Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5818 E. 2024/3643 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çift vade tarihi içermesi nedeniyle kambiyo vasfı bulunmayan bonoya dayanılarak başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında, davalının alacağının varlığının ispatı.

Gerekçe ve Sonuç: Çift vade tarihi nedeniyle kambiyo senedi vasfını yitiren ve imzası inkar edilmeyen bononun adi yazılı senet niteliği kazanarak alacağın ispatı için yeterli delil sayıldığı, davacı tarafından senetteki "nakden alındı" ibaresinin aksinin senetle ispatlanamadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1268 E., 2023/1610 K.

DAVA TARİHİ : 26.04.2021

İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/285 E., 2021/666 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı tarafından davacı aleyhine 600.000,00 TL bedelli bonoya dayalı takip başlatıldığını, bu takibe itirazları üzerine Isparta İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/294 Esas sayılı dosyasında kesinleşen kararla, senedin çift vade ihtiva etmesi ve kambiyo niteliği taşımaması nedeniyle takibin iptal edildiğini, kararın Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiğini, bu kararın kesinleşmesi akabinde davalı tarafından kambiyo vasfında olmayan belge ile ilamsız takip başlatıldığını, itirazları üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından itirazın kaldırılması davası açıldığını ve Isparta İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/308 Esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, icra mahkemesi kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğini ve verilen bu kararın hukuka aykırı olduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatları uyarınca, dava konusu icra takibine dayalı kambiyo vasfında olmayan senet; yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup; alacağın varlığını ve temel ilişkiyi tek başına ortaya koymadığını, bu senede dair alacaklı olduğunu, davalının alacak iddiasını yazılı ve usulüne uygun delillerle ispatlamak zorunda olduğunu, davalı tarafın ayrıca taşınmazda müteveffa ...'in hisselerini 22.04.2015 tarihinde 1.650.000,00 TL resmi bedel gösterilerek satın aldığını, davalının 22.04.2015 tarihinde ...'den tapu almasının dahi dava konusu senet için hiçbir alacağının olmadığının göstergesi olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüyle, Isparta İcra Dairesinin 2017/1802 Esas sayılı icra takibine konu edilen kambiyo vasfını taşımayan 600.000,00 TL bedelli senet sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine; Isparta İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/308 Esas sayılı kararıyla davacı aleyhine hükmedilen 60.000,00 TL inkar tazminatının da kaldırılmasına ve davacı lehine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının anlaşmaya riayet etmeyerek, söz konusu taşınmaz hissesini devretmediği gibi davalıdan aldığı 600.000,00 TL’yi de iade etmediğini, bütün bunlar bir yana, davalının ...’den satın aldığı hisseye karşı önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil davası açtığını, davalının ödediği paranın iadesi amacıyla, senet borçlusu davacı ve kefil olan ...’e karşı kambiyo senetlerine müstenit haciz yoluyla icra takibi yaptığını, bu takibe karşı davacı tarafından yine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, bu itiraz neticesinde anılan belgenin kambiyo vasfı taşımadığı sonucuna varıldığını, bunun üzerine davalı tarafından ilamsız haciz yoluyla takip yapıldığını, bu takibe de davacı tarafından yine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, bunun üzerine davalının Isparta İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/308 E. sayılı dosyası kapsamında itirazın kaldırılması yoluna başvurduğunu ve davacının itirazının 300.000,00 TL’lik kısım yönünden kaldırıldığını, davalının davacıya senette yazılı miktar olan 600.000,00 TL bedeli teslim ettiğini, davacının da bu bedeli teslim aldığını yine söz konusu senette yazılı olan kayıtlara dayanmak suretiyle ispat etmiş olduklarını, senet metninde yer alan “Bedeli nakden alınmıştır” ibaresinin anılan bedeli davalının davacıya teslim ettiğini ispat etmeye yeterli bir kayıt olduğunu, ispat yükünün davacının üzerinde olduğunu, kesinleşmiş mahkeme kararı uyarınca, takibe konulan senet kambiyo senedi vasfını yitirmişse de, anılan belge yazılı delil başlangıcı değil adi borç senedi niteliği kazandığını, yazılı delil başlangıcının zamanaşımına uğramış ve imzasını inkar edilmemiş borç senetleri için yapılan bir niteleme olduğunu, davalı tarafından Isparta Cumhuriyet Başsavcılığında verilen ifadede de senet karşılığında para verildiği ifade edildiğini, bu hale göre davalının bu ifadesinin de senet metninde yazılı olan ihdas sebebine paralel olup ihdas sebebinin değiştirildiğini, bu nedenlerle davanın reddine ve davacı lehine tazminata karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu senedin, daha önce kambiyo takibi yoluyla icra takibine konulmuş ise de, takibe konu bu senedin çift vadeli olması ve kambiyo vasfında olmaması nedeniyle takibin iptal edildiği, senedin bu hali ile adi senet hükmünde olup içeriğindeki kayıtların davacıyı bağladığı, senette nakden kaydının bulunduğu, kaldı ki imzası inkar edilmeyen başka herhangi bir itirazı kayıt içermeyen adi senedin davalıya borç karşılığında verildiğinin(borç ikrarı içerir belge) kabul edilmesi gerektiği, bunun aksinin yine aynı kuvvetteki kesin delil ile ispatlanması gerektiği, davalı tarafın savunmalarındaki geçen vakıaların ve dayanılan delillerin savunmalarını desteklediği, ispat yükü üzerinde olan davacının bu ispat yükümünü yerine getiremediği gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; ispat yükünün davalı tarafta olduğunu, davalının alacağının miktarını açıkça usulüne uygun delillerle ispat edemediğini, Yargıtay içtihadı birleştirme kararlarında zamanaşımına uğramak suretiyle kambiyo vasfını yitiren bir belgenin adi senet sayılmayıp; ancak yazılı delil başlangıcı niteliğinde olacağının belirtildiğini, dava konusu belgede yer alan nakden ibaresinin hukuken hiçbir değeri bulunmadığını, ispat yükü üzerlerinde kabul edilse dahi; senedin diğer borçlusu ... adına kayıtlı taşınmazın davalıya satılması nedeni ile davalının alacağının olmadığını, tüm bu beyan ve delillerinin borçlarının bulunmadığına niçin delil olmadığının Mahkemenin gerekçesinde gösterilmemesinin de hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu senetin çift vadeli olması nedeniyle kambiyo vasfını taşımadığından adi senet mahiyetinde olduğu, senetteki nakten alındığına dair ibarenin altında inkar edilmeyen imzası olduğundan davacıyı bağladığı, bu nedenle ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, ispat kuralları çerçevesinde davacının iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, çift vade tarihi içermesi sebebi ile kambiyo vasfı bulunmayan bonoya dayanılarak alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi,

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190, 200 ve 201 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, özellikle çift vade tarihi içermesi nedeni ile kambiyo senedi vasfını yitiren ve davacı tarafından imzası inkar edilmeyen senedin adi yazılı senede dönüştüğüne, bu senet alacağın ispatı açısından tek başına yeterli olduğundan senetteki nakden alındığına dair ibarenin aksinin yine senetle ispat olunması gerektiğine, davacı tarafça senedin aksinin senetle ispat olunamadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.