Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2059 E. 2025/1052 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İlamsız icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davalı idarenin su borcundan sorumlu olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 694 sayılı KHK ile 3533 sayılı Kanun'da yapılan değişiklik uyarınca, hakem sıfatıyla verilen kararlara karşı kanun yolunun istinaf yolu olduğu ve bu düzenlemenin dava tarihi itibariyle de uygulanacağı gözetilerek dosyanın görevli Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere iadesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Hakem Sıfatıyla)

SAYISI : 2020/214 E., 2022/263 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; 13658 nolu su abonesi olan davalı ... İl Özel İdaresine karşı Ağrı İcra Müdürlüğünün 2013/2788 E. sayılı dosyası ile toplam 180.000,00 TL'lik su borcu için düzenlenmiş olan 19.09.2013 tarihli faturaya istinaden ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davaya konu fatura borcundan ayrı tüzel kişiliği haiz olan Köylere Hizmet Götürme Birliğinin sorumlu olduğunu, takibe dayanak faturada fatura bedelinin Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından ödeneceğinin düzenlenmesine rağmen kullanıcı olarak çeşitli köy isimlerinin yer aldığını, köylerin bağımsız tüzel kişiliğinin olmasının yanı sıra su faturasına konu edilen birden fazla su sayacının hangi kullanım alanı kapsamında kaldığının belli olmadığını, söz konusu kullanımların sayaçlı olup olmadığı ve abone sözleşmesi yapılıp yapılmadığının anlaşılamadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte tahakkuk edilen miktarın yüksek olmakla birlikte zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 10.04.2015 tarihli kararıyla; Ağrı Belediyesi ile ... ve Merkez Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığınca Ağrı Merkez ilçeye bağlı Yazılı, Eliaçık ve Çukuralan köylerinin Yazıcı Barajı Arıtma Tesisi içme suyundan faydalandırılmaları yönünde imzalanan protokolde, Ağrı Merkez ilçeye bağlı Yazılı, Eliaçık ve Çukuralan köylerinin içme sularının karşılanmasının kararlaştırıldığı, itirazın iptaline konu faturaların protokol dışında kalan köylerin kullanımlarına ilişkin olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Dairece verilen 25.09.2018 tarihli ilamla; davalı tarafın fiili kullanıcı olarak dava konusu su bedelinden sorumlu tutulup tutulamayacağı hususu araştırıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde hüküm kurulduğu gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuş, Dairece verilen 21.10.2019 tarihli ilamla; Mahkemece, 3533 Sayılı Kanun'un 1. maddesi uyarınca uyuşmazlığın hakem sıfatı ile çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle; karar düzeltme talebinin kabulüne, kararın bozulmasına karar verilmiştir

Görevsizlik kararı üzerine Hakem sıfatıyla davaya bakan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında imzalanan protokole göre Ağrı ili Merkez ilçesine bağlı Yazılı, Eliaçık ve Çukuralan köylerinin içme suyu ihtiyaçlarının Yazıcı Barajı Arıtma Tesisi içme suyundan faydalandırılması hususun ön görüldüğü, ancak incelenen faturalarda söz konusu köylerin yer almadığı, Köylere Hizmet Götürme Birliğinin tüzel kişiliği olan bir kamu kuruluşu olduğu, anlaşma dışındaki köylerin su borcu için davalı kuruma başvurulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; Mahkemece bozma ilamında değinilen hususlar araştırılmadan karar verildiğini, alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, davalı Kurumun talebi üzerine protokol dışı köylere su verildiğine ilişkin beyanlarının araştırılmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, hakem sıfatıyla görülen itirazın iptali istemine ilişkindir.

1. 25.08.2017 tarihli ve 30165 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 17 nci maddesi ile 3533 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi; "2 nci madde kapsamında verilen kararlar hariç olmak üzere hakem kararlarına karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde 12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi yapacağı inceleme sonucunda; a) Hakem kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu kanaatine varırsa, başvurunun reddine, b) Hakem kararının usul veya esas yönünden hukuka aykırı olduğu kanaatine varırsa gerekirse duruşma açarak yapılacak yargılama sonucunda yeniden esas hakkında, kesin olarak karar verir. İstinaf kanun yoluna başvurulması hakem kararının icrasını kendiliğinden durdurur" şeklinde değiştirilmiş olup, yine aynı KHK’nın müteakip 18. maddesi ile 3533 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 4 üncü maddede ise “6 ncı maddede yapılan değişiklik hükümleri, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle itiraz aşaması tamamlanmamış olanlar dahil olmak üzere hakemde görülmekte olan davalarda da uygulanır” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.

2. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler gereğince, 694 sayılı KHK ile 3533 sayılı Kanun'da yapılan değişiklikle, 3533 sayılı Kanun uyarınca Hakem sıfatıyla verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvuru yolunun açıldığı ve kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle itiraz aşaması tamamlanmamış olanlar dahil olmak üzere hakemde görülmekte olan davalarda da uygulanacağı nazara alındığında, temyiz dilekçesinin sunulduğu tarihte dilekçenin itiraz niteliğinde olduğu ve itiraz aşamasının geçmediği anlaşılmakla dava konusu kararın kanun yolu denetiminde görevli mercinin Bölge Adliye Mahkemeleri olduğuna karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere işlemsiz olarak İlk Derece Mahkemesine İADESİNE,24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.