derdest olduğunu, taşınmazların davacı adına tapuda kayıtlı bulunduğunu, bu nedenle sebepsiz zenginleşmenin gerçekleşmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ... tarafından yapılan ihale sonucu davacıya taşınmaz satışı yapıldığı, taşınmazın davacı adına tapuya tescil edildiği, idari yargı kararının kesinleşmesi sonrası Silivri 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/307 E. sayılı davası ile tapu iptal ve tescil davasının kabulüne ve taşınmazın davalı ... adına tesciline karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 22.10.2021 tarihinde kesinleştiği, dava konusu taşınmazların ihale yoluyla davacıya satışını, satış tarihi itibariyle engelleyen veya taşınmazın niteliği ile ilgili herhangi bir şerh bulunmadığından yapılan satımın geçerli bir satım olduğu, davaya konu taşınmazların davacı adına olan tapu kaydının iptaline ilişkin kararın kesinleşme tarihi itibariyle bilirkişilerce rayiç bedelin belirlendiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile 15.147.535,72 TL'nin tapu iptali kararının kesinleştiğini 22.06.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; satış işleminin dayanağı olan meclis kararının İdare Mahkemesince 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi gerekçe gösterilerek iptal edildiğini, bu nedenle satış işleminin baştan itibaren geçersiz olduğunu, davalı Belediyenin davacıya karşı sorumluluğunun bulunmadığını, aralarındaki satımın geçerli bir satım olmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemekle beraber davacının ihale sonucunda ödediği bedeli iade alması gerektiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, emsallerin doğru belirlenmediğini, dava açıldığı tarihte tapu iptal ve tescil davası kesinleşmediğinden hukuki yararın var olmadığını ileri sürerek; kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazların satışı hususunda yapılan sözleşmenin geçerli olduğu, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davacının, ifanın imkansız hale geldiği tapu iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarih itibariyle taşınmazların rayiç değerini isteyebileceği, bilirkişi raporunun hükme ve yargısal denetime elverişli olduğu, davanın 2017 tarihinde açıldığı, tapu iptale ilişkin davanın ise 2021 tarihinde kesinleştiği, yargılama sırasında kararın kesinleşmesine ilişkin usulü eksikliğin tamamlanmış olması nedeniyle davalının hukuki yarara ilişkin istinaf itirazının yerinde görülmediği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı adına tescil edilen taşınmazın Mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle rayiç değerinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı maddesinin birinci fıkrası,
2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci maddesi.
3. 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddesi,
4. Dairemizin benzer uyuşmazlık hakkında verdiği 26.06.2014 tarihli ve 2014/10465 E. , 2014/10442 K. sayılı ilamı.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, yukarıda yer verilen kanun maddeleri uyarınca başlangıçta hukuken geçerli olarak kurulan ancak sonradan ortaya çıkan sebeplerle ifası imkansız hale gelen sözleşmede, davacının gerçek ve müspet zararını, yani taşınmazın adına olan tapu kaydının iptaline ilişkin kararın kesinleşme tarihi itibari ile gerçek rayiç değerini talep edebilecek olmasına, taşınmazın rayiç değerinin denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edilmesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.