Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2531 E. 2024/873 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından kabul edilen adi ortaklığa ait araçtaki payın tescili ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilip yükletilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından ortaklık payının kabul edilmiş olması, davalıya isnat edilen vergi ödemelerine ilişkin ifadelerin hakkın özüne ilişkin bulunmaması ve davalının davanın açılmasına kendi hâl ve davranışlarıyla sebebiyet verdiğinin ispatlanamaması gözetilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1135 E., 2023/596 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 31. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/74 E., 2021/303 K.

Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin davalı ve dava dışı ........., ile birlikte 1992 yılında ihaleyle minibüs hattını aldığını, müvekkilinin % 50, davalı ve ...'in % 25 ortaklık paylarının bulunduğunu, davalının ikameti nedeniyle plakanın adına tescil edildiğini, minibüsün müştereken çalıştırılarak gelirinin paylaşıldığını, dava dışı ortak ... tarafından ortaklık payına ilişkin açılan davanın kabul edildiğini, tüm taleplerine rağmen davalının müvekkilinin payının devrine yanaşmadığını ileri sürerek; davaya konu ticari minibüs plakasının % 50 payının müvekkili adına trafik tesciline, mümkün olmadığı taktirde ticari plakalı minibüs hattının ve minibüsün kendisinin piyasa değerinin tespiti ile payına düşen miktarın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının beyanlarının müvekkilinin kabulünde olduğunu, bugüne kadar tarafların ortak hesap ve gelir paylaşımı yaptıklarını, aralarındaki tek anlaşmazlığın mevcut hattın satış işlemlerinden doğacak vergi giderlerinde yaşandığını, davacının vergileri ödemek istememesini müvekkilinin kabul etmemesi nedeniyle dava açtığını, davalının iyi niyetli olarak dava açılmasına sebebiyet vermediğini, devir nedeniyle doğacak vergilerin davacı tarafından resmi olarak ödenmesi halinde hisse devrinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının ortaklık ile davacının %50 payının olduğunu kabul ettiği, diğer ortağın açmış olduğu dava dosyasının ve davalı ile diğer ortak arasında yapılan sözleşmenin de bu durumu doğruladığı anlaşıldığından davanın kabulü gerektiği, davalı aradaki ihtilafın sebebi olarak davacının tescil işlemleri için gerekli vergi ödemeleri yapmamak istemesinden kaynaklandığını ve davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini iddia etmiş olsa da ispata yarar herhangi bir delile dayanmadığı, tescil işlemleri için davacıya çekildiği beyan edilen ihtarnamenin dava tarihinden sonra düzenlendiği, diğer ortağın açtığı davada ortaklık olgusunu reddettiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile davaya konu minibüsün ve ticari plakanın davalı adına olan tescil kaydının iptali ile minibüsün ve ticari plakanın 1/2 hissesinin davacı adına, 1/4 hissesinin davalı adına kayıt ve tesciline, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; cevap dilekçesinde davanın kabulüne dair beyanda bulunduklarını, ortaklığa ve paya itiraz edilmediğini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermediğini, davacıya gönderilen 10.03.2020 tarihli ihtarnameyle payını devralmasının bildirildiğini, payın tesciline karar verilmesine itiraz etmediklerini, dava kabul edileceği için delil bildirmediklerini, aleyhe yargılama giderlerine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; motorlu araçların tescil işleminin idari bir işlem niteliğinde olduğundan adli yargı yerinde idareyi işlem yapmaya zorlayıcı türden bir karar verilemeyeceği, davalının kabul beyanı da nazara alınarak minibüs hattının %50 payının davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesiyle yetinilmesi gerektiği, davalı davanın açılmasına sebebiyet vermediği gibi davaya cevap dilekçesinde de talep edilen payın davacıya ait olduğunu kabul ettiği, davacı tarafça davadan önce bu payın adına trafik kaydında tescilinin istendiğine dair kanıt sunulamamış olmakla davalının dava açılmasına sebebiyet vermediği, buna göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle; istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında, davanın kabulü ile davaya konu minibüs ve hattının %50 payının davacıya ait olduğunun tespitine, idareyi zorlayıcı tescili hükmü kurulamayacağından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davalı dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; dava konusu talebin davalı tarafından kabul edilmemesi üzerine dava açıldığını, dava dilekçesinin tebliğine kadar davalının devirden kaçındığını, cevap dilekçesinde ise şartlı kabul beyanında bulunduğunu, davanın şartlı kabul edilemeyeceğini, yargılama süresinde de devre yanaşmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalının sorumlu olduğunu, doğacak vergilerin müvekkiline ödetilmeye çalışıldığı için ihtilafın mahkemeye taşındığını, diğer ortakla arasındaki davada ortaklığı inkar edici beyanlarda bulunduğunu, idareye tescil harçları yatırılacağı için imtina edilecek masraf bulunmadığını, davalının iddialarını ispatlayamadığını ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; adi ortaklığa ait araçtaki payın tespiti ile tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Feragat ve kabul hâlinde yargılama giderleri" kenar başlıklı 312 nci maddesi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, dava konusu ortaklık hissesinin davalı tarafından kabul edilmesine, devirden kaynaklanan vergi ödemelerine ilişkin ifadenin hakkın özüne yönelik bulunmamasına, davalının davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet verdiğinin ispatlanmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.