"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1320 E., 2022/2419 K.
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/265 E., 2019/293 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; davalı aleyhine başlattıkları icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamını, lehle ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; Tumlu Köyü'nün muhtarı olduğunu, borcun dava dışı belediyeye ait olduğunu, sadece tutanak imzaladığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tutanağın tanzim edildiği 16.08.2016 tutanak tarihi itibariyle Tumlu Köyü Muhtarlığı adına aboneliği bulunan su kuyusu pompasına ait elektrik sayacından davalının kullandığı ileri sürülen elektriğin tahsili için icra takibi başlatıldığı, tutanağın tutulduğu tarih itibariyle su kuyusunun bulunduğu mahallede davalının tarla veya bahçe vasfında bir taşınmazının bulunmadığı, kolluk tarafından yapılan araştırmada su kuyusunun bulunduğu Tumlu Mahallesinin içme suyu ihtiyacının 2011 yılından sonra Sağkaya Mahallesinden karşılandığı, kaçak elektrik kullanıldığı iddia edilen su kuyusunun kullanılmadığı, keza 4008305733 numaralı tesisata ait tüketim ekstrelerinde de bu hususun sabit olduğu, kaçak elektrik kullanıldığı iddia edilen tesisatın, tutanak tarihi itibariyle elektrik aboneliğinin Tumlu Köyü Muhtarlığına ait olduğu, ayrıca adı geçen Köyün Adana Büyükşehir Belediyesine dahil olduğu, bu nedenle tesisatın aboneliğinin de Aski Genel Müdürlüğüne geçtiği, davalının fiili kullanıcı olarak meydana gelen zarardan sorumlu olamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; kaçak elektrik tespit tutanağı ile sorumluluğu belirlenen davalının, icra dosyasına konu borçtan da sorumlu olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kaçak tutanağına dayanak tesisatın aboneliğin 01.07.2015 - 03.10.2017 tarihleri arasında Tumlu Köyü Muhtarlığı adına kayıtlı bulunduğu, Tumlu Köyü'nün su ihtiyacının 2011 yılına kadar Tumlu Mahallesinde bulunan Tumlu Kalesinin yakınındaki kuyudan karşılandığı, bu tarihten sonra da kuyu alanına gelen sudan dağıtımın sağlandığı, davalının su pompasının bulunduğu mahalde fiilen kullandığı bir tarlasının bulunmadığı, Tumlu Mahallesi Muhtarı olduğu dosya kapsamından tespit edilen davalının icra takibine yaptığı itirazın haklı olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde sunduğu nedenleri ikrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kaçak elektrik kullanımına dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Kural olarak belli bir olayın gerçekleşip gerçekleşmediğini, tarafların ispat etmesi gerekir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı maddesi uyarınca; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” Aynı yöndeki düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesinin birinci fıkrasında; "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukukî sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir." şeklinde ifade edilmiştir. Buna göre ispat yükü, iddia edilen vakıalara dayanan tarafa ait olup, herkes iddiasını ispatla yükümlüdür.
3. Değerlendirme
Davalının davaya konu icra takip tarihi itibariyle Tumlu Köyü Muhtarı olduğu, davaya konu icra takibinin gerçek kişi muhtar adına yapıldığı, icra takip dosyasına konu 16.08.2016 tarihli kaçak tespit tutanağının Tumlu Köyü Tüzel kişiliğine ait aboneliğe ilişkin olduğu, davalının fiili kullanıcı ve buna bağlı olarak takibe konu borçtan sorumlu olduğunun davacı tarafından ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.