Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1018 E. 2024/2192 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Elektrik çarpması sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle açılan tazminat davasında maddi ve manevi tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin ilk istinaf dilekçesinde maddi tazminat miktarına ilişkin bir itirazda bulunmaması nedeniyle davalı lehine kazanılmış hak oluştuğu ve istinafta ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında ileri sürülemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki maddi hatanın düzeltilmesi suretiyle karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1499 E., 2023/1664 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Siverek 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/247 E., 2023/864 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tazminat davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine, davacılar vekilinin başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle, yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 361 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar, davalı vekili Avukat ...'a 24.12.2023 tebliğ edilmiş; temyiz dilekçesi ise yasal süre geçirildikten sonra 29.01.2024 tarihinde verilmiştir. Bu itibarla, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacılar vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar vekili; davacılardan ...'in 05.11.2013 tarihinde mezrada hayvanları otlattığı sırada davalı şirkete ait elektrik nakil hattının bakım ve denetim eksikliğinden kaynaklı elektrik çarpması sonucu yaralandığını, davacı ...'in yaralanma nedeniyle okuluna devam edemeyerek sınıf tekrarı yapmak zorunda kaldığını, ebeveynlerinin çocuğun tedavi sürecinde zorluklar yaşadıklarını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacılardan ... için 100,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi, ... ve ... için ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 27.09.2018 tarihli dilekçe ile dosyaya kazandırılan bilirkişi raporu doğrultusunda 6100 sayılı Kanun'un 107 nci maddesine göre talep 114.404,24 TL'ye artırılmış; dava değerini 177.250,29 TL üzerinden 15.03.2021 tarihli harç tamamlama dilekçesi sunulmuştur.

2. Birleşen davada davacı ... vekili; asıl davada düzenlenen 14.02.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda müvekkilinin sürekli maluliyet tazminatının 257.341,85 TL, geçici iş göremezlik tazminatının ise 2.236,28 TL olarak hesaplandığı, asıl dosyada ıslah ile 177.250,29 TL talep edildiği, ikinci bir ıslah dilekçesi sunma imkanı bulunmadığından bakiye 80.091,56 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 14.04.2023 tarihli dilekçe ile dava değerini, 317.975,15 TL'ye ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; dava konusu olayın dava dışı .... San. ve Tic. Ltd. Şti.nin sorumluluk alanında gerçekleştiğini, hatların bakım ve onarımından belirtilen şirketin sorumlu olduğunu, enerji nakil hattının kaçak olduğunu ve haksız fiilden kaçak hattı inşa eden şahıs veya şahısların sorumlu olduğunu, kaçak elektrik ile mücadele edilmeye çalışılsa da bu duruma engel olunamadığını, bakım ve onarım hizmeti ile kaza arasındaki illiyet bağının kesildiğini, davacı ...'in hayvanları otlattığı esnada değil bizzat kaçak hattı fidere aktarmaya çalışırken akıma kapıldığını, kaçak hattın varlığından olay sonrası haberdar olan ... şirketinin hattı hemen iptal ettiğini, hiç kimsenin kendi kusurundan kaynaklı tazminat talebinde bulunamayacağını savunarak, davanın reddini dilemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin 18.12.2018 tarihli ve 2014/428 E., 2018/437 K. sayılı kararıyla; maddi tazminat isteminin kabulüne, 100,00 TL'nin olay tarihinden, 114.304,24 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacılardan ... için 10.000,00 TL, ... için 2.500,00 TL, ... için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 24.09.2019 tarihli ve 2019/1049 E., 2019/1022 K. sayılı kararıyla; kusura ilişkin bilirkişi raporunun çelişkili olması, faiz başlangıcının haksız fiil tarihinden başlatılması gerektiği yönlerinden taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

3. Kaldırma kararı uyarınca yargılama yapan İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl davanın kısmen kabulüne, 177.250,52 TL maddi ve davacılardan ... için 10.000,00 TL, ... için 2.500,00 TL ve ... için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine; birleşen davanın kabulüne, 317.975,75 TL'nin olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ... 'e ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar vekili; manevi tazminat miktarının yeterli olmadığını, maddi tazminatın karar tarihine en yakın asgari ücret üzerinden hesaplanmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; Mahkemenin tensiple davalı delillerini ve konuya ilişkin belgeleri istediğini, belgelerin çok kısa süre içinde sunulmaması sebebiyle davacıya davasını ıslah etmek için süre verildiğini, bundan sonra da davanın kabulüne karar verildiğini, davalı şirkette bulunan davacıya ait belgelerin istenmediğini, tahkikat için ayrı bir duruşma günü verilmesi ve davalıdan müzekkere ile belgelerin istenmesi gerektiğini, sadece kesin süre verilerek savunma hakkının kısıtlandığını, 6100 sayılı Kanun'da düzenlenen hükümlerin emredici olduğunu, tutanak mümzileri dinlenmeden kurulan hükümlerin eksik incelemeye dayandığını, hakimin davayı aydınlatma ödevi gereğini de yerine getirmediğini, birden fazla işletme mevcut olduğundan delillerin toplanmasının zaman aldığını, Mahkemece müzekkere ile istenmesinin ise mümkün olduğunu, tehlike sorumluluğunun şartlarının gerçekleşmediğini, trafolarda 3 aşamalı koruma sistemi bulunduğunu, davanın zamanaşımından reddi gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının meydana gelen zarardan kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince sorumlu olduğu, davacı vekilince bedel artırımı dilekçesi adı altında ikinci ıslah dilekçesi verildiği, verilen bedel arttırım dilekçesi 2. ıslah niteliğinde olması nedeniyle dikkate alınamayacağı, İlk Derece Mahkemesinin 2. ıslah dilekçesini kabul edip maddi tazminat talebinin kabul edilmesinin doğru olmadığı, asıl dosyada davacının maddi tazminat talebinin 1. ıslah dilekçesine göre 114.304,24 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği, olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur oranı, tarafların sosyal ekonomik durumu, paranın satın alma gücü birlikte değerlendirildiğinde, davacılar lehine takdir edilen manevi tazminatların çok az olduğu, tüm bu nedenlerle davacıların manevi tazminat taleplerinin tam kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine, davacılar vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine, manevi tazminata yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, asıl davada maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, 114.304,24 TL'nin olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ... 'e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, manevi tazminat isteminin kabulü ile davacılardan ... için 100.000,00 TL, ... için 10.000,00 TL ve ... için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline; birleşen davada maddi tazminat isteminin kabulüne, 317.975,75 TL'nin olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ... 'e ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili: Bölge Adliye Mahkemesince bir dosyada iki kez ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verdiğini, belirsiz alacak davası olarak açılan davada bir bedel artırım dilekçesi ve bir de ıslah dilekçesi sunulduğunu, bedel artırım dilekçesi yanlış yorumlanarak hatalı karar verildiğini, bilirkişi raporunda hüküm tarihine en yakın asgari ücretin dikkate alınmadığını, bu hususun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle Mahkemece resen dikkate alınması gerektiğini, PMF 1931 tablosunun hesaplanmasının hatalı olduğunu, TRH 2010 tablosunun dikkate alınması gerektiğini ileri sürerek, maddi tazminat miktarları, vekalet ücreti ve belirleme esasları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl ve birleşen davada uyuşmazlık; elektrik çarpması sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "Tehlike sorumluluğu ve denkleştirme ‘’ kenar başlıklı 71 inci maddesi.

2. Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği'nin ‘’İkinci’’ bölümünün ‘’Genel Hükümler’’ başlığı altındaki ‘’Kuvvetli akım tesislerinin güvenliği’’ alt başlığında yer alan 5 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye, davacı vekilinin 18.12.2018 tarihli İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik sunduğu 07.01.2019 tarihli istinaf dilekçesi içeriği çerçevesinde maddi tazminat miktarı yönünden davalı lehine kazanılmış hak oluşmasına, bundan ayrı istinaf dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında ileri sürülmesi halinde dinlenemeyecek bulunmasının, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde mahkemenin adı ve dosya numarasının yanlış yazılmasının mahallinde düzeltilebilir bir maddi hata olduğunun anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde temyiz eden davalıya iadesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.