Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1477 E. 2025/1196 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin davacı kuruma ödemesi gereken %2 GSH payı alacağının tahsili isteminin reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, idare mahkemesinde görülen dava ile hukuk mahkemesinde görülen davanın konusunun farklı olduğu gözetilmeden idare mahkemesinin iptal kararını esas alarak davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/549 E., 2023/166 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili asıl davada; davalı tarafa ormanlık sahanın davalı şirkete ait özel mülk ile birlikte değerlendirilmek üzere tahsis ve izin verildiğini, bu kapsamda davalı şirketten alınan taahhüt senedinde; orman arazilerinin tahsisi hakkındaki Yönetmelikte ve 284 sayılı Tebliğde tahsis olunan arazi üzerinde kurulan işletmelere ait gayri safi yıllık gelirin %2'sinin izin sahibinden tahsil edileceğinin hüküm altına alındığını ileri sürerek; davalı şirketin müvekkili Kuruma ödemesi gereken 16.01.2008 tarihi itibariyle 1995-2006 yılları arasındaki %2 GSH (gayri safi hasıla) payı alacağının tahsilini talep etmiş, birleşen davalarda; 2007-2013 yılları arasındaki dönemler için %2 GSH payı alacağının tahsilini talep istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; 284 sayılı Tebliğin hukuka aykırı olduğunu, otel işletmesinin büyük kısmı müvekkilin tapulu mülkü üzerinde kurulu olduğundan gayri safi hasıladan %2 bedel talep edilmesinin Yönetmelik hükmüne aykırı olduğunu, işletmenin yer aldığı taşınmazın 14.681 m²'lik bölümü üzerinde herhangi bir konaklama tesisi bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 02.07.2015 tarihli kararıyla; davalının adresinin Ankara'da bulunduğu gerekçesiyle, yetki yönünden davanın usulden reddine karar verilmiş; karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Dairece verilen 01.07.2019 tarihli ilamla; sözleşmenin ifa edileceği yerin Marmaris olduğundan Mahkemenin yetkili olduğu, ayrıca asıl/birleşen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı idarenin dava konusu edilen 14.681 m²'lik alana ilişkin taleplerini içeren idari işleminin hukuka uygunluk bulunmadığından iptal edildiği gerekçesiyle; asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; Mahkemenin gerekçesinde belirttiği İdare Mahkemesinde görülen davanın konusu ile temyize konu davanın konusunun birbirinden farklı olduğunu, İdare Mahkemesinin kararı nazara alınarak davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, bilirkişi raporunda da alacaklarının bulunduğunun tespit edildiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; asıl ve birleşen davalarda, davalı şirketin davacı kuruma ödemesi gereken %2 GSH payı alacağının tahsili istemine ilişkindir.

1. Mahkemenin hükme esas aldığı, İdare Mahkemesindeki görülen davanın konusu; orman idaresi tarafından davalı şirkete gönderilen 14.681 m²'lik spor tesisleri izninde yatak kapasitesi ve yatak kapasitesi artış farkından oluşan Orköy, erozyon, teminat ve güncellenmiş teminat bedelinin ödenmesine ilişkin işlemin iptalidir. Temyize konu asıl ve birleşen davaların konusu ise; davalıdan yıl yıl tahsil edilmesi gerektiği iddia edilen %2 GSH alacağına ilişkindir.

Hal böyle olunca, Mahkemece; İdare Mahkemesi kararının, davaya konu işlemin iptaline ilişkin olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

2. Bozma sebebine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA,

2. Bozma sebebine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun'un 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,27.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.