Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2062 E. 2025/211 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı vekilinin hükümsüzlük talebiyle açtığı davanın temyiz incelemesine konu miktarın kesinlik sınırının altında kalıp kalmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin temyiz ettiği miktarın, Yargıtay’ın karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması ve davalı vekilinin katılma yoluyla yaptığı temyiz isteminin de davacı vekilinin temyiz istemine bağlı olması gözetilerek her iki temyiz isteminin de reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 57. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/3940 E., 2024/382 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2022/1075 E., 2023/931 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ile katılma yoluyla ve duruşma istemli olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyize konu edilen kararda dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu anlaşılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davalı vekilinin duruşma isteğinin reddi ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacı vekilinin temyiz talepleri yönününden yapılan incelemede; dosya içeriğine göre, davacı yönünden reddedilen ve temyize konu edilen miktar (taraflar arasında revizyon ile son olarak akdedilen ve davacı tarafça hükümsüzlüğünün tespiti istenilen dava konusu sözleşme bedeli 350.000,00 TL olup), Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Davalı vekilinin temyiz talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; davalı vekili kararı karşı tarafın temyiz dilekçesine verdiği cevapla birlikte (katılma yoluyla) temyiz etmiştir.

Katılma yoluyla temyiz hakkı, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlı bir hak olup, karşı tarafın asıl temyiz dilekçesinin normal temyiz süresi içerisinde ve kendisi yönünden temyizi kabil bir karara karşı verilmiş olması koşulu ile sınırlandırılmıştır.

Karşı tarafın (davacı vekilinin) temyiz istemi, yukarıda belirtildiği üzere (miktar itibariyle) reddedilmiş olmakla, davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin de karşı tarafın temyizine bağlı olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin ise karşı tarafın temyiz istemine bağlı olması nedeni ile REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde temyiz eden davalıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.