Logo

3. Hukuk Dairesi2021/8088 E. 2021/12906 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Elektrik aboneliğinden kaynaklanan borç için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasında, davacı kurumun elektriği kesmeyerek zararın artmasına sebep olup olmadığı ve uygulanacak faiz türü.

Gerekçe ve Sonuç: Abonelik sözleşmesinde 6183 sayılı Kanun'da belirtilen gecikme zammı oranının uygulanacağına dair hüküm bulunmadığından, yasal faiz üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, gecikme zammı üzerinden hesaplama yapılarak hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalı borçlunun ... nolu tarımsal sulama elektrik abonesi olduğunu, bu abonelikten kullanılan ve ödenmeyen elektrik bedelleri için dava dışı ... ile davalı aleyhine takip başlattığını, fakat davalı borçlunun borçtan kendisinin sorumlu olmadığını, elektriğin dava dışı Tuncay tarafından kullanıldığını belirterek borca itiraz ettiğini, davalının abone olması sebebiyle borçtan sorumlu olduğunu ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

Davalı; fiili kullanıcı olmadığını ve davacı ... şirketinin elektrik faturası ödenmediği halde elektriği kesmeyerek zararın artmasına sebep olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece; icra dosyasındaki alacak toplamı üzerinden %20 müterafık kusur indirimi yapılarak davanın kısmen kabulü ile takibe yapılan itirazın 76.060,62TL'lik kısım yönünden iptaline, asıl alacak tutarı 61.007,54TL üzerinden %20 oranında (12.201,50TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairece verilen 27/11/2019 tarihli ve 2019/2630 E. 2019/9433 K.sayılı kararla; davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları reddedilerek, davacının elektriği kesmemesi sebebi ile müterafık kusurlu olduğu ancak kusur indiriminin normal tüketim borcundan değil sadece işlemiş faiz ya da gecikme zammı üzerinden yapılabileceği, bu sebeple yönetmelik hükümlerine göre elektriğin kesilmesi gereken tarihe kadar olan borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davacı için gecikme zammından indirim sağlayacağı nazara alınarak rapor alınmak suretiyle bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.

Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile takibe konu edilen 62.282,27TL asıl alacak, 29.880,63TL gecikme zammı, 5.378,51TL KDV olmak üzere toplam 97.541,41TL alacaktan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi uyarınca işlemiş faizden %25 oranında mütefarik kusur indirimi yapılarak 88.726,62TL’lik

kısım yönünden itirazın iptali ile takibin devamına, alacak likit olduğundan asıl alacak tutarı olan 62.282,27TL üzerinden %20 oranında (12.456,454TL) icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin tüm temyiz sebeplerinin incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Mahkemece bozma sonrası elektrik - elektronik mühendisinden alınan 22/10/2020 tarihli raporda, asıl alacak tutarına hem gecikme zammı hem de yasal faiz üzerinden olacak şekilde iki ayrı hesaplama yapılmış, mahkeme tarafından gecikme zammı üzerinden yapılan kusur indirimli hesap doğrultusunda belirlenen 88.726,62TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ve Dairemizin kararlılık kazanmış içtihatlarına göre; abonelik sözleşmesinden kaynaklı ödemelerde gecikme olması halinde, 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, sözleşmede gecikme zammı uygulanacağına dair açık ve anlaşılır bir ifadeye yer verilmesi gerekir. Abonelik (elektrik, su, atık su ve doğalgaz) sözleşmesinde, 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammı oranının uygulanacağına yönelik bir hüküm yoksa, normal tüketim bedeline abonenin sıfatına göre (mesken ise yasal faiz, ticarî ise ticarî faiz, diğer aboneler için yasal faiz) faiz uygulanacaktır.

Hal böyle olunca; davaya konu edilen aboneliğe ilişkin sözleşmede 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammının istenebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gözetilerek, bilirkişi tarafından yasal faiz esas alınarak yapılan hesaplama sonucu belirlenmiş olan 78.223TL üzerinden takibin devamına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 1.455,90 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu davalı yönünden açık, davacı yönünden kapalı olmak üzere, 13/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.