Logo

3. Hukuk Dairesi2023/743 E. 2023/872 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından devre tatil sözleşmesi kapsamında ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, Yargıtay'ın bozma ilamına karşı yapılan karar düzeltme talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay dairelerinin bozma kararlarına uyularak verilen hükümlere karşı yapılan karar düzeltme taleplerinin, sadece HMK 440. maddede belirtilen sınırlı hallerde kabul edilebileceği, somut olayda ise davalı vekilinin ileri sürdüğü gerekçelerin bozma kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2017/1483 E., 2021/442 K.

KARAR : Davanın reddi

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı şirket vekili

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Davalı vekilince Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... ile diğer davalı...Turizm A.Ş. arasında 29.09.1989 tarihinde imzalanan kira, yapım ve işletme sözleşmesi kapsamında ...'da ...Tatil Köyü adında tesis oluşturulduğunu, bu kapsamda şirket ile devre tatil sözleşmesi imzaladığını ilk yıl tesisten yararlandığını, sonraki yıllarda şirketin iflası nedeniyle yararlanmasının mümkün olmadığını, sorunun yıllardır çözülmediğini ileri sürerek sözleşme kapsamında ödediği 30.000 Alman Markının davalılardan tahsiline ilişkin başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı süresinin dolduğunu sözleşmenin geçersiz olduğunu, kötüniyetle hareket edildiğini, önceki şirketin yetkili kişilerinin sözleşmede imzası bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

2. Davalı ... sözleşmenin tarafı olmadığını, sözleşmenin resmi biçimde yapılmadığı için hukuken geçersiz sayılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 19.02.2015 tarihli ve 2012/595 E., 2015/117 K. sayılı ilamı ile zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin genel mahkeme sıfatıyla verdiği karara karşı davacı temyiz talebinde bulunmuştur.

2. Dairece uyuşmazlıkta tüketici mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi gerektiği bozması yapılması üzerine davalı şirket karar düzeltme istemiştir.

3. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 25.10.2017 tarihli ve 2016/15786 E., 2017/10226 K. sayılı karar düzeltme ilamında taraflar arasında 1992 yılında imzalanan sözleşmenin 2038 yılına kadar süreceğinin belirtildiği, devam eden sözleşmede zamanaşımı işlemeyeceği, işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemece, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla davalı ... yönünden davanın husumetten reddine, davalı şirket yönünden ise sözleşme fesih edilmediği ödenen bedelin devam eden sözleşme kapsamında talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı şirket vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 28.11.2022 tarihli ve 2022/7436 E., 2022/8978 K. sayılı ilamıyla; devre tatil sözleşmesinin iki taraflı sözleşme olduğu koşulların varlığı halinde sözleşmenin feshi talebinin mümkün bulunduğu, mahkemece; davacının fesihten haklı neden olmaksızın yararlandırılıp yararlandırılmadığı araştırılarak sözleşmenin feshi koşullarının oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı şirket vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalı vekili yerel mahkeme kararının gerekçesinde açıkladığı üzere itirazın iptali davasında ödediği bedeli istediğini, devam eden sözleşme kapsamında bu talebin hukuki olmadığını, talep sonucunun dışına çıkılması sonucunu doğuracağını, davacı ile sözleşme yapılmadığını, devre mülk kullandırılmadığını, ödeme belgelerinin ispat edilmediğini, davada ki dayanılan sözleşmenin geçersiz olduğu gerekçesi ile kararın düzeltilerek onanması gerektiğini bildirerek, bozma ilamının düzeltilerek kararın gerekçesinin düzeltilmiş şekliyle onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Davacının tahsis anlaşması gereği devre tatil hakkını kullanamadığı döneme ait ödediği paranın iadesi için başlattığı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. (09.05.1960 tarihli ve 2/19 sayılı YİBK).

2.Yargıtay Dairesince bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

1.Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Düzeltilmesi istenen Yargıtay ilamında açıklanan gerekçelere ve bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin davalı tarafça ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığına dolayısıyla davalı şirket vekilinin karar düzeltme dilekçesinde bildirdiği sebeplerin Dairece verilen bozma kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmıştır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Karar düzeltme talebinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının karar düzeltme isteyene yükletilmesine,

29.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.