"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1 E., 2024/1049 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2019/517 E., 2022/463 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı Bankadan 06.11.2009 tarihinde konut kredisi kullandığını, Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarihli kararı ile 12 Bankanın 21 Ağustos 2007 ile 22 Eylül 2011 tarihleri arasında kartel oluşturduğunu tespit ettiğini, bu Bankaların kartel oluşturarak faiz oranlarını birlikte belirlemesi nedeniyle serbest piyasa koşullarının bozulduğunu ve Banka müşterilerinin mağdur edildiğini, davalı Bankanın faiz karteli uygulamak suretiyle müvekkiline zarar verdiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla davalının verdiği zararın 3 katı tutarındaki tazminata dair 1.000,00 TL'nin zarar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; zamanaşımından davanın reddi gerektiğini, İdare Mahkemesinde dava açıldığını, Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un 57. ve 58. maddelerinde öngörülen tazminat şartlarının gerçekleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava reddedildiğinden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına ve davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan ...Ü.T. gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Antalya 3. Tüketici Mahkemesinin 12.10.2022 tarihli ve 2019/517 E., 2022/463 K. sayılı kararının düzeltilerek esas hakkında yeniden karar verilmesine, davanın reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava açıldığı sırada Rekabet Kurulu kararının olduğunu, müvekkilinin dava açıldığı sırada haklı olduğunu, aleyhine vekalet ücretine karar verilmemesi gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davacı tarafın davalı Bankadan kullandığı krediye uygulanan kartel faizi nedeniyle zarara uğradığı iddiasıyla 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun gereğince zararının 3 katı tutarında tazminat istemine ilişkindir.
Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarihli ve 13-13/198-100 sayılı kararının iptaline ilişkin Ankara 2. İdare Mahkemesince açılan davada davanın reddine karar verilmiş, karar düzeltme aşamasında Danıştay 13. Dairesinin kararı ile bozulması üzerine Ankara 2. İdare Mahkemesinin 19.07.2019 tarihli ve 2019/1095 E., 2019/1459 K. sayılı "Israr-Ret" kararı Danıştay İdari Dava Daireleri 31.05.2021 tarihli ve 2019/2752 E., 2021/1113 K. sayılı kararı ile bozulmuş ve karar düzeltme talebi de 24.02.2022 tarihinde reddedilmiştir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davacının dayanak yaptığı Rekabet Kurulu Kararının yukarıda belirtildiği üzere İdare Mahkemesince iptaline karar verildiği, böylece Kurul kararının hukuka aykırı olduğunun idari yargı kararı ile tesbit edilmiş olduğu ve davacı ile yapılan kredi sözleşmesi kapsamında rekabetin ihlal edilmediği anlaşıldığı gibi davacının uğradığını ileri sürdüğü zararı ve zarar miktarını ispatlayamadığı, kesinleşmiş kurul kararı olmadan davanın açıldığı ve davanın reddi ile davalı lehine vekalet ücretine hükmedileceğinin anlaşılmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.