"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/90 E., 2022/2226 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/2 E., 2020/537 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; müvekkillerinin murisi ........'un 01.05.2009 tarihinde dava dışı .........,'a ait düz damlı bina üzerinde demirci ustası olarak çalışırken elindeki demir çubuğun enerji nakil hattına temas etmesi nedeniyle elektrik akımına kapılarak vefat ettiğini, olayın meydana gelmesinde davalı şirketin tedbirsizlik ve kusurunun bulunduğunu, gerekli bakım ve onarımın yapılmadığını, arıza halinde akımın kesilmesi gerektiğini, hatların yüksekliğinin yeterli mesafede olmadığını, murisin vefatı nedeniyle davacı eş ve çocuğun maddi manevi zararlarının oluştuğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik ayrı ayrı 1.000,00'er TL maddi tazminat, davacılardan Vesfa için 100.000,00 TL manevi ve Şevval için 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; aynı olaya ilişkin daha önce açılan davanın iş mahkemesi görevli olduğundan usulden reddedildiğini, alınan kusur raporlarında müvekkiline kusur atfedilmediğini, enerji nakil hatlarının mevzuata uygun tesis edildiğinin anlaşıldığını, olayın gerçekleştiği inşaatın mühürlendiği halde mühür kırılarak inşaata devam edildiğini, gerekli önlemlerin alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacıların murisinin 01.05.2009 tarihinde, Şanlıurfa Belediyesi tarafından 17.04.2009 tarihli ve 39 sayılı tutanakla kaçak olduğu tespit edilmiş, 27.04.2009 tarihinde mühürlenmiş ve 29.04.2009 tarihli tutanakla mührün kırılarak çalışmaya devam edildiğinin tespiti yapılmış kaçak inşaatta, demir döşeme işi yaparken, 6 metre uzunluğundaki metal demiri kaldırması ve demirin evin üstünden yönetmeliğe uygun mesafede geçen yüksek gerilim hattına temas etmesi sonucu vefat ettiği, dava konusu olayın gerçekleştiği kaçak inşaatın ENH'nin geçtiği tellerin altına ve zorunlu izinler alınmadan ve ENH’na mesafesine dikkat edilmeden çalışma yapılmak suretiyle yapıldığı, davalı elektrik şirketinin bakım ve denetim sorumluluğunda olan ENH’nın ve direklerin sabit olduğu, olayın murisin elektrik direğine müdahalesi şeklinde gerçekleşmediği, soruşturma dosyasında alınan beyanlardan anlaşıldığı üzere murisin uyarılmasına rağmen ve yetkili ve görevli idarece alınmış kararlar ağır şekilde ihlal edilmek suretiyle çalışma yapılmaya devam edilmesi nedeniyle neticelendiği, zarar görenin ve yapı sahibi üçüncü kişinin yetkili idarece alınmış kararları ihlal ve mühür kırmak şeklinde gerçekleşen kusurlu eylemlerinin, davalı elektrik şirketi ile eylem arasındaki nedensellik bağını kesecek nitelikte olduğu, bu suretle, zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmadığı, davalı elektrik şirketinin sorumlu olmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili; keşif yapılarak kusur raporu alınmasını talep ettiklerini ancak dosya üzerinden bilirkişi raporu alındığını, raporun hükme esas alınamayacağını, 2 elektrik mühendisi ve 1 iş güvenliği uzmanınından rapor alınması gerektiğini, Elektrik Kuvvetli Akımlar Yönetmeliğinden bahsedilmediğini, kusursuz sorumluluk ilkesinin dikkate alınmadığını, davalı tarafın tedbirsizliği ve ağır kusurunun bulunduğunu, akım kesicileri yer almadığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı şirketin sorumluluğunun objektif sorumluluk (kusursuz) olduğu, davalının sorumluluktan kurtulabilmesi için oluşan zarar ile eylemi arasındaki illiyet bağının kesildiğini ispat etmesi gerektiği, soruşturma dosyasında alınan kusura ilişkin raporlar, Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/290 E. sayılı dosyasında alınan kusur raporları, işbu davada dosyada alınan kusur raporları, olay yeri tespit tutanağı, tanık beyanları, belediye görevlilerinin tutmuş oldukları 17.04.2009 ve 29.04.2009 tarihli tutanaklar ile birlikte değerlendirildiğinde, ölenin ve kaçak inşaat yapan inşaat sahibi dava dışı kişinin eylemlerinin illiyet bağını kestiği, bu nedenle davalının oluşan zarardan sorumlu olmayacağı gerekçesiyle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıların murisinin elektrik akımına kapılarak vefat etmesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ‘’Tehlike sorumluluğu ve denkleştirme‘’ kenar başlıklı 71 inci maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre; "Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyetinden zarar doğduğu takdirde, bu zarardan işletme sahibi ve varsa işleten müteselsilen sorumludur." denmektedir. Burada işletme sahibi veya işletene kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. İşletme sahibi veya işleten, ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişki ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen hukuk kurallarının doğru şekilde uygulandığı, dava konusu olayın gerçekleştiği inşaatın kaçak olarak yapılmaya başlandığı, düzenlenen tutanaklara rağmen inşaat faaliyetine devam edildiği, murisin ve yapı sahibi üçüncü kişinin düzenlemelere aykırı eylemlerinin illiyet bağını kesecek nitelikte olduğu, enerji nakil hatlarının mevzuta uygun yapıldığı, davalı elektrik şirketinin oluşan zarardan sorumlu bulunmadığına yönelik değerlendirmenin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.