"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/488 E., 2022/809 K.
Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davacılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacı ...'ya 2012 yılında davalı hastanede diğer davalı doktor tarafından fıtık ameliyatı yapıldığını, ameliyat sonrası davacının taburcu olduğunu ancak aradan geçen zamanda iyileşme gözlemlenmediği gibi ağrılarının şiddetlendiğini ve yürüyemez hale geldiğini, başka bir hastaneye başvurduklarında ilk ameliyat sırasında takılan vidaların çıkarıldığını, yapılan ameliyatın tıp kurallarına uygun olmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.250,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; müvekillerinin kusuru olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 12.06.2014 tarihli ve 2012/414 E., 2014/154 K. sayılı kararıyla; davacı ...'ya yapılan tıbbi operasyon ve sonraki kontrollerin tıp kurallarına uygun olduğu, operasyon sonrasında gelişen enstrüman ve vida gevşemesinin her türlü özene rağmen oluşabilen herhangi bir tıbbi ihmal ve kusura izafe edilmeyen komplikasyon olarak nitelendirildiği, davalı hekimin kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili ve davalı hastane vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi'nin 13.02.2019 tarihli ve 2018/3790 E., 2019/1744 K. sayılı ilamıyla; yetersiz bilirkişi raporu ile hüküm tesis edildiği, davacının dava dışı hastanede geçirdiği ikinci ameliyat sırasında düzenlenen epikriz raporunda hastada gelişen ağrıların enstrüman yetersizliğinden kaynaklandığının belirtildiği, Mahkemece, davacıların iddiaları ve itirazlarını karşılar şekilde, üniversite öğretim üyelerinden oluşturulacak, konusunda uzman, akademik kariyere sahip olan yeni bir bilirkişi kurulundan, denetimine elverişli bir rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesis edildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamında işaret edilen hususlar doğrultusunda, yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alındığı, bilirkişi raporunda, yapılan ameliyatın tıp bilimine ve literatüre uygun olduğu, hastanın ikinci ameliyatında cerrahın ameliyat bölgesinin açtıktan sonra vidalardaki oynamanın tespiti sonucu vidaları çıkarmasının bir tıbbi gereklilik olduğu, vidalarda oynama (füzyonun veya kaynamanın gelişmemesi) durumunun birinci ameliyatta alınan tüm önlemlere karşı gelişebilecek bir durum olduğu, bu durumun bir komplikasyon olduğu, her tür özene rağmen görülebileceği, uygulanan yöntemin güncel tıp literatürüne uygun olduğunun belirtildiği, alınan raporun denetime elverişli kabul edilerek hükme esas alındığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 16.01.2024 tarihli ve 2023/2350 E., 2024/188 K. sayılı ilamıyla; temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, bozmaya uyularak İstanbul Üniversitesi öğretim üyelerinden alınan bilirkişi raporunda, uygulanan yöntemin güncel tıp literatürüne uygun olduğunun belirtildiği, alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacılar vekili; davalı hekimin yaptığı tedavinin hastalığa uygun bir tedavi olmadığını, doktorun, müvekkillerine operasyonun olası sonuçları hakkında yeterli aydınlatıcı bilgi vermediğini, oluşabilecek komplikasyonlar hakkında aydınlatmadığı gibi en geç 15 gün içinde iyileşip ayağa kalkacağı konusunda kendisine sözlü güvence verildiğini, hizmetin kusurlu olduğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 502 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
Somut uyuşmazlıkta, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve özellikle Mahkemece bozma ilamı uyarınca Üniversitelerin ana bilim dallarında çalışan konusunda uzman bilirkişi heyetinden alınan raporda, davalı doktorun davacı ...'ya yaptığı ameliyat ve sonrasında yaptığı muayeneler ve istediği tetkiklerin tıp literatürüne uygun olduğu, hastaya uygulanan tek taraflı vida takılma işleminin yanlış bir yöntem olmadığının belirtildiği, dosya içerisinde onam formunun yer aldığı ve dava dilekçesinde yer alan iddialar da dikkate alınarak davacılar vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin karar düzeltme talebinin REDDİNE,
Hükmü temyiz eden davacıların adli müzaheret kararı almış olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Aşağıda yazılı para cezasının karar düzeltme isteyenlere yükletilmesine,
10.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.