"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı BEDAŞ vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı BEDAŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; inşa edeceği toplu konut merkezinde yer alacak konutların elektrik ihtiyacının karşılanarak aboneliklerinin yapılması amacıyla davalı BEDAŞ'a müracaat ettiğini, davalı BEDAŞ tarafından yatırım bedellerinin karşılanması halinde elektrik verebileceğinin bildirildiğinden söz konusu projenin ihtiyacı olan enerjinin temini için gereken işleri dava dışı bir şirkete yaptırdığını ve bu şirkete 172.295,37 TL tutarında ödeme yaptığını, sonrasında söz konusu tesisin kabul ve onayı yapılıp davalı BEDAŞ'a devredildiğini, ancak sarf olunan masrafların ödenmediğini ileri sürerek; 172.295,37 TL alacağın devir tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı BEDAŞ; tesislerin mülkiyetinin, diğer davalı ...a ait olduğunu, “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” gereği tesislerin mülkiyet bedelinden sorumlu tutulamayacağını, davacı tarafla aralarında henüz bağlantı ya da sistem kullanım anlaşmasının da bulunmadığını, bu anlaşma tesis edilmeden huzurdaki dava ile tek seferde ödeme talebinin hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı TEDAŞ; kendisine bağlı elektrik dağıtım şirketleri ile arasında imzalanmış olan “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi”ne göre elektrik dağıtım şirketlerinin faaliyetlerinden sorumlu olmayacağını, sorumluluğun davalı BEDAŞ’ a ait olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davalı ...yönünden, açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine; BEDAŞ yönünden açılan davanın kabulü ile 172.295,37 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı BEDAŞ’tan tahsiline karar verilmiş; karar, davalı BEDAŞ vekilince istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, davalı BEDAŞ'ın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davalı BEDAŞ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalının husumete yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının diğer davalı ...ın husumetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Elektrik dağıtım piyasasının en temel aktörü Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. (TEDAŞ) tüzel kişiliğe sahip, özel hukuk hükümlerine tabi, faaliyetlerinde özerk ve sorumluluğu sermayesi ile sınırlı, elektrik dağıtımıyla, elektriğin tüketicilere perakende satışı ve tüketicilere perakende hizmeti verilmesiyle iştigal eden bir iktisadi devlet teşekkülüdür. Doğal tekel niteliğindeki elektrik dağıtım faaliyeti 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun (4628 sayılı Kanun) öncesinde ...tarafından gerçekleştirilmekte iken, 4628 sayılı Kanun uyarınca, dağıtım sektörünün, EPDK tarafından verilen dağıtım lisanslarıyla bölgesel tekeller olarak işletilmesi öngörülmüştür. 17/03/2004 tarihinde Yüksek Planlama Kurulunun 2004/3 sayılı kararıyla onaylanarak yürürlüğe giren "Elektrik Enerjisi Sektörü Reformu ve Özelleştirme Stratejisi Belgesi" (Strateji Belgesi) ile elektrik dağıtım ve üretim alanları için özelleştirme girişimi başlatılarak özelleştirme uygulamalarına dağıtım sektöründen başlanacağı belirtilmiş, Strateji Belgesi'ndeki eylem planına uygun olarak Özelleştirme Yüksek Kurulunun 02/04/2004 tarihli ve 2004/22 sayılı kararıyla TEDAŞ, özelleştirme programına alınmıştır. Bu kapsamda, söz konusu Yüksek Planlama Kurulu kararı ekinde yer alan dağıtım bölgelerinin şirketleştirilmesinin tamamlanarak ...ın hissedarı olduğu ve dağıtım, perakende satış hizmeti yürüten 20 dağıtım şirketi oluşturulmuştur. İşlem tarihinde yürürlükteki haliyle 4628 sayılı Kanun'un 14. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "...ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme ve varlıklar üzerinde, mülkiyeti saklı kalmak kaydı ile ...ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir." kuralı uyarınca, ...ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine yönelik idarî sözleşme niteliğine sahip "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" imzalanmış ve Özelleştirme Yüksek Kurulunun 07/11/2005 tarihli ve 2005/125 sayılı kararıyla da; sermayesinin %100'ü ...a ait olan ve elektrik dağıtım bölgelerinde dağıtım lisansı ile ...ın uhdesinde bulunan dağıtım sisteminin işletme hakkına sahip olan veya ileride sahip olacak dağıtım şirketlerinin hisselerinin blok olarak satış yöntemi ile özelleştirilmesine karar verilmiştir. Diğer davalı BEDAŞ'da bu kapsamda belirlenen 20 dağıtım bölgesinden birinde kurulan bir dağıtım şirketidir.
4628 sayılı Kanun'un 14. maddesinde, ...ın özelleştirilmesine ilişkin olarak; “Bakanlık, TEDAŞ, Elektrik Üretim Anonim Şirketi, bunların müessese, bağlı ortaklık, iştirak, işletme ve işletme birimleri ile varlıklarının özelleştirilmesine yönelik öneri ve görüşlerini Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bildirir. Özelleştirme işlemleri, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümleri dairesinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yürütülür.(Ek fıkra: 10/05/2006-5496 S.K./4.mad.) ...ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme ve varlıklar üzerinde, mülkiyeti saklı kalmak kaydı ile ...ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir.
Bu özelleştirme uygulamaları çerçevesinde, bu Kanunda belirtilen piyasa faaliyetlerinde yer alan gerçek ve tüzel kişilerden, yabancı gerçek ve tüzel kişiler elektrik üretim, iletim ve dağıtım sektörlerinde, sektörel bazda kontrol oluşturacak şekilde pay sahibi olamazlar.
(Ek fıkra:09.07.2008-5784 S.K./4.mad.) Elektrik Üretim Anonim Şirketi ve/veya müessese, bağlı ortaklık, iştirak, işletme ve işletme birimleri ile varlıkları özelleştirme programına alınsa bile bunların bağlı oldukları Bakanlık veya kurumları ile ilgileri ve mülkiyetinin bağlı bulundukları kurum ve/veya kuruluşlara aidiyeti aynen devam eder. Ancak, bu kuruluşların özelleştirmeye hazırlanmalarına yönelik teknik, mali, idari ve hukuki işlemler, personele ilişkin işlemler ve özelleştirilmelerine ilişkin iş ve işlemler, 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilir. Ancak bu kuruluşların ve bu kapsamda oluşturulabilecek yeni anonim şirketlerin yönetim kurulu başkanlığı ve üyelikleri, denetim ve tasfiye kurulu üyelikleri ve genel müdürlükleri ile ait oldukları kuruluşlardan ayrı olarak özelleştirme programına alınan ve anonim şirkete dönüştürülmelerine gerek görülmeyen müesseselerde, müessese müdürlükleri ve yönetim komitelerine, işletme ve işletme birimlerinde bunların müdürlüklerine yapılacak atamalar ve bu görevlerden alınma işlemlerine ilişkin olarak Başbakana teklifte bulunma yetkisi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanına aittir. Başbakan bu maddeyle ilgili yetkisini Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanına devredebilir. “ düzenlemesine yer verilerek, ...ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi imzalanması ancak konusunu oluşturan yapı ve tesisler üzerinde TEDAŞ 'ın mülkiyet hakkı saklı tutularak mümkün kılınmıştır.
4046 Sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'un 18/A maddesinde özelleştirme yöntemleri düzenlenirken, kiralama ve işletme hakkının devredilmesi de özelleştirme yöntemleri arasında gösterilerek ayrı ayrı belirtilmiş, 18/A-b maddesinde kiralama “kuruluşların aktiflerindeki varlıklarının kısmen veya tamamen bedel karşılığında ve belli bir süre ile kullanma hakkının verilmesidir.”, şeklinde, 18/A-c maddesinde İşletme Hakkının Verilmesi “Kuruluşların bir bütün olarak veya aktiflerindeki mal ve hizmet üretim birimlerinin-mülkiyet hakkı saklı kalmak kaydıyla bedel karşılığında belli süre ve şartlarla işletilmesi hakkının verilmesidir.” şeklinde tanımlanarak, her iki durum birbirinden ayrılmıştır. İşletme hakkının devredilmesinde “belirli süre” ile devredilebileceği kabul edilmiştir. İşletme hakkının devredilmesinde esas olan, bir malın kullanımı değil, Kamu İktisadi Kuruluşu tarafından hali hazırda yürütülmekte olan hizmetlerinin, işletme hakkını devralan tarafından yerine getirilmesine devam edilmesi ve hizmetlerin iyileştirilmesidir.
Bu duruma göre, dava konusu enerji nakil hattının davalı ...ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli işletme ve varlıklardan olduğu konusunda şüphe bulunmamaktadır. Diğer bir anlatımla enerji nakil hattının mülkiyet hakkı, yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri uyarınca davalı ...a aittir.
Somut olayda; davacı, davalılardan ...ın maliki haline geldiği, diğer davalının ise işletme hakkı devir sözleşmesiyle işletmekte bulunduğu enerji nakil hattından kaynaklı alacağın tahsili isteminde bulunmuştur.
Her ne kadar, davalı şirketler arasında sorumluluğa ilişkin düzenlemeler içeren işletme hakkı devir sözleşmesi var ise de; davacı, bu sözleşme yönünden 3. kişi konumunda olup, sözleşme hükümleri davacı yönünden bağlayıcı değildir. Sözleşme, ancak iç ilişkide, diğer bir anlatımla sözleşmenin tarafları arasında uygulanabilir.
Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince, davacı tarafından inşa edilen enerji nakil hattının davalı BEDAŞ tarafından işlettiği, mülkiyet hakkının ise davalı ...a ait olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın, esasının incelenmesi gerekirken, ...ın pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı yönündeki yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
3- Bozma nedenine göre, davalı BEDAŞ'ın sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı BEDAŞ 'ın husumete yönelik itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davalı BEDAŞ yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davalı BEDAŞ'ın sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 21/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.