"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı bulunan taşınmazın satışı için 18.06.2014 tarihinde davalı kayınvalidesine vekalet verdiğini ve satışın gerçekleştiğini, satış bedelinin kendisine ödenmediğini ayrıca yaklaşık 16 yıldan bu yana kiraya verildiği ve kira geliri elde edildiği, davalı tarafça elde edilen kira gelirlerinin de bugüne kadar müvekkiline verilmediğini, bu nedenle gerçek alacak miktarını talep etme hakları saklı kalmak kaydıyla, dava konusu taşınmazın davalı tarafça vekaleten satılması ve satış bedelinin müvekkiline ödenmemesi nedeniyle şimdilik 90.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, dava konusu taşınmazın davalı tarafça kiraya verilmesi ve elde edilen kira bedellerinin müvekkiline ödenmesi nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini istemiş bilahare sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile dava değerini 290.000,00 TL'ye arttırmıştır.
II. CEVAP
Davalı vekili, davaya konu dairenin evlilik birliği içinde alınan bir daire olduğunu, eşlerin evlilikleri sürdüğü ve boşanmaları söz konusu olmadığı bir dönemde dairenin satılması için anlaştıklarını, satış bedelini de davacının talimatı doğrultusunda belirtilen hesaplara yatırıldığını, aynı şekilde kira bedellerinin de davacının bilgi ve talimatı gereği kendisine ödendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamı itibariyle ve dinlenen tanık anlatımlarına göre, dava konusu bağımsız bölümün satış bedelinin ödendiğinin ve çek tahsili ile banka hesabına yatırıldığına dair iddianın usulüne uygun ispat edilemediği, bu nedenle vekilin hesap verme borcu kapsamında ödemede bulunması gerektiği, ayrıca davacının kira bedellerinin ödenmediği hususunu ispat edemediği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne 290.000,00 TL'nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili, davacı taraf ile davalı arasında satış sözleşmesinin yapıldığı tarihte kayınvalide damat ilişkisinin bulunduğunu, taraflar arasındaki kayınvalide damat ilişkisinin senet ile ispat kuralının istisnasını oluşturduğunu, tanık dahi her türlü delil ile satış bedelini ödediğini müvekkilinin ispatlama hakkına sahip olduğunu, dosyadaki tanık beyanları incelendiğinde; davacının talimatları doğrultusunda satılan gayrimenkul karşılığında davalının aldığı paraları bazı kişilere havale ettiği, bir kısmını da davacının eş ve çocuklarına gönderdiğinin görüleceğini, yerel mahkemenin lehe olan delilleri dikkate almaksızın karar verdiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; tüm delillerin toplandığı, keşif yapıldığı,konusunda uzman bilirkişilerden denetime açık.dosya kapsımına uygun,hüküm kurmaya elverişli rapor alındığı,yakın sıhri hısımlık nedeniyle tanıkların dinlendiği, söz konusu davacıya ait ve davacı adına tescili bulunan taşınmazın satışının verilen vekaletnameye istinaden davalı tarafça yapıldığının sabit olduğu, ancak vekilin söz konusu taşınmazın satış bedelini davacıya ödediğinin ispat olunmadığı kabul edilerek kurulan hükmün usul ve yasaya uygun olup yerinde olduğu anlaşıldığından istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derede Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekaleten gerçekleştirilen satış nedeniyle satış bedelinin tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 505, 506, 508. maddeleri
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davalı tarafından sunulan dekont ve banka ekstrelerinde herhangi bir açıklama bulunmamasına göre temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.