Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4435 E. 2024/4386 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan sözleşmenin feshi sonrasında, davalı idareye devredilen taşınmazın bakiye bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Kısmi davada hüküm altına alınan miktarın dışında kalan bakiye alacağın tahsili talebinde, kesinleşmiş kısmi dava kararındaki tespitlerle bağlı kalınarak ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faize hükmedilmesinin doğru olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/145 E., 2023/2085 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 32. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/235 E., 2021/36 K.

Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshinden kaynaklanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, müvekkilinin de paydaş bulunduğu Ankara ili Çankaya ilçesi ... Köyü Kadastro 902 parsel sayılı taşınmazın davalı ... tarafından 5393 sayılı yasanın 73 üncü maddesi uyarınca ... Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı olarak ilan edilmesi üzerine müvekkili ile davalı ... Belediyesi arasında 16.02.2007 tarihinde imzalanan sözleşme ile müvekkilinin arsadaki payının ve üzerindeki bina ile müştemilatın belediyeye devri karşılığında davalı belediyece proje kapsamında inşa edilecek dairelerden 270 m2 brüt alanlı 1 bağımsız bölümün müvekkiline verileceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasındaki sözleşmeden sonra müvekkilinin arsadaki payını davalıya devrederek edimini yerine getirdiğini, ancak belediyenin inşa ettirilecek binalardaki bağımsız bölüm teslim yükümlülüğünü inşaatların yapılması için gerekli makul sürenin çok aşılmasına rağmen yerine getirmediğinden sözleşmenin üzerinden 9 yıl geçtiğini ve kısa sürede de inşaatların tamamlanmayacağının görülmesi üzerine, müvekkilinin kendisi için faydasız hale gelen sözleşmenin feshi ile müvekkiline iadesi mümkün olmayan taşınmazdaki hissesinin dava tarihindeki bedelinin tazminat olarak ödenmesi sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin faizi ile birlikte davalı belediyeden alınarak müvekkiline ödenmesi amacıyla Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/270 E. sayılı dosyasında kısmi dava açtığını, Mahkemece yargılama neticesinde delillerin toplandığını ve alınan raporda taşınmaz değerinin 3.564,000,00 TL olduğunun belirtildiğini, Mahkemece davanın kabul edildiğini ileri sürerek; taşınmaz değerinden bakiye miktar olan 3.554.000,00 TL'nin ilk dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmeye göre, proje kapsamında inşa edilen konutların hak sahiplerine dağıtımına ilişkin 29.04.2016 tarihinde Ankara 37. Noterliği huzurunda yapılan kura çekilişi neticesinde 29634 ada 11 parselde bulunan L blok 9.kat 39 numaralı bağımsız bölümün davacı adına isabet ettiğini, meclis kararı ile belirtilen uygulama esasları doğrultusunda karşılıklı konut karşılığı imzalanan konut sözleşmesinde konutların teslim tarihlerine yönelik idareleri tarafından bir taahhütte bulunulmadığını, idarelerine atfedilecek bir kusur bulunmadığını, davanın iyi niyetli açılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında belirtilen kararıyla; Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/270 E. sayılı dosyasının incelenmesinde, tarafların, dava konusu taşınmazın ve dava konusunun aynı olduğu, alınan bilirkişi raporunda; davacı tarafın taşınmadaki hissesini davalıya devrederek sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirdiği, davalı tarafın ise birçok kez hatalı imar ve parselasyon planları yapmak sureti ile bu planların her defasında iptal edilmesine ve fazlasıyla gecikmeye neden olduğundan davacı tarafın sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, dava konusu taşınmazın bedelinin 3.564.000,00 TL olduğunun belirtildiği, Mahkemece13.12.2018 tarihli karar ile davanın kabulüne karar verildiği, kararın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2020/5437 E., 2021/6532 K. sayılı ilamı ile onandığı, açılan işbu davanın Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/270 E. sayılı dosyasının devamı niteliğinde ek dava olduğu, 2016/270 E. sayılı dosyadaki bilirkişi raporunda hesaplanan miktar doğrultusunda davanın kabulüne 3.554.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; faiz başlangıcının hatalı olduğunu, ilk davanın açılış tarihinden faiz yürütülmesi gerektiğini ileri sürülerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı vekili, idari yargının görevli olduğunu, sözleşmenin feshinin haksız olduğunu, hükme esas alınan Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/270 E. sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna itirazı bulunduğunu, konutların tamamlandığını, kusurunun bulunmadığını ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında belirtilen kararıyla; asıl dava olan Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/270 E. sayılı dosyasında verilen kararın İstinaf ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, kesinleşen kararın işbu dava için kesin delil niteliğinde olduğu, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin yerinde olduğu, uyuşmazlığın çözümünde adli yargının görevli bulunduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili; istinaf itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili; istinaf itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Ankara ... Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında imzalanan sözleşmenin feshi ve davalı idareye devredilen taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.12.2022 tarihli, 2021/429 Esas, 2022/1650 Karar sayılı kararı.

2. Dairenin 15.06.2021 tarihli, 2020/5437 E., 2021/6532 K. sayılı kararı.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davacı tarafından, davaya konu taşınmazın rayiç değerinin tahsili istemiyle açılan davada, Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/270 E., 2018/779 K. sayılı kararıyla, taşınmazın değeri 3.564.000,00 TL olduğu belirtilerek davanın kabulü ile taleple bağlılık ilkesi gereği 10.000,00 TL’nin tahsiline karar verildiği, kararın kesinleştiği, söz konusu kesinleşen karara dayanılarak bakiye kısmın tahsili için eldeki davayı açtığı, Mahkemenin kısmi davada tespit edilen olgularla bağlı olduğu, kısmi davanın kabulüne ilişkin kararın, alacağının kalan kısmı için açılacak davada kesin delil teşkil edeceği, dava tarihinden faize hükmedilmesinin yerinde olduğunun anlaşılmasına göre tarafların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.