Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5184 E. 2024/3482 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı ile davalı şirket arasında imzalanan protokol gereğince kurulması taahhüt edilen şirketin hisselerinin davacıya devredilmemesi nedeniyle, ruhsat devrinin iptali ve cezai şartın tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Ek protokol uyarınca yeni şirket kurma ve hisse devretme yükümlülüğünün davalı şirkette bulunmadığı, yükümlülüğün dava dışı üçüncü kişide olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi

SAYISI : 2018/206 E., 2020/41 K.

Taraflar arasındaki ruhsat devrinin iptali ve tazminat davasından dolayı Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 2018/5799 E., 2018/8065 K. sayılı ilamıyla verilen merci tayini kararı üzerine yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı şirket ile 18.04.2009 tarihinde protokol imzaladığını ve Balıkesir İli Manyas İlçesi ... Köyü mevkii için verilen maden arama ruhsatının davalı yana devrinin kararlaştırıldığını, protokole ek olarak davalı Şirket temsilcisi ... ile imzalanan 01.12.2009 tarihli ek protokolde ise, ...'nün devir aldığı maden sahasının yeni kurulacak olan ... ve ...'nün ortak olacağı şirkete devredileceğini, ruhsatı devralan ...'nün kimseye devredip satamayacağını kararlaştırdıklarını, ruhsatın davalı yan lehine tescil işleminin gerçekleştirildiğini ancak yeni şirketin %4 hissesinin tarafına verileceğinin taahhüt edilmesine rağmen bu hususun yerine getirilmediğini, davalı tarafın protokole aykırı davranışı nedeniyle olan ruhsat devri işleminin hukuken geçersiz olduğunu, maden arama ve işletme ruhsatının devrini içeren sözleşmenin sözleşmeye aykırılık nedeniyle iptalini ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartıyla Protokolün 8. maddesi uyarınca kararlaştırılan cezai şart bedeli olan 50.000,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacı yan ile yapılan protokol gereği kurulan şirketin %4 hissesinin davacıya devri için davacıyla iletişime geçtiklerini ancak davacının kendilerine cevap vermediğini, işletme ruhsatı alınacağı dönemdeki tüm masrafların kendileri tarafından yapıldığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "...Dava konusu uyuşmazlık, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen 18/04/2009 tarihli protokole istinaden kurulması gereken yeni şirketin hisselerinin %4’ünün davacıya devredilmemiş olması sebebiyle ruhsat devri işleminin iptali ile 18.04.2009 tarihli protokolde kararlaştırılan 50.000,00 TL cezai şartın davacıya ödenmesine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı ve ayrıntısı yukarıda açıklanan delillere göre; taraflar arasında davacının işletme ruhsatı sahibi olduğu maden sahasının işletilmesi yönünde protokol imzalandığı, 18.04.2009 tarihli ilk protokolün davacı ile davalı şirket arasında (şirket yetkilisi ...nin şirket kaşesinin üzerine imza atması suretiyle) akdedildiği, protokolde protokolün taraflarının davacı ile davalı şirket olduğunun açık şekilde belirtildiği, 01.12.2009 tarihli ek protokolün ise dava dışı ... ile davacı arasında imzalandığı, ilk protokolün 1. maddesinde işletme ruhsatının davalı şirkete devrinin kararlaştırıldığı, ancak davacının 71235 sicil numaralı işletme ruhsatını davalı şirkete devretmediği, ek protokol uyarınca dava dışı ... ’ye devrettiği, bu sebeple ek protokol gereğince yeni şirket kurma ve kurulacak bu şirketin %4 hissesinin davacıya devretme yükümlülüğünün dava dışı ... tarafından yerine getirilmesi gerektiği, dolayısıyla davalı şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; dava dışı ... 'nin ... Ltd.Şti nin yasal temsilcisi olduğunu ve yaptığı bütün tasarruf ve sözleşmeleri şirketi temsilen yaptığını, maden sahası ruhsatının ... Şirketi tarafından davaya feri müdahil olan ... A.Ş'ye devredildiğini, yapılan işlemlerde ... 'nin şirketi temsilen hareket ettiğini, yargılamanın hiçbir aşamasında itirazın öne sürülmediğini, husumetin yanlış kişiye yöneltilmesi halinde Mahkemece süre verilerek, düzeltilmesi ve/veya ıslah yolu ile husumet tevcihinin değiştirilmesinin mümkün olduğunu, Mahkemece bu hususta taraflarına süre verilmediğini, dava dilekçesinde yemin deliline dayanmalarına rağmen davalıya yemin teklif etme haklarının kullandırılmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen 18.04.2009 tarihli protokole istinaden kurulması gereken yeni şirketin hisselerinin %4’ünün davacıya devredilmemiş olması sebebiyle ruhsat devri işleminin iptali ile 18.04.2009 tarihli protokolde kararlaştırılan 50.000,00 TL cezai şartın davacıya ödenmesine istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine, yukarıda verilen hukuk kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeler ile 01.12.2009 tarihli ek Protokol uyarınca yeni şirket kurma ve kurulacak şirketin %4 hissesini davacıya devretme yükümlülüğünün davalı şirkette olmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacıdan alınan temyiz harcının mahallinden alınmasına,

1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.