"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2163 E., 2022/2412 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Dazkırı Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/75 E., 2021/302 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin Dazkırı İcra Müdürlüğünün 2013/150 Talimat sayılı dosyasında yapılan açık artırma ihalesine katılarak ... İlçesi ... Mahallesi 377 ada 1 parselde kayıtlı dört katlı fabrika binası ve arsa niteliğindeki taşınmazı 20.04.2018 tarihinde satın aldığını, taşınmazın 14.11.2019 tarihli teslim tutanağı ile müvekkiline teslim edildiğini, ancak şartnamede bulunduğu halde bir kısım mallar teslim edilmediği gibi bir kısım malların da kullanılamaz vaziyette olduğunu, icra müdürlüğünün gerekli önlemleri almaması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek; şimdilik 50.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep etmiş, 04.11.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 505.500,00 TL olarak artırmıştır.
II. CEVAP
Davalı vekili; müvekkiline atfedilecek kusur ve sorumluluk bulunmadığını, mevcut bir zarar varsa sorumlu olanların davaya dahil edilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı şirket tarafından satın alınan fabrika binası içindeki makine ve teçhizatların ihalenin kesinleşmesi sürecinde üçüncü kişilerce sökülerek götürüldüğü, bir kısım makinelerin kullanılamaz hale getirildiği, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (2004 sayılı Kanun) 134/1 inci maddesi uyarınca; davacının bedelini ödediği makine ve techizatların, ihalenin kesinleşmesine kadar olan muhazafa ve idaresinden icra dairesinin sorumlu olduğu, şu durumda üçüncü kişilerce sökülüp götürülen makine ve teçhizatların davacı ihale alıcısına usulünce teslim edilememiş olmasından dolayı icra dairesi görevlilerinin kusurlu bulunduğu, davalının icra müdürlüğünün yasaya aykırı ve kusurlu işlemlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle; davanın kabulü ile toplam 505.000,00 TL tazminatın taşınmazın teslim tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; delillerin yanlış değerlendirildiğini, karara dayanak yapılan bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, itirazlarını bildirildiği halde bilirkişi ek raporu alınmadan karar verildiğini, Dazkırı İcra Müdürlüğünce Mahkemeye sunulan beyan dilekçesinde malların güvenlik şirketine teslimi sırasında zararın mevcut olduğunun bildirildiği halde bu hususun dikkate alınmadığını, zarara uğradığı iddia edilen malların neler olduğu, bunların teslim tesellüm tutanağıyla icra müdürlüğüne teslim edilip edilmediği gibi hususlarda yeterli ve kapsamlı bir araştırmanın yapılmadığını, ayrıca dava konusu olayla ilgili sorumluların kişisel kusurlarının bulunup bulunmadığının da araştırılması gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 14.02.2018 tarihli açık artırma ilanı ile taşınmazın cinsinin, özelliklerinin ve kıymetinin belirlendiği, Antalya 12. İcra Dairesinin 2011/11320 E. sayılı ve 31.05.2019 tarihli yazısı ile taşınmazın ve eklentilerinin korunması için menkullerin güvenlik şirketine teslim edilmesine karar verildiği, davacı tarafından gerekli önlemlerin alınmasının Dazkırı İcra Müdürlüğünden talep edildiği, Dazkırı İcra Müdürlüğü tarafından taşınmazın güvenlik şirketine yediemin olarak tesliminin yapıldığı ancak yediemine teslim edilirken zaten davacının zararının mevcut olduğu, makine bilirkişisine mevcut olmayan makine ve ekipmanların tespitinin yaptırıldığı, davacı şirket tarafından satın alınan fabrika binası içindeki makine ve teçhizatların ihalenin kesinleşmesi sürecinde üçüncü kişilerce sökülerek götürüldüğü, bir kısım makinelerin kullanılamaz hale getirildiği, 2004 sayılı Kanun'un 134 üncü maddesi uyarınca davacının bedelini ödediği makine ve teçhizatların ihalenin kesinleşmesine kadar muhazafa ve idaresinden icra dairesinin sorumlu olduğu, şu durumda üçüncü kişilerce sökülüp götürülen makine ve teçhizatların davacı ihale alıcısına teslim edilememiş olmasından dolayı icra dairesi görevlilerinin kusurlu olup davalı Bakanlığın sorumluluğunun bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli bulunduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra memurunun kusurundan kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı Kanun’un 5 ve 134 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Davacı vekili, Dazkırı İcra Müdürlüğünün 2013/150 Tal. sayılı dosyasından verilen 14.02.2018 tarihli satış ilanına istinaden dava konusu fabrika binası ve arsası niteliğindeki taşınmazın, üzerindeki eklentileri ile birlikte 20.04.2018 tarihli yapılan açık artırma neticesinde satın alındığını, ilgili ilanda satın alınan bina ve eklentilerinin ve mevcut imalatların ayrıntılı olarak bedelleriyle birlikte tespitinin yapılmış olduğunu, açılan ihalenin feshi davası nedeniyle taşınmazın kendisine hemen teslim edilmeyip, davanın 16.09.2019 tarihinde kesinleşmesi sonrasında taşınmazın 14.11.2019 tarihli teslim tutanağı ile teslim edildiğini, ne var ki teslim sırasında bir kısım malların şartnamede bulunduğu halde teslim edilmediği gibi bir kısım malların ise kullanılamaz vaziyette olduğunu iddia ederek eldeki davayı açmıştır.
2. 14.02.2018 tarihli açık artırma ilanında; cinsi, özellikleri ve kıymetleri tek tek yazılı olan taşınmaz ve listelenen makine ile ekipmanların, 20.04.2018 tarihli ihale neticesinde satın alındığı, aynı gün ihale alacaklıları tarafından 20.04.2018 tarihli dilekçeyle icra müdürlüğüne başvurularak; gayrimenkulün tapu kaydına mütemmim cüz olarak işlenmiş makine ve elektrik imalatlarının borçlu tarafından taşınarak götürülmesi, kaçırılması, tahrip edilmesi tehlikesinin kuvvetle muhtemel olması nedeniyle dilekçeye ekli olarak yeterlilik belge, lisans ve bilgileri bulunan güvenlik görevlilerinin gayrimenkulden iş makinelerinin çıkışı halinde Emniyet güçlerine bilgi vermek üzere bina çevresinde görevlendirilmesini talep ettikleri, ilgili icra müdürlüğünce de ihale işlemleri kesinleşinceye ve tescil işlemlerine kadar 2004 sayılı Kanun'un 131 inci maddesi gereğince ihale alacaklılarının bildirdiği güvenlik görevlilerinin gerekli güvenlik tedbirlerini almak üzere taşınmazın bulunduğu mahalde görevlendirildiği, ilgili Emniyet Müdürlüğü ve borçlu şirketine de bilgilendirme yazısı yazıldığı anlaşılmaktadır.
3. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince; Antalya 12. İcra Dairesinin 2011/11320 E. sayılı 31.05.2019 tarihli yazısı ile taşınmazın ve eklentilerinin korunması için menkullerin güvenlik şirketine teslim edilmesine karar verildiği, davacı tarafından gerekli önlemlerin alınmasının Dazkırı İcra Müdürlüğünden talep edildiği, Dazkırı İcra Müdürlüğü tarafından taşınmazın güvenlik şirketine yediemin olarak tesliminin yapıldığı ancak yediemine teslim edilirken zaten davacının zararının mevcut olduğu belirtilmiş ise de, ilgili yazının satış tarihinden çok sonra 18.04.2019 tarihli davacı talebi üzerine oluşturulduğu, davacının 20.04.2018 tarihli dilekçesinin ve akıbetinin dosya kapsamından değerlendirilmediği anlaşılmaktadır.
4. 2004 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi kapsamında icra görevlilerinin sorumluluğu için; görevlilerin kusurlu hareket etmiş olmaları, hareketleri sonucu zarar vermiş olmaları ve zararla hareket arasında illiyet bağının bulunması gerektiği tartışmasızdır. Bu kapsamda İlk Derece Mahkemesince; 20.04.2018 tarihli dilekçenin ve neticesinde alınan önlemlerin ve gerekli güvenlik önlemlerinin davacı tarafından bildirilen güvenlik görevlileri tarafından alınıp alınmadığının, bu kapsamda icra görevlilerinin sorumluluklarını yerine getirip getirmediğinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.