Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1295 E. 2023/3126 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Teminat amaçlı verilen bonodan kaynaklanan borcun tespiti davasında, davacının borçlu olmadığının tespiti talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu bononun, kira sözleşmesine teminat olarak verildiği ve davacının borçlu olduğu miktarın bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre doğru olarak tespit edildiği, davalı tarafından başka bir alacak kalemi ispatlanamadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/62 E., 2022/696 K.

DAVA TARİHİ : 11.04.2014

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davalı ile davacı ... arasında araç kiralama sözleşmeleri imzalandığını, araç kira sözleşmesinin teminatı olmak üzere davacı ...'ın asıl borçlu, davacı ...'in ise kefil sıfatıyla 03.05.2013 tanzim ve 17.01.2014 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bonoyu imzalayarak davalıya teslim ettiklerini, davalının aleyhlerinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, takibe konu bononun araç kiralama sözleşmesi imzalanırken teminat amaçlı olarak düzenlendiğini, bononun bedelsiz olduğunu ileri sürerek; bono nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitini, takibin iptali ile lehlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacıların imzaladıkları araç kira sözleşmeleri nedeniyle kendisine borçlu olduklarını, senede karşı senetle ispat gerektiğini, tanık dinletilmesine muvafakatinin bulunmadığını savunarak, davanın reddi ile lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 05.11.2015

tarihli ve 2015/318 E., 2015/746 K. sayılı kararıyla; bononun teminat maksatlı olarak davalıya verildiği gerekçesiyle, ... ... 14. İcra Müdürlüğünün 2014/7119 sayılı dosyasında davacıların davalıya 20.151,30 TL asıl alacak, 60,45 TL komisyon bedeli ve 2.221,45 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 22.433,20 TL borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddi ile icra takibinin tedbiren durdurulmasına, %20 oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 27.03.2019 tarihli ve 2017/6046 E., 2019/2609 K. sayılı ilamıyla; davalıya bilirkişi raporunun tebliği ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 281 inci maddesi uyarınca itiraz hakkı tanındıktan sonra oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, davalının savunma hakkı kısıtlanarak, adil yargılanma hakkına aykırı şekilde ve yargılama aşamalarına riayet edilmeksizin esasa ilişkin karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 34 NZM 22 plakalı aracın kiralanmasına yönelik 03.05.2013 tarihli kira sözleşmesinin teminatı olarak verilen dava konusu senedin, teminatını teşkil ettiği asıl borç ilişkisinin bakiyesi kadar geçerlilik arz edeceği, davacıların sözleşme kapsamındaki aracı teslim ettikleri ancak dosya kapsamındaki ceza tutanakları ve faturalardan toplam 9.848,70 TL borçlu oldukları gerekçesiyle; davacıların 20.151,30 TL asıl alacak, 60,45 TL komisyon bedeli ve 2.221,45 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 22.433,20 TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı ... vekili; Mahkemece borçlu olduğu kabul edilen kısmın gerçek borç olup olmadığının araştırılmadığını, davalı beyanı doğrultusunda hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davalıya her hangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadan verilen kararın hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık teminat amacıyla verilen bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı maddesi.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararda; belirtilen gerekçeye, dava konusu bononun 03.05.2013 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiğinin ve hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamı uyarınca davacının borçlu olduğu miktarın doğru olarak tespit edilmiş olmasına, davalı tarafça somutlaştırılmış başka bir alacak kalemi bulunduğunun ispat edilememesine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

08.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.