"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı iflas idaresi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Mahkemece 08.09.2023 tarihli ek karar ile davalı vekilinin 09.06.2023 tarihli temyiz başvurusunun süreden reddine karar verilmiştir.
Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Dosya içeriğine göre, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiş ise de; gerekçeli kararın, müflis davalının iflas idaresi tarafından yetkilendirilen vekiline 05.06.2023 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle 09.06.2023 tarihinde yapılan temyiz başvurusunun süresinde olduğu anlaşılmakla; 08.09.2023 tarihli ek kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı iflas idaresi vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında İnegöl Alışveriş Merkezinde yer alan 115 m² büyüklüğündeki 1072 nolu bağımsız bölümün kiralanması hususunda 08.04.2011 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin kira sözleşmesini Beşiktaş 19. Noterliğinin 04.12.2012 tarihli ve 24131 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız olarak feshettiğini, davalı şirketin kira sözleşmesini feshettiğini bildirmesine rağmen 06.11.2013 tarihine kadar kiralananda fiilen ticari faaliyetine devam ettiğini ve fesih gerekçesinde ''..sözleşmede mevcut birtakım hususlar şirketinizce yerine getirilmediği için.. '' şeklinde soyut, hukuki dayanaktan yoksun beyanlarda bulunduğunu, sözleşmenin 30. maddesi gereğince haksız fesih halinde cezai şart ödenmesinin kararlaştırıldığını, cezai şartın tahsili için başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, takibin devamını, müvekkili lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; yetkili mahkemenin Küçükçekmece mahkemeleri olduğunu, davacı kira sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklarını Burgan Finansal Kiralama A.Ş.ne temlik etmiş olduğundan huzurdaki davada taraf ehliyeti olmadığını, davacı tarafın kira sözleşmesini haksız olarak feshettiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, sözleşmede mevcut bir takım hususları davacı şirket tarafından yerine getirilmediğinden AVM'nin yeterince müşteri potansiyeline ulaşamadığını, bu durumun davalı şirketin ticari faaliyetini sürdürmesine engel oluşturduğunu, davalının yıllık cirosunun beklentisini karşılamaması bir tarafa su ve elektrik giderlerini dahi karşılayacak bir ciroya ulaşmadığını, sürekli zarar ettiğinden şubeyi kapatmak istediğini davacıya bildirdiğini, davalının kira sözleşmesini 2012 yılında haklı nedenle feshettiğini ancak davacının isteği üzerine 2013 yılında imzalanan tadil sözleşmeleri ile devam etmek zorunda kaldığını, en son 04.10.2013 tarihli fesih ihtarı ile 31.12.2013 tarihinden geçerli olmak üzere sözleşmeyi feshettiğini ve taşınmazı davacıya 27.11.2013 tarihinde teslim ettiğini, fesih haksız olarak değerlendirilse bile yıllık kira bedelinin cezai şart olarak talebinin fahiş olduğunu, en fazla 3 aylık kira bedeline hükmedilebileceğini savunarak, davanın reddini ve müvekkili lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 24.06.2015 tarihli ve 2014/876 E., 2015/907 K. sayılı kararla; taraflar arasındaki kira sözleşmesinde, kiracının yeterli cirosal performans gösterememesini kiraya verene karşı ileri süremeyeceği hususunun kararlaştırıldığı, yine sözleşme ile İnegöl Mahkemelerinin yetkili kılındığı, sözleşmenin 30. maddesinde sözleşmeye aykırılık halinde 1 yıllık asgari kira bedelinin cezai şart olarak öngörüldüğü, buna göre hükmedilecek cezai şart bedelinin 104.664,00 TL olduğu, tarafların tacir olması nedeniyle davacı ve davalı şirketin vergi kayıtları ve mali durum raporları değerlendirilerek cezai şartta indirime gidilmesinin uygun olmadığı gerekçesiyle; davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit olduğundan asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece verilen 05.04.2017 tarihli ve 2017/3489 E., 2017/4725 K. sayılı ilamla; davalı vekilinin sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, hükmedilen cezai şart alacağının likit olmadığı, bu nedenle icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketin 30.11.2018 tarihi itibariyle iflasına karar verildiği, Bakırköy 1. İflas Müdürlüğünün 2018/41 E. sayılı dosyası ile iflas idaresinin kurulduğu, akabinde müflis şirketin iflas kararının 27.10.2020 tarihinde kesinleştiği ve ikinci alacaklılar toplantısının 01.03.2021 tarihinde yapılmış olduğu, ilgili toplantıda davacının açmış olduğu kira alacağı davası ile ilgili herhangi bir karar verilmediği, bu nedenle davacının davasına iflas masasına kayıt kabul davası olarak devam edilerek davanın iflas masasına yönlendirildiği, neticede uyulan bozma ilamı gereği işlem yapılarak müflis Dogati Gıda Turizm Pazarlama Tic. Ltd. Şti.ne, Bakırköy 1. İflas Dairesinin 2018/41 E. sayılı iflas dosyasında oluşturulan iflas masasının 104.664,00 TL'nin 30.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı iflas idaresi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı iflas idaresi vekili; 09.06.2023 tarihli temyiz dilekçesinde, müflis şirketin kira sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin kabulü halinde ise cezai şartın fahiş kabul edilmesi gerektiğini, yine cezai şart belirlenirken müflis şirket ile davacı taraf arasında akdedilen 09.05.2013 tarihli tadil sözleşmesi ile aylık kira bedeli için USD kuru 1,50 TL olarak sabitlenmesi sebebiyle bu miktar üzerinden hesaplanması gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiş, süresinden sonra verdiği 13.10.2023 tarihli temyiz dilekçesinde ise; Mahkemece maktu vekalet ücreti yerine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu bildirmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kira sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.
3. Değerlendirme
Mahkemece bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verildiği, bozmanın dışında kalarak kesinleşmiş olan kısımlar hakkında yeniden inceleme yapılarak karar verilemeyeceği, ayrıca kamu düzeninden olmayan hususlarla ilgili süresinden sonra sunulan temyiz dilekçesi ile ileri sürülen sebeplerin dikkate alınamayacağı anlaşılmakla, davalının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Mahkemenin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin 08.09.2023 tarihli ek kararının KALDIRILMASINA,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,12.06.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.