Logo

3. Hukuk Dairesi2023/499 E. 2023/1736 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yetkili icra dairelerinin Derik veya Mardin İcra Daireleri olduğu, davalı hakkında Kızıltepe İcra Dairesinde başlatılan takibin yetkili icra dairesinde yapılmamış olması ve davanın reddine ilişkin diğer gerekçeler gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1675 E., 2022/1644 K.

DAVA TARİHİ : 14.08.2020

KARAR : Davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Derik Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/228 E., 2021/575 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun vekalet ücreti yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; kaçak elektrik kullandığı tespit edilen davalının hakkında başlatılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; kaçak elektrik kullanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu icra takibinin Kızıltepe İcra Dairesinde başlatıldığı, kaçak elektrik tüketimin gerçekleştiği iddia olunan yerin Derik İlçesi olduğu, davacının tarımsal sulama abonesi olarak Derik İlçesinde elektrik hizmeti aldığı, bu haliyle zararın meydana geldiği iddia edilen yerin ve davalının ikametgah adresinin icra dairesine de bildirildiği üzere Derik İlçesi, zarar gören konumundaki davacının bildirdiği adresin Artuklu/Mardin olduğu, bu haliyle yetkili icra dairelerinin Derik yahut Mardin İcra Daireleri olduğu, bu durumda usulüne uygun yapılan bir takibin varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle; itirazın iptali davasının ön koşulu olan yetkili icra dairesinde yapılan usulüne uygun icra takibi bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davalı vekilince yapılan itirazda borçlunun Derik İlçesinde ikamet ettiği beyan edilerek yetki itirazında bulunulduğunu ancak yetkili yer icra dairesini açıkça itirazında belirtilmediğini, takip dosyasına vaki yetki itirazının usule uygun olmadığını, hesap edilen vekalet ücreti hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; borçlunun 21.01.2019 tarihli itiraz dilekçesiyle Derik İlçesinde ikamet ettiğini, yetkili icra dairesi olarak Derik'i seçtiğini belirttiğinden Mahkemece yetkili icra dairesinde takip yapılmadığından ön koşul yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ancak dava ön koşul yokluğundan reddedildiği halde davalı yararına nisbi vekalet ücretine hükmedildiği gerekçesiyle; davacı vekilinin istinaf başvurusunu vekalet ücretine yönelik olarak kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında davanın ön koşul yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; davanın reddine yönelik istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; davanın ''itirazın iptali'' davası olup davalı taraf kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen nispi vekalet ücretine hükmedilmesi ve davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesi gerektiğini savunarak, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, icra dairesinin yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartı olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 115 inci maddesi uyarınca dava şartının varlığı yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmelidir.

2. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır (Hukuk Genel Kurulunun 28.03.2001 tarihli ve 2001/19-267 E., 2001/311 K.; 20.03.2002 tarihli ve 2002/13-241 E.,2002/208 K. ).

3. Kaldı ki itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.11.2013 tarihli ve 2013/13-372 E., 2013/1606 K. sayılı kararı).

4. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. Anılan Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir.

5. Mahkeme yapmış olduğu yetki inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir (06.10.2004 tarihli ve 2004/19-410 E., 2004/471 K. sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı).

6. 6100 sayılı Kanun'un 16 ncı maddesinde; haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.

7. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre; davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.

3. Değerlendirme

Davacı tarafça, kaçak elektrik kullanıldığından bahisle davalı hakkında icra takibi başlatıldığı, davalı vekili tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği, itirazında davalının Derik İlçesinde oturduğu ve icra takibinin yetkisiz yerde açıldığının belirtildiği, haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu, genel yetkili icra dairesinin davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesi olduğu, buna göre kaçak elektrik tüketiminin gerçekleştiği iddia olunan yerin ve davalının ikametgah adresinin Derik İlçesi olduğu, zarar gören davacının ikametgahının Artuk/Mardin'de bulunduğu, bu haliyle yetkili icra dairelerinin Derik veya Mardin İcra Daireleri olduğu nazara alındığında davalı hakkında Kızıltepe İcra Dairesinde başlatılan takibin yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığı gerekçesiyle davanın reddedilmesi usulde yer verilen hükümlere uygun bulunduğu, davalı hakkında başlatılan takibin kötü niyetli olarak yapıldığının ispatlanamadığı ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre davalı lehine vekalet ücreti takdir edildiği anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.