"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/591 E., 2023/2112 K.
Taraflar arasındaki arsa tahsisinin iptali kararının iptali ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; başvurunun harçlar yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına yeniden davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davalı yönetim kurulunun 08.07.2005 tarihli ve 61/100 sayılı kararı ile arsanın davacıların murisi ... adına tahsis edildiğini, arsa tahsisinin iptali kararını murisin vefatı üzerine tesadüfen öğrendiklerini ve davalı tarafından arsa bedeli olarak 136.771,65 TL ödenmesine karar verildiğini, yapılan işlemin haksız ve usulsüz olduğunu belirterek; arsa tahsisinin iptali ve parselin geri alınmasına dair kararın iptali ile ruhsat almak ve faaliyete başlamak üzere yeniden süre verilmesini, olmadığı takdirde arsanın dava tarihi itibariyle değerinin tespiti ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; hak düşürücü sürenin geçtiğini, arsa tahsis edilen ...'ün edimlerini yapılan ihtar ve tebligatlara rağmen yerine getirmemesi nedeniyle Nazilli OSB müteşebbis heyetinin 21.03.2017 tarih ve 10 kararı nolu kararına istinaden Yönetim Kurulunun 28.07.2017 tarihli kararı ile tahsisin iptaline, ...'e toplam 134.247,52 TL ödenmesine karar verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; muris ...'ün yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarından tebliğ tarihinde Türkiye'de olduğu, 15.11.2015 tarihli yazının bizzat kendisine yapıldığı, 23.02.2016 ve 06.09.2016 tarihli yazıların murisin çalışanına tebliğ edildiği, murisin yurt dışı adresinin bildirildiğine ilişkin herhangi bir delilin dosyaya sunulmadığı, tebliğin usulsüz olduğu ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili; murisin yurt dışı adresinin davalıya bildirilip bildirilmemesi hususunun tebligatın usulsüzlüğü ile ilgili bir husus olmadığını, kamu kuruluşu olan davalının murisin yurt içi ve yurt dışı adres bilgilerine erişim imkanına sahip olduğunu, dava dilekçesinde terditli olarak talepte bulunmaları nedeniyle Mahkemece terditli talebe yönelik de inceleme yapıldığını, taşınmaz değeri üzerinden tamamladıkları eksik harcın gözardı edildiğini ve hükümde davacılardan yeniden harç alınması yönünden karar tesis edildiğini beyanla, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tahsis kararından itibaren aradan geçen uzun süreye rağmen tahsis amacına uygun olarak arsa üzerinde gerekli yatırımın gerçekleştirilmediği, arsa rayiç bedelinin tahsis iptal kararı ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan OSB Uygulama Yönetmeliği'nin 110/3 maddesi hükmüne göre belirlendiği, davacıların piyasa rayiç değerini talep imkanlarının bulunmadığı anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesince davanın reddi nedeniyle alınması gereken red harcının mahsubu ile bakiye kısmın davacılara iadesi yönünde hüküm tesisi gerektiğinden bahisle; davacılar vekilinin davanın esasına yönelik istinaf başvurusunun reddine, karar ilam harcına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; tebligatın murisin çalışanına yapıldığına ilişkin tespitin doğru olmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık davacılar murisi adına olan arsa tahsisinin iptaline ilişkin OSB Yönetim Kurulu kararının iptali ile ruhsat almak ve faaliyete başlamak üzere yeniden süre verilmesi, olmadığı takdirde arsanın rayiç değerinin ödenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu'nun ''Arsa Tahsisleri'' kenar başlıklı 18 inci maddesi.
2. 02.02.2019 tarihli ve 30624 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 108 ve 110 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.