"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/235 E., 2023/2252 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/66 E., 2021/710 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı ile 01.03.2016 tarihinde imzalanan kira sözleşmesi ile dava konusu iş yerinin müvekkili tarafından beş yıllığına kiralandığını, akabinde aynı yıl içinde kiralananın davalının da bilgisi dahilinde dava dışı üçüncü kişiye devredildiğini, bahse konu iş yerinin kira bedellerinin de devralan şahıs tarafından ödendiğini, müvekkili şirketin 2016 yılında iş yerini devrederek taşınmazı tahliye ettikten sonra, müvekkili ile davalı arasında hukuki bir ilişki kalmamasına karşın, davalının sözleşmeyi müvekkili şirkete iade etmediğini, ayrıca müvekkili şirket aleyhine tahliye kararı verildiğini, müvekkilinin bir başkasına teslim edip tahliye ettiği taşınmaza ait kira bedellerinden sorumlu bulunmadığını ileri sürerek; öncelikle müvekkili aleyhinde başlatılan icra takibinin durdurulmasını ve müvekkilinin sözleşmeye konu iş yerinde kiracı olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; kiracılık ilişkisinin devredildiği belirtilen şahsın kira sözleşmesinin kefili olduğunu, bu nedenle ödenmeyen bedellerin sözleşmenin kefili tarafından ödendiğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin (3.) maddesinde kira ilişkisinin devrinin yasaklandığını, devir olması halinde bu hususun yazılı muvafakat şartına bağlandığını, ancak böyle bir muvafakatin söz konusu olmadığını, kira ilişkisinin halen ayakta olduğunu, hatta taşınmaza ilişkin abonelik bilgilerinin sorgulanmasında kiralananın davacı tarafa ait olduğunun açıkça ortaya çıkacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında imzalandığı belirtilen kira sözleşmesi incelendiğinde, kiracının, kiralananını kısmen veya tamamen 3. kişilere ancak kiraya verenin yazılı muvafakatı ile devir edebileceği, kiraya verenin haklı bir neden olmaksızın devire karşı çıkamayacağı hususlarının kararlaştırılmış olduğu, davacı tarafça söz konusu devire ilişkin kiraya verenin yazılı muvafakatının alındığına ilişkin herhangi bir belge ve delil sunulmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava konusunun kullanma hakkının devrine ilişkin olup bu konuda Kanunda açık bir düzenleme bulunmadığını, Mahkemece devir ile birlikte kiraya veren ile kullanma hakkını devralan arasında doğrudan sözleşme ilişkisi meydana geleceği hususunun göz ardı edildiğini, devir ile birlikte yasa gereği kiraya verene karşı sorumluluğunun kalmadığını, ayrıca davalı tarafça devir hususunun bilinmekte olduğunu, sunulan delillerin Mahkemece değerlendirilmediğini, müvekkili şirketin adresi ile davaya konu kira sözleşmesinde belirtilen adresin farklı olduğunu, müvekkilinin hiç oturmamış olduğu, bir başkasına teslim edip tahliye ettiği bir yerin kira bedellerinden sorumlu tutulmasının haksız ve hukuki mesnetten uzak olduğunu, davalının kötüniyetli olup verilen kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kiracılık ilişkisinin devri nedeniyle menfi tespit ve kiracı olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye ve dava konusu taşınmazın davalı tarafça 01.03.2016 tarihinde 5 yıllığına davacı şirkete kiralanmış olduğu, sözleşmesinin (3.) maddesinde "Kiracı, kiralananı kısmen veya tamamen üçüncü kişilere devredemez, ancak kiraya verenin yazılı muvafakati ile devredebilir. Kiraya veren haklı bir neden olmaksızın devre karşı çıkamaz" hükmü düzenlenmiş olup, gerek 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 322 ve 323. maddeleri, gerekse kira sözleşmesinin (3.) maddesi uyarınca davacı tarafça davalı kiraya verenin yazılı muvafakati alınmak suretiyle kiralananın üçüncü kişiye devredilmiş olduğu hususunun ispatlanamadığı, bu sebeple taraflar arasında yapılmış olan kira sözleşmesinin ayakta olduğu ve davacının halen kiracı sıfatını taşıdığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.