"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2014/267 E., 2016/41 K.
Davacı ... ve yasal danışmanı tarafından birlikte sunulan 14.12.2023 tarihli dilekçe ile yargılamanın iadesi talebinde bulunulması üzerine, Mahkemece 25.03.2024 tarihli ek karar ile talebin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece verilen ek karar, yargılamanın iadesini talep eden vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı asıl ve yasal danışmanı tarafından birlikte sunulan 14.12.2023 tarihli dilekçeyle; taraflar arasında görülen ve karara bağlanan dava hakkında kanunda öngörülen sebeplerin gerçekleştiği ileri sürülerek, yargılamanın iadesi talep edilmiştir.
II. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 25.03.2024 tarihli ek kararla; yargılamanın iadesi talebinde bulunan tarafın iddiası ile ilgili kesinleşen dosyada değerlendirme yapıldığı, verilen kararın Yargıtaydan onanarak kesinleştiği, iddia edilen hususların yargılamanın iadesini gerektiren sebeplerden olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
III. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, yargılamanın iadesi talebinde bulunan vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz sebepleri
Yargılamanın iadesini talep eden vekili; yargılamanın iadesi koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 374 vd maddeleri,
2. Dairemizin emsal niteliğindeki 18.06.2019 tarihli ve 2019/368 E., 2019/5537 K. sayılı ilamı.
3. Değerlendirme
1.Bilindiği üzere, 6100 sayılı Kanun'un 374 vd maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi talebi, ayrı bir dava olarak açılır ve incelenir. Başka bir deyişle; dava, yargılamanın iadesi istenilen davanın devamı niteliğinde değildir.
2. Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 10 uncu maddesi; "İadei muhakemenin kabulü üzerine cereyan edecek davalar, yeni davalar gibi harca tabidir. İadei muhakeme talebinde bulunan neticede haklı çıkarsa evvelce alınan harç mahsup edilir." hükmünü içermektedir. Açıklanan bu madde hükmüne göre, yargılamanın iadesi davalarından başvurma harcı ile (davanın konusunun belli bir değeri içerip içermemesine göre) peşin karar ve ilam harcı alınmalıdır.
3. Açıklanan yasal düzenlemeler ve ilkeler çerçevesinde somut olay incelendiğinde; yargılamanın iadesi talebinin, kesinleşen dava dosyasına sadece başvuru harcı yatırılarak verilen bir dilekçe ile yapıldığı, Mahkemece peşin alınması gereken nispi karar ve ilam harcı tamamlatılmadığı gibi dilekçe yeni bir esasa kayıt edilmeden aynı dosya üzerinden tesis edilen 25.03.2024 tarihli ek kararla davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
4. Buna göre, Mahkemece; öncelikle yargılamanın iadesini isteyen taraftan, davanın konusunun belli bir değer olduğu gözetilerek peşin nispi karar ve ilam harcının alınması, sonrasında ise davanın yeni bir esasa kaydedilmesi ve işin esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yasal gereklilikler yerine getirilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
5. Bozma sebebine göre, yargılamanın iadesini isteyen tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Mahkeme ek kararının 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi gereğince yargılamanın iadesini talep eden taraf yararına usulden BOZULMASINA,
2. Bozma sebebine göre, yargılamanın iadesini isteyen tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde temyiz edene iadesine,
09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.