"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve haksız kesintinin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasını, haksız kesinti yapılan 6.782,00 TL paranın yasal faizi ile iadesini ve tüm yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı ile müvekkili banka arasında Tüketici Kredisi Borçlanma ve Rehin Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin müvekkili bankaya hesap üzerinde rehin, takas, mahsup ve hapis hakkı tanıdığını, imzalanan işbu sözleşmeye istinaden belirtilen kesintiler yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Davacının davalı banka nezdinde bulunan maaş hesabı üzerine konulmuş herhangi bir bloke kaydının bulunmadığı, taraflar arasındaki 17/01/2013 tarihli tüketici kredi sözleşmelerinin bankanın rehin, takas, mahsup ve hapis hakkını düzenleyen hesaptan tahsilat yetkisi veren 11-8. madde hükümlerinin 6502 sayılı Yasanın 5.maddesinde öngörülen haksız şart niteliğinde olmadığı, davalı bankanın davacıdan olan kredi alacaklarına istinaden aralarındaki sözleşmelerdeki, alacaklı hesaptan tahsil yetkisi veren hüküm ile rehin, takas, mahsup ve hapis hakkına ilişkin hükmüne göre davacının maaş hesabına rehin-bloke koymasında ve buraya yatan paraları davacıdan olan kredi alacağından takas ve mahsup ederek tahsil etmesinde sözleşmeye ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı kanaatine varılarak" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; yerel mahkemenin İİK m.83'ü dikkate almadan hüküm kurduğunu, davanın açılmış olduğu dönemde maaş hesabı üzerinde 5 adet haciz bulunduğunu, davalı bankanın müvekkilin maaşından 2. kesintiyi yaptığını, bu işlemin hukuka aykırı olduğunu, davalı bankanın sözleşme gereği kesinti yapma hakkının doğduğu varsayılsa dahi müvekkille müzakere edilmeden imzalanan sözleşme gereği müvekkilin bu kesintilere muvafakat vermediğini ve bilirkişi raporunu dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Dosyada bulunan bilgi ve belgelere, istinaf edilen nihai kararda ayrıntıları yazılı açıklama, yasal sebep ve gerekçelere göre, mahkemece delillerin değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemece yapılan tespit ve değerlendirmelerin dosya içeriğine ve mevzuata uygun olduğu, mahkemenin kanıtları taktirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, dolayısıyla istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir." gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf sebeplerini tekrarlayarak kararın bozulması talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle davacının maaşından yapılan kesintinin iadesi ve maaş hesabındaki blokenin kaldırılması talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 5510 Sayılı Kanunun 93 üncü maddesi; "Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.".
2. 4721 sayılı Kanunun 2 nci maddesi; "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz."
3. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 28.05.2019 tarihli ve 2016/13350 E., 2019/6695 K. sayılı ilamının ilgili kısmı şu şekildedir: "Tüketici haklı bir sebep olmadan sözleşmeyi tek taraflı feshedemez, ifası yapılmış bedellerin iadesini isteyemez, bu şekilde edimin tek taraflı geri istenmesi de hukuken himaye göremez. Aksi halde, kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkânsızlaşması, kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğacaktır. Hal böyle olunca, mahkemece uyuşmazlığın sözleşmeye bağlılık, ahde vefa ilkesi ve tarafları bağlayan sözleşme hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekirken," şeklindedir.
3. Değerlendirme
Davacının davalı ile kredi sözleşmesinin yapılması sırasında almış olduğu maaşından davalı tarafça mahsup-takas ve virman yapılması için yetki ve muvafakat verdiğinin, davalının da bu yetkiye istinaden alacaklarının tahsili için davacının maaşından kesintiler yaptığının ve Mahkemece verilen kararın sözleşmeye bağlılık, ahde vefa ilkesi ve tarafları bağlayan sözleşme hükümleri çerçevesinde verildiğinin anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.