Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5153 E. 2024/3300 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yangın nedeniyle oluşan maddi zararların tazmini istemine ilişkin davada, davacının ıslah talebiyle davalıların sorumluluk oranlarının değiştirilmesinin ve avans faizi yürütülmesinin mümkün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Islahın, yargılama sürecindeki şekil ve süreye aykırılıktan kaynaklanan maddi hak kayıplarını gidermek amacıyla yapılabileceği, davalıların sorumluluklarını değiştirecek şekilde ıslah talebiyle hüküm kurulamayacağı ve avans faizi yürütülemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davalılar yararına bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/3133 E., 2023/1978 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2011/472 E., 2021/576 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tazminat davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; asıl davanın, birleşen 2008/29 E. ve 2008/442 E. sayılı davaların reddine, birleşen 2008/55 E. sayılı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın birleşen davalarda davalı/davacı ..., asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ..., asıl davada davalı/birleşen davalarda davacı/davalı, ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleşen davalarda davalı/davacı ... vekili, asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1-Davacı ... asıl davada; davalı şirkete ait depoda 29.07.2007 tarihinde kusuru ile çıktığı sabit olan yangında müvekkiline ait iş yeri, makine ve malzemelerin büyük zarar gördüğünü, zararın tespiti için Eyüp 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan tespitte, makine ve malzeme olarak 177.600,00 TL, iş yerinin temizliği, molozların atılması, inşai faaliyet yönünden kullanılabilir hale getirilmesi bakımından malzeme ve işçilik giderleri dahil olmak üzere 30.000,00 TL, yarı mamul iplik bakımından malzemeyi gösteren irsaliyeli faturalara göre yaklaşık 30.000,00 TL olmak üzere toplam 237.600,00 TL olduğunun tespit edildiğini, ayrıca iş yerinin kapalı kalması ve müşterilerle ilişkiler bakımından maruz kalınan zarar kalemi eklenmeksizin ve bu miktarın belirlenmesi de yargılamayı gerektireceğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 50.000,00 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi oranında faizi ile birlikte davalı şirketten tahsilini talep etmiştir.

2-Birleşen 2008/29 E. sayılı davada davacı ... vekili; yangın nedeniyle kira gelirinden mahrum kalındığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, toplam 21.275,00 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılar ... Tekstil San ve Tic Ltd Şti, Vitali ve İzzet'ten tahsilini talep etmiştir.

3-Birleşen 2008/442 E. sayılı davada davacı ... İplik San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; davalı şirketin üst katında bulunan iplik büküm atölyesine sıçrayan yangın nedeni ile zarar gördüğünü ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, toplam 30.403,75 TL zararının olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faizi ile birlikte davalı ... Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.den tahsilini talep etmiştir.

4-Birleşen 2008/55 E. sayılı davada davacı ... Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; dava konusu yangın nedeniyle 389.731,95 TL emtia, 15.000,00 TL demirbaş, 2.000,00 TL cam hasarı ve 100.000,00 TL kar kaybı meydana geldiğini, yangının büyümesinde, gelişmesinde binaya ait havalandırma boşluğunun etkili olduğu ve binanın yangından koruma yönetmeliği gereğince önlemlerinin alınmaması nedeniyle bina maliklerinin yangının meydana gelmesinde hisseleri oranında sorumlu olduklarını, buna göre davalı ... (%50), ... (%25), ... ve ... (ayrı ayrı %12,5 'er hisseleri) olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 351.467,18 TL nin olay tarihinden itibaren en yüksek banka reeskont faizi oranında davalılardan bina hisseleri oranında faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 24.02.2011 tarihli ıslah ile talep edilen miktardan müteselsilen sorumlu olmaları cihetiyle davalıların binadaki hisseleri oranı yerine müteselsilen tahsilini ve hükmedilecek tutara avans faizi yürütülmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Asıl davada davalı ... şirketi vekili; yangın davalının da ortak olduğu binanın havalandırma boşluğunun gerekli mimari ve yönetmelik esaslarına göre havalandırma boşluğu özelliklerine aykırı olması ve meçhul kişilerce buraya atılan yanıcı bir maddenin biriken atıkları tutuşturması neticesinde meydana geldiğini, müvekkili şirketin çıkan yangında kusurunun bulunmadığını, müvekkili şirketin 18 yıldır yangın çıkan binada kiracı olduğunu, kiracısı bulunduğu depoda iplik depolandığını, herhangi bir üretim yapılmadığını, deponun yanında bulunan havalandırma boşluğunun aynı hizada olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; itfaiye yangın raporu dışında alınan çok sayıda raporda yangının kasten çıkarılmadığı, yangının çıkmasında ... Tekstilin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, yangının depo dışında bulunan havalandırma boşluğunda çıktığı, bundan da yangın için yeterli önlem almayan bina maliklerinin sorumlu olduğunun tespit edildiği, bu tespitin olayın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alındığı, bu doğrultuda söz konusu yangının çıkmasında davalı-birleşen davacı ... Tekstilin kusurunun bulunmadığı, bina maliklerinin Yangın Koruma Yönetmeliğine uygun davranmadıkları ve yangının meydana gelmesinde gerekli önlemleri almadıklarından kusurlu oldukları, zarar ile haksız eylem arasında illiyet bağının mevcut olduğu, yangın neticesinde davacı ... Tekstil A.Ş.nin 386.331,95 TL iplik, 2.000,00 TL cam kırılması nedeniyle zararının bulunduğu ve yangın dolayısıyla 28.548,85 TL kazanç kaybına uğradığı, davacı taraf demirbaş zararı talebinde bulunmuş ise de yapılan incelemede yangından zarar gören demirbaşların eskimesi nedeniyle herhangi bir zararının bulunmadığı, bu kapsamda davacı tarafın yangın dolayısıyla toplam 416.880,80 TL zarara uğradığı, davacı tarafın iş yerinin sigortalı olması nedeniyle dava dışı Ak Sigorta tarafından davacıya 155.264,77 TL ödendiği, ödenen bu bedelin davacının uğradığı gerçek zarardan tenzili neticesinde davacının yangın dolayısıyla ödenmemiş 261.616,03 TL zararının bulunduğu gerekçesiyle; asıl davanın, birleşen 2008/29 E. ve 2008/442 E. sayılı davaların reddine, birleşen 2008/55 E. sayılı davanın kısmen kabulü ile 261.616,03 TL'nin 29.07.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde birleşen davalarda davalı/davacı ..., asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ..., asıl davada davalı/birleşen davalarda davacı/davalı, Vitali ve İzzet vekili istinaf başvurularında bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Birleşen davalarda davacı/davalı ...; birleşen 2008/29 E. sayılı dosyada zararlarının neler olduğunun tek tek belirtildiğini, anılan dosya davalısı ... Şirketinin kiraladığı dükkanın kullanım amacının iş yeri olduğunu ancak davalı şirketçe depo olarak kullanıldığını, bu kullanım şekline muvafakatinın bulunmadığını, yangın raporunda yangının kasten çıkarıldığının belirtildiğini, birleşen 2008/55 E. sayılı davada ise kusursuz sorumlulukta illiyet bağının zarar görenin veya üçüncü kişinin tam kusuru ile kesildiğini, olay tarihinde yürürlükte bulunan "Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik" uyarınca yangına karşı alınması gereken tedbirlere ilişkin belediye ya da davacı şirket tarafından müvekkile veya bina yönetimine herhangi yazılı tebligat yapılmadığını, binanın 1987 tarihinde yapıldığını, yangının 2007 yılında gerçekleştiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını, bilirkişi raporunda belirtilen cam hasarının müvekkilden talep edilmesinin kira sözleşmesinin 12. maddesine göre doğru olmadığını, aynı konu ile ilgili olarak İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/694 E. ile İstanbul 47. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/75 E. sayılı dosyalarında alınan bilirkişi raporlarında davacının zarar miktarlarının farklı olduğunu, bu dosyaların kesinleştiğini, gerekçeli kararda kabul edilen 261.616,03 TL zararın hangi kalemlerden oluştuğunun belirtilmediğini, çelişki giderilmeden hüküm kurulduğunu, yangının çıkış noktasında eksik ve hatalı tespitler yapıldığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ...; yangın raporu ve Eyüp 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/137 E. D.iş sayılı dosyasındaki rapor, olay tarihinde yürürlükte olan ancak sonradan kaldırılan Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik maddeleri, davalı şirketce İTÜ'den alınan 05.09.2007 tarihli rapor nazara alındığında sorumluluğunun bulunmadığını, binanın 1987 yılında yapıldığını, 2007 yılında yangın çıktığından yapı malikinin sorumluluğu kapsamında taleplerin zamanaşımına uğradığını, davalı ... şirketinin kira sözleşmesinde iş yeri yazdığını ancak kiralananın fiilen depo olarak kullanıldığını, kiralananın depo olarak kullanılmasına kiraya verenin muvafakatının olup olmadığının araştırılması gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile aynı konuda alınan ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiş ilama aykırı ve çelişkili karar verildiğini, yangın sırasında düzenlenen itfaiye raporlarına nazara alınmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

3. Asıl davada davalı/birleşen davalarda davacı/davalı ... ve İzzet vekili; birleşen 2008/29 E. sayılı dosyasında müvekkilleri lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda gerçek zarar yöntemi ile yapılan hesaplamanın dosya kapsamına uygun olduğu, alınan bilirkişi raporlarına göre yangının çıkış yeri özelliklerine göre bina maliklerine atfedilen kusura dayalı sorumluluklarının bulunduğu, haksız eylem niteliğindeki kasten yangın çıkartma iddiası kapsamında şirket ortaklarına husumet yöneltilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı, olay tarihi, dava tarihleri, zamanaşımının kesilmesi ve uzamış ceza zamanaşımı dikkate alındığında zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde birleşen davalarda davalı/davacı ... vekili, asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri; istinaf dilekçesindeki sebepleri de tekrar ederek, kararın bozulmasını istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yangın nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Olay tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 50, 51 ve 58 nci maddesi.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi

3. 24.05.2019 tarihli ve 2017/8 E.,2019/3 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı

3. Değerlendirme

1. Temyize konu kararda, yangının başlangıç noktasının binanın aydınlatma ve havalandırma boşluğuna bakan bölümde meydana geldiği, kasten çıkartılmadığı hususunun kesinleşen mahkeme kararlarına dayanak bilirkişi raporları ile Mahkemece alınan ve aynı doğrultuda olduğu anlaşılan bilirkişi raporu ile sabit olduğu, yangının kasten çıkartılmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere yangının girişe göre binanın arka kısmında bulunan havalandırma boşluğunun korunmasız yapılmış olması nedeniyle bina maliklerinin kusurlu bulunduğu, taleplerin zamanaşımına uğramadığı, zararın doğru hesaplandığına ilişkin birleşen davalarda davalı/davacı ... vekili asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Islah tek taraflı irade beyanı olup karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne gerek bulunmamaktadır. Islahın bu özelliği nedeniyle hangi durumlarda ıslah yoluna başvurulabileceği veya ıslahın ne kapsamda yapılabileceği hususunun Mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu noktada ıslaha başvuran tarafın düzeltmek veya değiştirmek istediği işlemin ıslaha elverişli olup olmadığı ve davaya uygun bir talep olup olmadığı incelenmelidir.

3. Birleşen 2008/55 E. sayılı davada; davacı şirket dava dilekçesi ile, yangının meydana geldiği binada davalılardan ...'in (%50), ...'nin (%25), ... ve ...'nun ayrı ayrı (%12.5'er) payları olduğu ve zararın davalılardan bina hisseleri oranında en yüksek banka reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, 24.02.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile de hükmedilecek tazminatın avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini istemiştir.

4. Mahkemece, davacı şirketin ıslahı doğrultusunda hüküm kurulmuş ise de ıslahın amacının yargılama sürecinde şekil ve süreye aykırılık sebebiyle ortaya çıkabilecek maddi hak kayıplarını ortadan kaldırmak olduğu, hak ve alacağı bu sürecin dışında ortadan kaldırmış olan işlemlerin ıslah yoluyla düzeltilebilmesinin olanaklı olmadığı gözetilmeksizin belirlenen tazminatın davalıların sorumluluklarını değiştirecek şekilde avans faizi ile birlikte müştereken tahsiline karar verilmesi suretiyle talebin dışında hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Birleşen davalarda davalı /davacı ... vekili ile asıl davada davacı/birleşen davalarda davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca birleşen davada davalılar ... ve ... yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.