"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/862 E., 2023/888 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/142 E., 2023/78 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile 26 yıl önce Hollanda'da imam nikahı ile evlendiğini, 10.02.2016 yılında da resmi nikah yaptıklarını, müşterek 3 çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin Kayseri 5. Aile Mahkemesinin 2017/714 E. sayılı dosyasında boşanma, Kayseri 2. Aile Mahkemesinin 2017/920 E. sayılı dosyasında mal rejimi tasfiyesinden kaynaklı katkı payı değer artışı katılma alacağı ve altınların iadesi davası açtığını, müvekkilinin davalı ile evlendiği günden itibaren sürekli çalıştığını, beraber oldukları süre içerisinde müvekkilinin de kazancının içinde olduğu bütçeden, Yozgat'ta 1 adet, Bayrampaşa'da 2 adet devre mülkün yanı sıra davalının memleketi Dedeçam'da tripleks ev yapıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, söz konusu taşınmazların alımında müvekkili tarafından yapılan katkı ve değer artışından şimdilik 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından katkı miktarı veya oranın belirtilmediği, taraflar arasında taşınmazların alındığı dönemde resmi bir evliliğin bulunmadığı, bu nedenle aile hukukundan kaynaklanan katılma alacağı gibi bir değerlendirmenin mümkün olmadığı, dinlenen tanıkların Türkiye'de tarafların ise yurt dışında yaşadıkları, yapılan katkının varlığına ilişkin tanıkların görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı, taşınmazların satın alındığı iddia edilen bedel ve davacının bu bedele ne kadar katkı yaptığının açık bir şekilde beyan edilmemiş olduğu, bu nedenle tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği, dosya kapsamında davacının iddialarını ispata elverişli delil bulunmadığı, davacı tarafın teklif ettiği yemini davalı tarafın usulüne uygun yemini eda ettiği, yemin delilinin kesin delil olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacı tanıklarının beyanlarında müvekkili ve davalının resmi nikah yapmadan evvel 1990 - 1991 yılında dini nikah yaparak evlendiklerini söylediklerini, tüm bu olaylara şahit olan davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmeyip, bildikleri herşeyi davalıdan duyan ve görgüye dayalı olmayan davalı tanıklarının beyanlarının esas alındığını, ayrıca müvekkili ve davalının dini nikahlı olarak birlikte yaşadıkları süreç içerisinde davaya konu taşınmazların katkısının aşikar olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının hukuki ilişkinin değeri itibarıyla iddiasını ancak yazılı delil ile ispat edebileceği, dava konusunun tarafların evli olmadıkları döneme ilişkin olduğu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 200 üncü maddesi hükmü birlikte değerlendirildiğinde davacının dosyaya iddiasını ispata yarar yazılı deliller sunmadığı, davalının dava konusu yönünden ikrarının bulunmadığı, yine kendisine teklif edilen yemini usulüne uygun şekilde eda ettiği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca müvekkilinin çalışarak elde ettiği gelir ile malların edinimine katkı sağladığını, katkı sağlayan müvekkilinin asgari ücret üzerinden ne kadar katkı yaptığının bilirkişi marifetiyle hesaplanması gerektiğini, Mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmadığını, katkı payı hususunda yurt dışı makamlarınca yeterli araştırma yapılmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların evlilik birliğinin kurulmasından önceki düzenlemede taşınmaz edindiği iddiasıyla alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi.
2.6100 sayılı Kanun'un 190 ve 200 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, davacının iddiasını ispata yarar yazılı delil sunmamasına, davacı tarafından teklif edilen yeminin davalı tarafça eda edilmesine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.