Logo

3. Hukuk Dairesi2021/2655 E. 2021/11909 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: TMSF'ye devredilen banka alacağına ilişkin kefillere karşı açılan itirazın iptali davasında, asıl borçluya başvurulmadan kefillere karşı takip yapılıp yapılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kefillere karşı takip yapılmadan önce asıl borçluya başvurulması gerektiği ve ayrıca davacının harçtan muaf olması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, TMSF'ye devir edilen Yaşarbank A.Ş.'nin Kayseri şubesi ile davalılar arasında imzalanan Tüketici Kredisi sözleşmesi gereğince kullandırılan krediden doğan borcun gönderilen ihtarnameye rağmen ödenmediğini, temlik alınan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalıların itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.

Davalı ..., davanın reddini dilemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin bozma kararından sonra banka ile dava dışı Muhittin Karakaya arasında imzalanan konut kredi sözleşmesine davalıların kefil olduğu, davacının asıl borçlu ile birlikte aynı anda kefiller aleyhine icra takibi başlattığı, 4077 sayılı Kanun’un 10. maddesi gereğince asıl borçluya başvurup takip semeresiz kalmadıkça kefillerden borcun ifasının istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Davacı ...Ş., 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140. ve143/5. maddesi gereğince her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olması gerekirken, harç alınmasına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

3-Davacı tarafından icra takibi, davadışı asıl borçlu ve davalı kefiller hakkında başlatılmıştır. Davalı kefiller takibe itiraz ettiklerinden davacı tarafından haklarında itirazın iptali davası açılmış olup, asıl borçlu takip edilmeden kefillerin takip edilmeyeceği gerekçesiyle davanın redine karar verilmiştir. Sadece davalı kefiller hakkında hüküm kurulması gerekirken, icra takibinin asıl borçluyu da kapsayacak şekilde tümden iptal edilmesi usul ve yasaya aykırırdır.

Ne var ki, 2. ve 3. bentteki yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.

SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının hüküm bölümünün 3 nolu bendinin hükümden çıkarılarak yerine aynen, “Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına” cümlesinin yazılmasına, 3. bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının hüküm bölümünün 2 nolu bendinin hükümden çıkarılarak yerine aynen "Adana 11. İcra Müdürlüğünün 2011/5432 esas sayılı dosyasında başlatılan takibin davalı kefiller yönünden iptaline" cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.