"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/342 E., 2022/442 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 432. maddesi uyarınca 15 günlük yasal süre içerisinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde Mahkemece bir karar verilebileceği gibi, Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Mahkeme tarafından verilen karar, davalı vekiline 03.12.2023 tarihinde tebliğ edilmiş; temyiz dilekçesi ise yasal süre geçirildikten sonra 09.02.2025 tarihinde verildiği anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının tarımsal sulama abonesi olduğu davalı şirketin kaçak elektrik kullandığından bahisle 30.06.2010 tarihinde 1.714,20 TL bedelli kaçak tahakkuku ile 29.870,90 TL bedelli kaçak ek tahakkuku, 16.08.2010 tarihinde ise 3.180,20 TL bedelli endekse esaslı ek tahakkuk olmak üzerek toplam 34.765,30 TL borç tahakkuk ettirdiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II.CEVAP
Davalı vekili; Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünce hazırlanan raporda, davalının sayaca müdahalede bulunduğunun tespit edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.05.2013 tarihli kararıyla; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının subut bulmayan davasının reddine karar verilmiş; karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Dairece verilen14.03.2019 tarihli ilamla; Mahkemece oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulundan davacının dava konusu faturalar nedeni ile ne miktarda davalıya borcu bulunmadığının kaçak elektrik bedelinin tutanağın düzenlendiği ve faturaların tahakkuk ettirildiği tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK kararı hükümlerine göre hesaplanarak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması ve alınacak raporda; davacının kaçak ek tahakkuka ve endekse esaslı ek tahakkuka ilişkin herhangi bir borcu bulunmadığının tespiti halinde, davalı tarafça kaçak tahakkuk faturasında talep edilen miktarın 1.714,00 TL olduğu nazara alınarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; kararın, davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
2. Bozmaya uyan Mahkemenin 27.02.2020 tarihli kararıyla; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın reddine karar verilmiş; karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3.Dairece verilen 07.12.2020 tarihli ilamla; Mahkemece; kaçak ve ek kaçak tüketim miktarının hesaplanması bakımından öncelikle davacının kaçak kullanım başlangıç tarihinin tespiti açısından, dosya arasında bulunmayan kaçak öncesi döneme ilişkin davacıya ait tüm tüketim ekstreleri dosya arasına alındıktan sonra öncekiler dışında 3 kişiden oluşan yeni bir bilirkişi heyetinden; kaçak tutanak tarihindeki Yönetmelik ile özellikle 622 sayılı Kurul Kararının (1/C-a) unsurlarını değerlendiren, kaçak kullanımın başladığı eş söyleyişle ihtilafsız dönemin sona erdiği tarihin saptanamaması halinde (1/C-b) bendine göre toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0,60 ile çarpımı sonucu bulunan diğer bağlantı gücü olarak esas alınarak kaçak ve ek tüketim bedelinin hesaplanması hususunda taraf ve Yargıtay denetimine uygun nitelikte ve davacının aşamalardaki itirazlarını da karşılar mahiyette rapor alınmak suretiyle hüküm tesisi gerektiği gerekçesiyle, kararın davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
4. Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketin dava konusu kaçak tahakkukundan dolayı 1.714,20 TL ve kaçak ek tahakkukundan dolayı 29.870,90 TL tutarlarındaki kaçak elektrik kullanımı nedeniyle alacak talebinde haklı olduğu, davacı Mehmet'in endeks esaslı tahakkuktan dolayı 3.180,20 TL miktar yönünde borçlu olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle; davacının davalı şirkete 3.180,20 TL bedelli endeks esaslı tahakkuk yönünden borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalı şirket müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını, tarımsal faaliyet yürüttüğünü, davalı tarafın müvekkiline haksız ve hukuka aykırı olarak borç çıkardığını, hükme esas alınan raporda, tahakkuka esas alınan süre tespitinin dayanakları gösterilmediği gibi alacağa dair hesap yapılmadığı, denetimine elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz ve itiraza uğrayan bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kaçak elektrik tüketildiği iddiasıyla tahakkuk ettirilen tutardan dolayı menfi tespit davasıdır.
Mahkemece; uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda, yine o ilamda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verildiği, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen ve karşı taraf yararına usuli kazanılmış hak durumunu oluşturan kısımlar hakkında yeniden inceleme yapılarak karar verilemeyeceği ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalının temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE,
2.Davacı vekili tarafından temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,
1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.