Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1525 E. 2025/482 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ayıplı ürün satışı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat isteminin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, uyuşmazlığa konu ayıplı ürünü davalıdan aldığını ispatlayamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ve bölge adliye mahkemesinin de bu kararı onamasına ilişkin kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/440 E., 2022/867 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Amasya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/101 E., 2021/232 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin restaurant sektöründe hizmet verdiğini, işletmesinde imal ettiği pide, lahmacun gibi ürünlerde kullanılan etleri uzun yıllardır davalı şirketten temin ettiğini, dava dışı Tarım İl Müdürlüğü Gıda ve Yem Şube Müdürlüğünce 22.10.2019 tarihinde müvekkiline ait işletmede yapılan denetim sırasında, kıymalı pide harcından numune alındığını, bu numunelere ilişkin Ankara Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğünde yapılan 28.11.2019 tarihli analizde numunelerde "histolojik açıdan sakatat serolojik açıdan kanatlı eti" tespit edildiğini ve bu tespit üzerine ilgili idarece müvekkili aleyhine 45.000,00 TL ceza uygulandığını, bu cezanın müvekkilince indirimli olarak 34.113,00 TL olarak ödendiğini, müvekkilinin işletmesinin küçük bir şehirde yer alması da düşünüldüğünde bu durumun maddi olarak büyük zarar verdiğini, işletmesinin kapanma durumuna geldiğini, davalı firmanın histolojik açıdan sakatat, serolojik açıdan kanatlı eti içeren kıymayı müvekkiline satıp uğradığı zarara sebebiyet verdiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 10.000,00 TL maddi ve 500.000,00 TL manevi zararın davalıya keşide ettikleri ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi olan 16.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; müvekkilinin, davacıya uygulanan ceza ile ilgisi olmadığını, müvekkili şirketin sağlık ve kalite standartlarına uygun olarak ürün sattığını, ticari faaliyetine başladığı tarihten itibaren Amasya Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından denetimlere tabi tutulduğunu, bu denetimlerde alınan numunelere ilişkin analizlerde her zaman Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri tebliğine uygun olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirkette yapılan 31.01.2020 tarihli denetimde de ürünlerin tebliğe uygun olduğunun tespit edildiğini, davacının işletmesinin analiz sonuçlarında kanatlı hayvan eti bulunmasının tamamen kendi eylemlerinden kaynaklandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamında histolojik açıdan sakatat serolojik açıdan kanatlı et tespiti yapılan ilgili ürünlerin davacı tarafından davalı şirketten temin edildiğine ilişkin bir yazılı belgenin mevcut olmadığı, taraflar arasında uzun yıllardır et tedariki alışverişi yapılmasının tek başına dava konusu ayıplı ürünlerin davalı şirketten temin edildiğini göstermeyeceği, bir kısım tanıkların ayıplı ürünü davalı şirketin sattığına dair beyanların duyumdan ibaret olduğu, bir kısım tanıkların beyanlarında davalı şirketin ayıplı ürünü satmadığını beyan ettikleri, tanık beyanlarında ayıplı ürünün davalı şirketten temin edildiği hususunda kesinlik ve netlik bulunmadığı, kaldı ki davalı şirketin et numuneleri üzerinde yapılan incelemede ayıplı bir ürünün bulunmadığının tespit edildiği, davacının zarar veren olduğunu iddia ettiği davalının kusurlu olduğunu ve haksız fiili gerçekleştiren olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 23.11.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 25.05.2022 tarihli kararıyla; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; müvekkili tarafından 2019 yılı içinde yapılan et alımlarının tamamının davalı şirketten yapıldığını, başka bir firmadan et alımı yapılmadığını, bunun bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, tanıklarının etlerin davalı tarafından satıldığını beyan ettiğini, davalı şirketin basiretli bir tacir olmadığını, meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerektiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, ayıplı ürün iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.

Davacının, uyuşmazlığa konu ürünü davalı işletmeden aldığını dosya kapsamındaki delillerle ispat edemediği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.