Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3249 E. 2023/2779 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinde yer alan gecikme faizi oranının yüksekliği nedeniyle, sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tacir olan kiracının, uzun süreli kira sözleşmesi imzalarken ülke ekonomisindeki değişiklikleri öngörmesi gerektiği, ayrıca uyarlanması talep edilen gecikme faizinin yan edim niteliğinde olup, faiz oranlarındaki düşüşle yasal faiz oranının üzerinde kalmasının işlem temelinin çökmesi anlamına gelmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/479 E., 2023/366 K.

DAVA TARİHİ : 09.05.2008

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/648 E., 2021/171 K.

Taraflar arasındaki uyarlama davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı ile kira sözleşmesi imzalanmasının ardından ülkede bir takım ekonomik göstergeler yanında faiz oranlarında büyük değişiklikler meydana geldiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihte yasal faiz oranının zaman zaman %60 lara vardığını, yaşanan ekonomik değişiklikler sonunda faiz oranlarının düştüğünü, ayrıca yabancı para kurlarında da TL lehine gelişmeler meydana geldiğini, sözleşmede hüküm altına alınan faiz oranının şirket yönünden büyük oranda ağırlaşan bir hüküm olduğunu ileri sürerek; taraflar arasındaki 06.04.1998 tarihli kira sözleşmesinin 7, 12 ve diğer maddelerinde belirtilen "aylık %10 oranındaki gecikme faizi oranı" hükmünün "yasal faiz oranı" olarak uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; döviz kurlarındaki ani ve aşırı iniş ve çıkışlar ile ülkemizi sarsan ciddi ekonomik krizler dikkate alınarak ... Otel adlı işletme için aylık %10 kira gecikme faizinin ifayı aşırı ölçüde güçleştireceği ve borçlu aleyhine bir durum oluşturduğu, uyarlama şartlarının somut olayda mevcut olduğu gerekçesiyle; davanın kabulü ile kira gecikme faizinin yıllık yasal faiz oranına göre uyarlanmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacı şirketin basiretli davranma yükümlülüğü bulunan bir tacir olduğunu, Vadeli İşlemler Borsasında 1/20 teminat mukabilinde döviz alımı yapmak (long pozisyon açmak) şeklindeki basit bir tedbirle döviz kuru riskine karşı kendini koruyabileceğini, tacirin uyarlama davası açabilmesi için sözleşmenin ekonomik mahvına sebebiyet verdiğini de açık bir şekilde ispat etmesinin gerektiğini, davacının sözleşmenin uyarlanmaması halinde ekonomik mahva uğrayacağını ispat edemediğini, gecikme faizinin sözleşmenin asli edimi değil feri'i edimlerinden olduğunu, bu yönüyle feri edim niteliğindeki faiz kaydının ifa güçlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, kiranın ödenmesinin zorlaştırdığı şeklinde yorumlanmasının mümkün olmadığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; imkansızlık kavramından farklı olan aşırı ifa güçlüğüne dayanan uyarlama isteminin temelinin, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 2 nci maddesinde öngörülen dürüstlük kuralları olduğu, kira sözleşmesinin düzenlendiği tarihte davacının tacir sıfatı taşıdığı, o tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 20 nci maddesinin ikinci fıkrasında, "Her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli ... adamı gibi hareket etmek zorundadır." hükmü bulunduğunu, uyarlama davası açılması için sözleşmede karşılıklı edimler arasındaki açık oransızlığın zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden kaynaklanması gerektiği, düşüncesizlik ve deneyimsizlik şartlarının oluşmasının basiretli davranması gereken tacir bakımından mümkün bulunmadığı, tacir olan davacı bakımından uyarlama davası koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle; davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; olayda uyarlamayı engelleyen bir durum söz konusu olmadığını, sözleşmenin yapıldığı tarihteki değerine oranla döviz kurunun kat be kat arttığını, faiz oranlarının ise düştüğünü, sözleşmedeki edim dengesinin bozulmasında davacının herhangi bir kusuru bulunmadığı gibi durumun öngörülebilir olmadığını, temerrüt faizi ödeme borcu bakımından davacının objektif olarak ağır bir yükümlülük altına girdiğini, uyarlama talebinin haklı nedene dayandığını, davacının sırf tacir olması sebebiyle enflasyondaki dalgalanmalar sonucunda faiz oranları ve döviz kurlarına yansıyan değişiklikleri öngörmesini beklemenin hayatın olağan akışı gereğince mümkün olmadığını, uyarlama davasının şartlarının tüm yönleriyle değerlendirilmediğini, yetersiz inceleme ve gerekçe ile davanın reddine karar verildiğini, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun temerrüt faizini düzenleyen 120 nci maddesi hükmünün ticari işlerde de uygulanacağının ve yasal gecikme faizi oranlarının % 100’ünden daha fazla olduğunun gözetilmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kira sözleşmesinin uyarlanması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.1998 tarihli ve 815/835 E. K., 07.05.2003 tarihli ve 2003/332 E. 2003/340 K. Sayılı ilamları

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle uyarlama talebinin istisnai nitelikte olup esas ilkenin ahde vefa ilkesi olmasına, tacirin ticari işletmesiyle ilgili faaliyetlerinde kendi yetenek ve imkanlarına göre ondan beklenebilecek özeni değil, aynı ticaret dalında faaliyet gösteren tedbirli öngörülü bir tacirden beklenen özeni göstermesi gerekmesine, ülkemiz ekonomik koşullarındaki değişikliğin tacir olan ve 49 yıl süreli sözleşme imzalayan davacı bakımından öngörülemez olduğundan söz edilemeyeceğine, ayrıca uyarlanması talep edilen kira bedelinin ödenmesinin geciktirilmesi halinde ödenmesi gereken yan edim niteliğindeki gecikme faizinin, faiz oranlarının düşmesiyle yasal faiz oranının üzerinde kalması durumunun işlem temelinin çökmesi niteliğinde de olmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.