"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/41 E., 2019/63 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davalılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının avukat olduğunu, davalılar ile imzalamış olduğu 12.09.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesi gereğince edimlerini yerine getirdiğini, ancak sözleşmede yer alan vekalet ücretinin ödenmediğini, alacağının tahsili için başlatılan icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; sözleşmede ücretin hangi kritere göre hak edileceği konusunda bir hüküm bulunmadığını, tamamen davacı lehine düzenlenen sözleşmenin geçersiz olduğunu, kaldı ki aksinin kabulü halinde dahi, davacının sözleşme ile taahhüt ettiği işleri tamamlamadığını, bu nedenle ücretin muaccel olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 25.06.2013 tarihli ve 2010/444 E., 2013/298 K. sayılı kararıyla; sözleşmenin geçerli olduğu, davacının hukuki yardım görevini yerine getirmediğine dair herhangi bir iddianın bulunmadığı, takip tarihi itibariyle alacağın muaccel hale geldiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, takip konusu 152.338,20 TL’lik alacağa ilişkin itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa yasal temerrüt faizi uygulanmasına, asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 23.09.2014 tarihli ve 2013/30781 E., 2014/28360 K. sayılı ilamıyla; taraflar arasındaki 12.09.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesinde, vekalet ücretinin 125.000 Dolar üzerinden maktu olarak tespit edildiği, ücretin 500,00 Dolarlık kısmının peşin alındığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ücretin bakiye kısmının ne zaman ödeneceği konusunda açık bir tarih ya da zaman öngörülmediği, bununla beraber, avukatın üstlendiği işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olduğu, somut olayda, davacı avukatın sözleşme konusu işleri sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemeyeceğinin kabulü gerektiği, her ne kadar Mahkemece sözleşme süresinin bir yıl olduğu ve sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren bu sürenin geçtiğinden bahisle ücretin muaccel olduğu kabul edilmişse de, olayda söz konusu bir yıllık sürenin sonunda vekalet ilişkisinin sona erdirilmeyip devam ettiği, sözleşmede sözleşme süresinin bir yıl olduğu belirtildikten sonra, mevcut dava ve takiplerin sonuna kadar takip edileceğinin de açıkça hüküm altına alındığı, buna göre ücretin bir yıllık sürenin dolması ile değil, sözleşmenin “Konu” başlıklı bölümünde belirtilen işlerin sonuçlanması ile muaccel hale geleceğinin kabul edilmesi gerektiği, alınan bilirkişi raporundan, sözleşme konusu işlerin sonuçlanıp sonuçlanmadığının anlaşılamadığı, Mahkemece bu yönde bir inceleme ve değerlendirme yapılarak, sözleşme konusu işlerin davacı avukat tarafından sonuçlandırılıp sonuçlandırılmadığı konusunda bilirkişiden ek rapor alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki 12.9.2005 tarihli Avukatlık Ücret Sözleşmesinde, vekalet ücreti 125.000 Dolar üzerinden maktu olarak tespit edilmiş olup ücretin 500 Dolarlık kısmının peşin alındığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ancak ücretin bakiye kısmının ne zaman ödeneceği konusunda açık bir tarih ya da zaman öngörülmediği, bununla beraber Avukatlık Kanunu hükümlerine paralel olarak“avukatın üstlendiği işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olduğu” belirtildiği, sözleşmenin konusu bölümünde belirtilen hukuki yardımlara ilişkin, dava ve takiplerin bir kısmında hukuki yardım verilmediği ve bir kısmının ise sonuçlanmadığı, davacı avukatın sözleşme konusu işleri sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemeyeceği, bu nedenle sözleşme gereği peşin ödeme dışında kalan bakiye vekalet ücreti miktarı olan 152.338,00 TL'nin muaccel hale gelmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
V TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 01.06.2023 tarihli ve 2023/1495 E., 2023/1724 K. sayılı ilamıyla; "Bozmaya uyan Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacı avukatın vekil olarak takip ettiği 86 işten 85 tanesinin, eldeki itirazın iptali davasına konu takip tarihi itibariyle sonuçlandığı bir tanesinin ise sonuçlanmadığı tespit edilmiştir. O halde mahkemece, takip tarihi itibariyle sonuçlanan işler bakımından davacı avukatın vekalet ücreti alacağının muaccel olduğunun kabulü ile taraflar arasındaki ücret sözleşmesinde kararlaştırılan maktu vekalet ücretine oranlanarak vekalet ücretine hak kazandığı gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir." şeklinde kararın bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalılar vekili; Yargıtay bozma kararı doğrultusunda hazırlanan 09.09.2016 tarihli ek bilirkişi raporunda tamamlanmamış işlerin olduğu, söz konusu 86 işten 85 tanesinin tamamlandığına dair bir değerlendirme olmadığının açıkça belirtildiğini, söz konusu incelenen işlerde davacı avukatın incelenen dosyaların bir kısım davaların dosya incelemesi aşamasında olduğundan henüz sonuçlanmadığını, bir kısım dosyalara vekaletname ibraz edilmesine karşın herhangi bir işlem yapılmadığı ve bir kısım dosyalara vekaletname ibraz edilmediğinin tespit edildiğini, İlk Derece Mahkemesince hukuka uygun olarak karar verildiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, avukatlık ücret sözleşmesinden doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 171 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, bozma sonrasında alınan 24.10.2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, bu raporda davacı avukatın vekil olarak görev yaptığı dosyalardan 85 tanesinin sonuçlandığının tespit edildiğinin anlaşılmasına göre de, davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
VII.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme istemlerinin REDDİNE,
Aşağıda yazılı bakiye karar düzeltme harcı ile para cezasının düzeltme isteyenlere yükletilmesine,
16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.