Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2956 E. 2024/2752 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı eczacı ile davalı Kurum arasında, sigortalılara verilen ilaç temini hizmeti nedeniyle doğan alacağın ödenmesi talebine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ceza yargılamasında sahtecilik suçundan beraat etmesi ve bilirkişi raporunda reçetelerde sözleşmeye aykırı bir durum saptanmaması gözetilerek, davalı Kurum'un temyiz itirazlarının reddiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/274 Esas, 2023/28 Karar

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacının sahibi bulunduğu ... Eczanesi ile Bağ-kur İl Müdürlüğü arasında imzalanan sözleşme gereğince doğan alacağının haksız ve hukuka aykırı bir şekilde 48.867,49 TL'lik bölümünün ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, şimdilik 33.000,00 TL ve işlemiş faizi ile birlikte toplamda 100.000,00 TL alacağın doğduğu tarihten itibaren avans faiziyle tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini 209.000,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; ... Eczanesi hakkında yürütülen inceleme neticesinde düzenlenen 25.07.2000 tarihli ve 2 sayılı rapor doğrultusunda yapılan işlem neticesinde 13.206,49 TL kurum zararı ile bu tutarın 28.02.2001 tarihi itibari ile hesaplanan faizi 22.049,29 TL, reçetelerde yapılan inceleme neticesinde tespit edilen mevzuat eksiklikleri nedeni ile 8.353,28 TL ve 10.338,19 TL faiz olmak üzere toplam 53.947,25 TL kurum alacağı doğduğunu, kurum alacağının davacının Kurumda bulunan 48.867,46 TL alacağından mahsup edildiğini, kalan 5.079,75 TL kurum alacağının ise raporda müştereken sorumlu tutulan Vakıf Gureba Hastanesinden tahsil edildiğini, 12.04.2001 tarihli ve 49297 sayılı yazıları ile adı geçen eczacıya bu doğruda bilgi verildiğini, ödeme yapılmayan kısmın teftiş harici reçetelerde tespit edilen 8.353,28 TL ana para ve faizine ilişkin olan kısım olduğunu, davacı tarafından da imzalanan sözleşmede belirlenen şartlar eksik olduğunda ödeme yapılamayacağının belirlendiğini, ödemesi yapılmayan teftiş harici reçetelerde mevzuat eksiklikleri tespit edildiğini, adı geçen eczaneye müfettiş raporu gereği tahsil edilen 13.206,49 TL ana para ve bu tutarın 28.02.2001 tarihi itibariyle hesaplanan faizi 22.049,29 TL olmak üzere toplamı 35.255,78 TL'nin 1368811 işlem numarası ile 28.06.2010 tarihinde ödendiğini, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, verilen 2019/274 E., 2023/28 K. sayılı kararla, zamanaşımına uğrayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 23.10.2018 tarihli 2011/3 E., 2015/130 K. sayılı ilamıyla somut olayda resmi belgede sahtecilik suçunun uzatılmış ceza zamanaşımı süresinin TCK'nın 66 ve 67nci maddelerine göre 12 yıl olduğu, olay tarihinin ise temmuz 1999 olduğu, dava tarihi itibariyle ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı, mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatine ilişkin kararın Yargıtayca onandığı, taraflar arasındaki sözleşme gereğince faturalarda herhangi bir usulsüzlük olmaması nedeniyle ilaç bedellerinin davalı tarafından ödenmesi gerektiği, alınan kurul raporu ile 153.818,98 TL olarak ödenen bedelin mahsubu ile kalan asıl alacak miktarının 13.523,24 TL olarak belirlendiği faize faiz işletilemeyeceğinden asıl alacak miktarına faiz uygulanmak sureti ile ve alınan son raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 153.819,98 TL'nin, asıl alacak olan 13.523,24 TL'ye dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacıya 13.206,49 TL anapara ve bu tutarın hesaplanan faizi 22.049,00 TL olmak üzere toplam 35.255,78 TL'nin dava açılmadan 28.06.2010 tarihinde, ödendiğini, davacının kısmi ödemeyi alırken faize ilişkin kısmı saklı tutmadığını, asıl borcun son bulmasıyla ferilerin de son bulduğunu, 8.353,28 TL anapara ve faize ilişkin kısmın beraat ve teftiş raporu kapsamı dışında olduğunu, 454 adet reçeteyi bilirkişinin ne şekilde incelediğini açıklamadığını, faize faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazları olduğunu, yargılama giderinin hatalı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı eczacı tarafından davalı Kurum Sigortalıdan verilen ilaç temini hizmeti nedeniyle doğan alacağın istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

09.04.02.1959 tarihli ve 13/5 ilam 02.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.

3. Değerlendirme

Temyize konu karardaki gerekçeye, Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi tarafından reçetelerde sözleşmeye aykırı bir durum saptanmadığının, bildirilmesine; davacının ceza yargılamasında sahtecilik suçundan beraat ettiğinin anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkemen kararının ONANMASINA,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.