Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5731 E. 2024/4122 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşme kapsamında cezai şart talep edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen faturaların davalı tarafından ödenmiş olması, sözleşmenin davalı tarafından zımnen kabul edildiğini gösterdiğinden, davalının temyiz itirazları reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2566 E., 2023/2864 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/674 E., 2023/204 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; taraflar arasında 2017 yılından itibaren ticari ilişki bulunuğunu, sözleşmeler doğrultusunda davalının elektrik enerjisini davacıdan satın almayı, davacının da mevzuatın izin verdiği sınırlar içerisinde enerjiyi davalı şirkete satmayı taahhüt ettiğini, sözleşme sürelerinin tedarik süresiyle belirlendiğini, 01.09.2021 tarihli ikili anlaşma devam ederken bu kez 25.10.2021 imza tarihli ve 01.11.2021 tedarik başlangıç tarihli 12 aylık birim fiyatlı revize ikili anlaşma imzalandığını, davalı şirketin makine enerji müdürü ... tarafından gönderilen 03.12.2021 tarihli yazışma ile kasım ayı itibariyle borsa tarifesine geçtiklerinin beyan edildiğini, ayrıca 25.10.2021 imza tarihli sözleşmeye dayalı olarak tahakkuk ettirilen faturaların da davalı şirket tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt konulmadan ödendiğini, 25.10.2021 imza tarihli ikili anlaşma devam ederken, davalı şirketin davacıya haber vermeksizin 01.04.2022 tarihinde tedarikçi değişikliği yaptığını ve 25.10.2021 tarihli sözleşmeyi haksız olarak erken feshettiğini, söz konusu haksız fesih sebebiyle sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan sözleşmenin (8/b) maddesi uyarınca düzenlenen 1.642.753,90 TL erken fesih cezasını ödemesi gerektiğinin ifade edildiğini, davalının cevabi ihtarnamesi ile 25.10.2021 tarihli sözleşmeyi tanımadıklarını ve şirketlerinin bu sözleşmenin tarafı olmadığını bildirdiğini, davalının söz konusu miktardan sorumlu olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.642.753,90 TL cezai şart niteliğindeki cayma bedelinin 22.04.2022 son ödeme tarihinden itibaren işletilecek 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un (6183 sayılı Kanun) 51 inci maddesine göre belirlenen oranlarda temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının uygun fiyatlı elektrik satış vaadinde bulunduğunu, 28.12.2017 tarihli sözleşmenin (17.) maddesine göre sözleşmenin süresiz belirlendiğini, sözleşme devam ederken davacı tarafın sürekli sözleşme yenileme talebinde bulunduğunu, son imzalanan sözleşmeye göre tedarik süresi başlangıcının 01.01.2021, sona ermesinin ise 01.01.2022 tarihi olarak öngörüldüğünü, bu tarihin geçmesine rağmen davacı şirketin müvekkili şirkete elektrik satışına devam ettiğini ve tüm fatura bedellerinin ödendiğini, müvekkili şirketin bahsedilen sözleşmeler dışındaki sözleşmeleri kabul etmediğini, ilgili sözleşme 01.01.2022 tarihinde sona erince müvekkili şirketin herhangi bir sözleşmeyle bağlı olmadığı zannı ile hareket ettiğini, 2 adet sözleşme dışındaki sözleşmelerin şirket yetkilisi veya imza yetkilisi tarafından imzalanmadığını, davalı müvekkilinin 2. sözleşmenin bitiminden sonra sözleşmeyle bağlı olmadığından birkaç ay sonra daha uygun bedelle hizmet veren başka bir şirketle anlaştığını, müvekkil şirketin 25.10.2021 tarihli sözleşmeyi tanımadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı tarafın 25.10.2021 tarihli sözleşmenin şirket yetkilisi tarafından imzalanmadığını, elektrik tedarikinin ve ödemelerin daha önceki 26.11.2020 tarihli sözleşme kapsamında yapıldığını savunduğu, taraflar arasında 01.09.2021 tarihli ikili anlaşma devam ederken davalı tarafından kabul edilmeyen 25.10.2021 tarihli ve 01.11.2021 tedarik başlangıç tarihli 12 aylık ikili anlaşmanın imzalandığı, 08.03.2023 havale tarihli bilirkişi raporunda, 25.10.2021 tarihli sözleşmenin davalı şirketin makine enerji müdürü sıfatıyla ... tarafından imzalandığı, davalının basiretli bir tacir gibi davranmayıp faturaları sözleşmenin bittiği zannıyla ödemesinin basiretli davranma yükümlülüğüne aykırı davrandığını gösterdiği, davalı şirket çalışanının şirketi temsil yetkisi bulunmasa dahi davalı şirket tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt düşülmeden faturaların ödenmesinin 25.10.2021 tarihli sözleşmeye icazet verildiği anlamına geldiği, davalının sözleşmeyle bağlı bulunduğu, sözleşmenin geçersiz olduğuna dair itirazın yerinde görülmediği, bu şekilde taraflar arasındaki sözleşmenin (8.) maddesi kapsamında sözleşmenin haksız olarak feshedildiği, erken fesih bedelinin ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 1.642.753,90 TL'nin 22.04.2022 tarihinden itibaren 6183 sayılı Kanun'un 51 inci maddesi gereğince belirlenen faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; bilirkişilerin davacı lehine hukuki değerlendirme yaptıklarını, müvekkilinin herhangi bir sözleşmeden caymadığını, sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğini, taraflar arasında şirket yetkilisi ... tarafından 28.12.2017 tarihinde imzalanan ilk sözleşmenin süresiz olmasına rağmen davacının elektrik fiyatlarının arttığından bahisle sözleşme yenileme konusunda ısrarcı olduğunu, daha sonra 26.11.2020 tarihinde 12 ay süreli ikinci sözleşmenin yapıldığını, sözleşmenin (3.) maddesinde tedarik süresinin bitiminde sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğinin yazıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 01.01.2022 tarihinde sona erdiğini, davacının daha ağır şartlardaki sözleşmeyi şirket yetkililerinden habersiz olarak yetkisiz temsilci ... ile imzaladığını, sözleşmenin sona ermesi akabinde davacının müvekkili şirket yetkilileriyle herhangi bir sözleşme akdetmek için iletişime geçmediğini ve elektrik satışına devam ettiğini, müvekkilinin ise birkaç ay boyunca herhangi bir sözleşmeyle bağlı olmadığı zannıyla adına kesilen faturaları ödediğini ve nihayetinde indirimli elektrik kullanmak için kendisine verilen tekliflerden birini kabul ederek başka bir şirket ile sözleşme imzaladığını, davacının yetkisiz temsilciyle imzaladığı sözleşmenin şartları oldukça ağır bir sözleşme olduğunu, bu koşullardaki sözleşme ile müvekkili şirket yetkililerine başvurması halinde sürecin olumlu sonuçlanmayacağını, müvekkili şirketten ödeyeceği tüm faturalara ihtirazi kayıt koymasının beklenemeyeceğini, davacı tarafından düzenlenen faturaları düzenli olarak ödediğini, her ne kadar bilirkişiler (tıpkı davacı taraf gibi) sözleşmenin yetkisiz temsilci ile imzalandığını kabul etmekle birlikte faturalara ihtirazi kayıt koyulmaksızın ödeme yapıldığı için müvekkilinin "basiretli bir tacir gibi davranmamakla" itham etmişler ve sözleşmenin zımnen onaylandığını iddia etmişlerse de, bu iddianın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu sözleşmeyi imzalayan kişi şirket yetkilisi değilse de sözleşmenin imzalanmasından sonra uzun süre fatura bedellerinin şirket adına ödenmesinin yapılan sözleşmenin benimsendiğini gösterdiği, sözleşmeye icazet verildiğinin kabulüyle cayma bedeline ilişkin koşulların gerçekleştiğine yönelik değerlendirmenin doğru olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşme kapsamında cezai şart talep edilip edilemeyeceğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 40 ve 46 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, yetkisiz temsilci tarafından imzalanan sözleşme kapsamında davacı tarafından tedarik edilen elektriğe ilişkin fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmesine, bu kapsamda sözleşmenin davalı tarafından benimsenmiş olduğunun anlaşılmasına göre, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararı bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.