"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/4 E., 2023/2458 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırıkkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/893 E., 2018/247 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin on yılı aşkın süredir sahibi olduğu ve kullandığı ancak tapusunun ... ve çocuklarının üzerine olan benzinliği işlerinin kötü gitmesi nedeniyle belli dönem kiraya verdiğini, ancak kiraların düzenli alınamaması nedeniyle söz konusu benzinliği satışa çıkardığını, 2014 yılında ... aracılığı ile 1.300.000,00 TL karşılığında ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... isimli şahısla anlaştığını, anlaşmaya göre mevcut kurulumun tamamı yıkılıp yeni standartlara göre yapılacağını ve mevcut tüm malzeme ve ekipmanın kullanılabilir vaziyette sökülüp müvekkiline teslim edileceğini, teslim edilecek muhdesat bedelinin 700.000,00 TL olarak belirlendiğini, toplam değerden düşülerek 600.000,00 TL için müvekkiline çek verildiğini, çeklerin ... firmasına ait olduğunu ve ... tarafından cirolanarak kendisine verildiğini, çeklerden yalnız birinin ödendiğini, bunun üzerine benzinliğe gittiğini, benzinlikteki malzemelerin tanımadığı kişiler tarafından götürülmeye çalıştığını görmesi üzerine Keskin Jandarma Komutanlığı'na ihbarda bulunarak bir kısım malzemeyi yakalattığını, koyacak yeri olmadığı için imza karşılığında ...'a teslim ettiğini, müvekkilinin sözlü anlaşmayı yazıya dökmek istemesi üzerine malzemenin davacıya ait olduğuna ilişkin davalıdan yazılı belge aldığını, ancak benzinlikteki pek çok taşınırın daha önce götürüldüğünü fark ettiğini, yaptığı araştırmada bir ay önce ... firmasının Ankara Sincan'daki istasyonunda ve başka istasyonlarda da kaçak akaryakıt yakalandığını öğrendiğini, benzinliğe ait demir aksamının bir kısmının da Kaman'da bir hurdacıya satıldığını öğrendiğini iddia ederek müvekkiline ait eşyanın değerinin tespiti ile fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının dava konusu benzinliğin sahibi olmadığını, sözleşmenin ise taşınmazın sahibi ... tarafından imzalandığını, bu nedenle davanın öncelikle husumetten reddinin gerektiğini, davacı tarafın iddialarının aksine taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre, söz konusu benzinliğin üzerindeki bütün taşınır ve taşınmazlarla birlikte müvekkili tarafından satın alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; müvekkilinin sahibi olduğu ve kullandığı dava dışı ... ve çocuklarının üzerine kayıtlı olan benzinliğin satımı hususunda, 2014 yılının 12. ayında ..., ..., ..., ..., ..., ... ve soyadını bilmediği ... isimli şahıslar ile 1.300.000,00 TL karşılığında anlaştıklarını, anlaşmaya göre benzinliğin üzerinde bulunan malzeme ve ekipmanların (bina karkası dahil, meyve ağaçları vs.) kullanılabilir vaziyette sökülüp müvekkiline verileceğini, verilecek malzeme ve ekipmanlar için toplam 700.000,00 TL değer biçildiğini ve toplam miktardan düşülerek kalan 600.000 TL için müvekkiline 55.0000 TL'lik 10 adet çek verildiğini, 50.000,00 TL'nin ise ... tarafından müvekkilinin oğlu ...'ye ödendiğini, müvekkiline verilen çeklerin ... firmasına ait olduğunu ve ... adına kesildiğini, söz konusu çeklerden sadece bir adet çekin ödendiğini, dolandırıldığını düşünen müvekkilinin benzinliğe gittiğinde benzinlikteki malzemelerin tanımadığı şahıslar tarafından götürülmeye çalışıldığını gördüğünü, benzinlikteki bazı malzemelerin ise daha önceden götürüldüğünü fark ettiğini, müvekkilinin şikayeti üzerine bir kısım malzemelerin yakalanarak imza karşılığında ...'a teslim edildiğini, müvekkilinin daha önce sözlü olarak yaptıkları anlaşmayı yazıya dökmek istemesi üzerine benzinliğin tüm malzemelerinin kendisine ait olduğuna dair ...'tan imzalı belge alındığını, sonradan yaptığı araştırmalara göre benzinlikteki değerli olan akaryakıt pompalarının, 100 kw'lık 3 adet jeneratörün, para ve yazar kasaların, 2 adet kamelyanın, bahçe çitlerinin, aydınlatma direklerinin, 3 adet reklam toteminin, benzinlik kanepesinin alüminyum alt panjur giydirmeleri ile üst çatı giydirmelerinin ve bütün elektrik tesisatlarının tamamının daha önce götürüldüğünü fark ettiğini, müvekkilin yasal olarak mülkü şirket malı olarak kullanma yetkisinin olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "....Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, dava konusu benzin istasyonunun devri hususunda yapılan satış protokolünde davacının taraf olmaması, benzinlikteki malzemelerin davacıya ait olduğu ve sökülüp davacıya teslime edileceği hususunda protokolde herhangi bir hüküm bulunmaması, davalının malzemenin davacıya ait olduğuna dair imzalı beyanının Keskin Jandarma komutanlığına hitaben yazılmış olması ile davalının, çalıntı malzemenin davacıya teslim edilebilmesi için verildiğine dair savunması ve davacının da yediemin sıfatı ile malzemeyi teslim alıp, aynı gün davalının damadı ...'a teslim ettiğini belirtmesi karşısında tek başına davacının malzemenin sahibi olduğu hususunu ispata yeterli bulunmaması, davacının yasal delillerle iddiasını ispat edememesi karşısında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından..." gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, satış işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi.
2. 6100 sayılı Kanun'un ''ispat yükü'' başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine ve kararda belirtilen gerekçelere göre, yukarıda yer verilen hukuk kuralları gereği herkes iddiasını ispatla yükümlü olup, davacının Protokole konu istasyondaki malzemenin sökülerek kendisine teslimine ilişkin davalıyla sözleşme yapıldığı, malzeme bedelinin 700.000,00 TL olduğu ve davalının sözleşmeye aykırı davrandığına ilişkin iddiasını yasal delillerle kanıtlayamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.