Logo

3. Hukuk Dairesi2022/6320 E. 2022/9543 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Enerji nakil hattı nedeniyle meydana gelen ölüm olayında, davalı şirketin kusur oranının belirlenmesine ve tazminat sorumluluğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yüksek gerilim hattı ile olayın meydana geldiği inşaat arasındaki mesafenin yönetmeliğe uygun olup olmadığının tespiti için, inşaatın ruhsat durumunun ve imar kurallarına uygunluğunun araştırılmadan ve ceza dosyası beklenmeden hüküm kurulmasının eksik inceleme olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde birleştirilerek görülen tazminat davalarında asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacılar vekili asıl dava dilekçesinde; davacıların desteği ...'un 12/05/2017 tarihinde çalışmak için gittiği, Şanlıurfa İli, ... İlçesi, ... Mahallesi ... Caddesi, No:... adresinde bulunan binanın 3. katının önünden paralel geçen Dedaş’a ait iletken tellerin yasal uzaklıkta olmaması nedeniyle elektrik akımına kapılarak vefat ettiğini, olayla ilgili Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/15777 soruşturma numarasına kayıtlı soruşturma başlatıldığını, tazmin borcu doğuran eylemin davalı şirketin hizmet kusuru ve haksız fiili sebebiyle meydana geldiğini, ...'un desteğinden yoksun kalan davacıların her biri için 250'şer TL olmak üzere toplam 750 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini, birleşen dava dilekçesinde de; hayatını kaybeden ...'un kardeşleri ..., ..., ..., ..., ... ve müteveffanın anne ve babası ... ve ...'un her biri için 50'şer TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini, müteveffanın; kızı ... lehine 30.000 TL, oğlu ... lehine 30.000 TL, eşi ... lehine 60.000 TL, kardeşleri, ... ..., ..., ..., ...'un her biri için 15.000 TL, müteveffanın anne ve babası ... ve ...'un her biri için 30.000 TL olmak üzere toplam 225.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

Davalı; asıl ve birleşen davaların reddini dilemiştir.

İlk derece mahkemesince; olayın 12/05/2017 tarihinde meydana gelmiş olması nedeniyle zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, elektrik mühendislerinden oluşan üç kişilik heyetten alınan bilirkişi raporunda yüksek gerilim hattı ile olayın gerçekleştiği inşaat duvarı arası yatay mesafenin elektrik kuvvetli akım tesisleri yönetmeliğine uygun olmaması nedeniyle gerçekleşen kazada davacıların murisi ...'un %20 oranında tali olarak kusurlu olduğu, davalı Dedaş kurumunun %80 oranında asli olarak kusurlu olduğu yönünde görüş bildirmeleri nedeniyle asıl davanın kabulüne; davacı ... lehine 228.556,37 TL, davacı ... lehine 43.734,38 TL davacı ... lehine 49.499,58 TL olmak üzere toplam 321.790,33 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak kendi adına asaleten çocukları adına velayeten davacı ...'a verilmesine, Birleşen Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/259 E. sayılı davasının kısmen kabulüne; davacı ..., ..., ..., .... lehine maddi tazminat talebinin reddine, davacı ... lehine 55.047,70 TL, davacı ... lehine 59.108,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, ... lehine, 35.000 TL, ... lehine 15.000 TL, ... lehine 15.000 TL olmak üzere toplam 65.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak kendi adına asaleten çocukları adına velayeten davacı ...'a verilmesine, ... lehine 15.000 TL, ... lehine 15.000 TL, ...lehine 4.000 TL, ... lehine 4.000 TL olmak üzere toplam 38.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak kendi adına asaleten çocukları adına velayeten davacı ... ve ...'a verilmesine, ... lehine 4.000 TL, ... lehine 4.000 TL, ... lehine 4.000 TL olmak üzere toplam 12.000 TL tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge adliye mahkemesince; taraf vekillerinin istinaf talebinin reddine dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiştir.

Uyuşmazlık; enerji nakil hattı sahibi bulunan davalının tehlike arzeden bu yapı eserinin fena yapılmasından, bakım ve işletmenin eksiklerinden, 6098 sayılı TBK'nun 69. maddesi uyarınca kusursuz sorumluluğundan kaynaklanmaktadır.

Somut olayda; mahkemece alınan kusur raporunda, yüksek gerilim hattı ile olayın gerçekleştiği inşaat duvarı arası yatay mesafenin elektrik kuvvetli akım tesisleri yönetmeliğine uygun olmadığı gerekçesiyle davalının %80 kusurlu olduğu kanaatine varılmışsa da, belediyeye yazılan müzekkere cevabından müteveffanın olay tarihinde çalıştığı inşaatın yapı ruhsatı, izin belgesi ve yapı kullanma izni olmadığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca gerilim hattı ile olayın gerçekleştiği inşaat arası yatay mesafenin davalıdan kaynaklı mı, yoksa müteveffanın çalıştığı yapının sahibinden mi kaynaklı olarak yönetmeliğe aykırı olduğu tespit edilmeden eksik inceleme ile davalının kusurlu bulunması hatalı olmuştur. Ayrıca hukuk hakimi TBK'nın 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı değilse de mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlıdır. Bu nedenle mahkemece; Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/15777 numaralı soruşturma dosyasının sonuçlanması beklenerek ve yüksek gerilim hattının kurulduğu ve olayın gerçekleştiği yerdeki yapının ne zaman yapıldığı, kaza tarihinde müteveffanın çalıştığı yapının imar kurallarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı mahkemece araştırılmak suretiyle alınacak bilirkişi raporunda ...'un çalıştığı inşaatın sahibinin de kusurunun bulunup bulunmadığı tartışıldıktan sonra, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK'nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.

2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına.

SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371 inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının taraflar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 14/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.