"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2606 E., 2022/2450 K.
DAVA TARİHİ : 25.07.2011
KARAR : Davanın usulden reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/269 E., 2020/252 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Özel Bahçelievler ... Eğitim Kurumları Ltd. Şti.; 2005 yılından itibaren kiracı olduğu ve okul öncesi eğitim hizmeti verdiği binanın 17.03.2011 tarihinde davalıya satıldığını, davalı tarafça eğitim hizmeti verilen binanın yıkılacağı söylenerek boşaltılmasının talep edildiğini, bu amaçla birkaç kere binanın bahçesindeki ağaçların kesilmeye çalışıldığını, binanın boşaltılması yönünde tehdit ve hakarette bulunulduğu, son olarak davalının okula gelerek çocuklar ve velilerin önünde bağırıp çağırması nedeniyle hem çalışanların hem de veli ve çocukların korktuğunu, yeni kayıt yaptırılmak istenilmediğini, bazılarının okuldan ayrılmak istediğini, çalışanlardan da işten ayrılmak isteyenlerin olduğunu ve diğerlerinin de korkarak çalışmaya devam ettiklerini, binaya yıkım yapılacağına ilişkin yazı asıldığını, davalının hukuka aykırı eylemleri nedeniyle zarara uğradığını ve zararının da arttığını ileri sürerek; bina üzerinde bulunan pankartın indirilmesi ve yapılacak olan yıkım işleminin durdurulmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığını, kira sözleşmelerinde kiracıların dava dışı Banu Kestanlıoğlu ve Müzeyyen Kestanlıoğlu olduğunu, binanın deprem ve yangın yönetmeliklerine aykırı olduğu ve ikamet edilmesinin uygun olmadığının belirlenmesi sonrasında dava dışı kiracılarla görüşülerek uygun olan bir başka taşınmazın gösterildiğini ancak önce anlaşmaya varıldığı halde hiç bir gerekçe göstermeden anlaşmadan vazgeçildiğini, davacının davasını ispat etmesi gerektiğini, 02.07.2011 tarihinde de yeni yere ilişkin kira sözleşmesi taahütnamesi imzalandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşmelerde kiracı olarak ...nin imzası bulunmadığı, dava dilekçesinin incelemesinde davacının Özel Bahçelievler ... Eğitim Kurumları Ltd. Şti. olduğu, asıl dava yönünden Banu Hayta tarafından açılmış bir dava bulunmadığı gerekçesiyle, davanın davacı Özel Bahçelievler ... Eğitim Kurumları Ltd. Şti. ve Banu Hayta yönünden aktif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili; İlk Derece Mahkemesince kabul edildiği üzere Banu Hayta ile Banu Kestanlıoğlu'nun aynı kişi olduklarını, soy isim değişikliği olduğunu, davacılardan Banu'nun sözleşmede imzasının bulunduğunu, aynı zamanda şirketin yetkilisi olduğunu, hem şirket bakımından hem de şahıs bakımından aktif husumet yokluğundan verilen red kararının hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davaya dayanak yapılan kira sözleşmesinin 15.05.2007 tarihli kira sözleşmesi olduğu, bu sözleşmede davacı ... (Kestanlıoğlu) Hayta'nın kiracı sıfatıyla imzasının bulunduğu, ancak dava dilekçesinde davacı olarak Banu (Kestanlıoğlu) Hayta'ya husumet yöneltilmemiş olduğu, dava dilekçesinde sadece ...nin davacı olarak gösterildiği; davacı şirketin davacı olarak gösterilmesine rağmen sözleşmenin tarafı olmadığı, bu itibarla İlk Derece Mahkemesince her iki davacı bakımından verilen usulden red kararının doğru olduğu gerekçesiyle, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı tarafça temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı yeni malikin kira sözleşmesine aykırı davranması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Dava Dilekçesi İçeriği" başlıklı 119/1 maddesinde; "Dava dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
a) Mahkemenin adı.
b) Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri...."
2. Aynı Kanunun "Kesin Hüküm" başlıklı 303 üncü maddesinde;
" (1) Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.
(2) Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder.
(3) Kesin hüküm, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerlidir.
(4) Bir dava dolayısıyla ortaya çıkan kesin hüküm, o hükmün kesinleşmesinden sonra dava konusu şeyin mülkiyetini tarafların birisinden devralan yahut dava konusu şey üzerinde sınırlı bir ayni hak veya fer’î zilyetlik kazanan kişiler hakkında da geçerlidir. Ancak, Türk Medenî Kanununun iyiniyetle mal edinmeye ait hükümleri saklıdır... "
3. Dava ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir.
3. Değerlendirme
1. Davaya dayanak 15.05.2007 tarihli kira sözleşmesinin incelenmesinden; kiraya verenin önceki malik ... kiracıların ise Müzeyyen Kestanlıoğlu ve Banu Kestanlıoğlu olduğu, sözleşmeye istinaden kiralananın davacı şirket tarafından kullanıldığı halde kira sözleşmesinde davacı şirket kaşesinin yer almadığı, kaldı ki davacı şirketin kuruluş tarihinin de 10.09.2008 tarihi olduğu, bu bakımdan kiracının davacı şirket olduğu yönündeki iddia yerinde olmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2. Somut olayda; İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçelerinde ifade edildiği gibi, dava dilekçesinde sadece ...nin davacı olarak gösterildiği, karar başlığı, gerekçe ve hükümde adına yer verilen Banu Hayta'nın ise davacı olarak gösterilmediği anlaşılmaktadır.
3. Bir davanın taraflarının kimler olduğu dava dilekçesinde gösterilir. 6100 sayılı Kanun'a göre usulüne uygun şekilde açılan davanın ancak tarafları hakkında yürütülerek bitirilmesi gerektiği ve bir davada verilen hükmün, yalnız o davanın tarafları bakımından kesin hüküm teşkil edeceği tartışmasızdır.
4. Bu çerçevede somut olay değerlendirildiğinde; dava dilekçesinde bildirilmeyen Banu Hayta bakımından hüküm kurulması mümkün değildir ve bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerekir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı tarafın temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi Kararının; karar başlığı, gerekçesi ve hüküm fıkrasında yer alan “Banu Hayta” ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.