Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4459 E. 2025/524 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Elektrik çarpması sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasında, davalı şirketin sorumluluğunun olup olmadığı ve hükmedilen tazminat miktarının yerindeliği.

Gerekçe ve Sonuç: İstinaf aşamasında ileri sürülmeyen hususların temyiz aşamasında dikkate alınamayacağı ve dosyadaki deliller ile bilirkişi raporlarına göre Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1824 E., 2023/530 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/702 E., 2021/644 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz talepleri yönününden yapılan incelemede; davalı yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 209.764,00 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kaldığından davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı vekilinin birleşen davaya yönelik gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüyle 28.01.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen birleşen davada davacılar vekili Avukat ...'ın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacılar vekili; Haliliye'de bulunan ... Eğitim Kursunun önünde 13.12.2017 tarihinde yüksek gerilim hattının çok alçak olması nedeniyle dava dışı küçük ...'ın elektrik akımına kapıldığını, davacılardan ...'nin ise ...'ı çırpınır halde görünce kurtarmak amacıyla müdahale etmek istediğini ancak kendisinin de elektrik akımına kapılması nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, olay nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunda davalının %40 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, olay neticesinde çocukları yaralanan davacıların da derinden etkilendiğini ileri sürerek; davacılardan ... için 50.000,00 TL, ... ve ... için ayrı ayrı 15.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminat ile şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş; 13.04.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile ... için maddi tazminat taleplerini 129.763,99 TL'ye yükseltmiştir.

2. Birleşen davada davacılar vekili; davacılardan ...'ın aynı olayda elektrik çarpması neticesinde yaralandığını ve iş gücü kaybına uğradığını ileri sürerek; davacı ... için şimdilik 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 100.000,00 TL manevi, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 25.01.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı ... için maddi tazminat talebini 864.308,24 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davanın nedensellik bağı yokluğundan reddi gerektiğini, davalı şirketin bakım ve onarıma yönelik üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, bu nedenle davalıya atfedilecek bir kusurun bulunmadığını, keza şirketlerinin elektrik dağıtmakla yükümlü olup husumetin bakım ve onarım işini üstlenen dava dışı şirkete yöneltilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; olayın meydana gelmesinde davalının % 62,5 oranında kusurlu olduğu, olay nedeniyle yaralanan asıl dava davacılarından ...'nin elektrik çarpması sonucunda vücut fonksiyon kaybı oranının %12 olduğu, tıbbi iyileşme süreci dikkate alındığında 1 ay süre ile geçici iş göremezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içinde 2 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu, devamlı suretle başkasının yardım ve bakımına muhtaç olmadığı, birleşen dava davacılarından ...'ın elektrik çarpması sonucunda tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %81 olduğu, tıbbi iyileşme süreci dikkate alındığında 9 ay süre ile geçici iş göremezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içinde ve devamlı suretle başkasının yardım ve bakımına muhtaç olduğu gerekçesiyle; denetime elverişli bulunan hesap bilirkişi raporu ve tarafların sosyo ekonomik durumları, yaralanmanın derecesi, davalının kusur durumu, caydırıcılık ilkesi, paranın alım gücü dikkate alınarak asıl ve birleşen davaların kabulüne, asıl davada davacılardan ... için 129.763,99 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesine, birleşen davada davacılardan ... için 864.308,24 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan kusur bilirkişisi ve tazminat raporunun olaya ve dosya kapsamına göre yerinde olduğu, olayın oluş şekli, maluliyet raporları, kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumu birlikte değerlendirildiğinde takdir edilen manevi tazminatlar ile hesaplanan maddi tazminatların da yerinde olduğu gerekçesiyle; istinaf başvurusunun esastan reddine

karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davanın nedensellik bağı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, somut olayda davalının sorumluluğunu gerektirecek koşulların gerçekleşmediğini, maddi tazminata hükmedilirken işleyecek faiz kısmında hataya düşülmüş olduğunu, yargılama aşamasında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve olay tarihinde yürürlükte bulunan 4857 sayılı İş Kanunu'nun 77. vd. maddeleri gözetilmeksizin yapılan kusur incelemesi ve hesap raporuna karşı itirazlarının göz ardı edildiğini, kusur bilirkişisine yönelik itirazlarının dikkate alınmasının ardından ne kadar iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri tazminatından sorumlu olunacağına yönelik denetime elverişli hesap raporu aldırılması gerektiğini, kazazedenin kendisinin ısrarlı eylemleriyle kazanın meydana gelmesine neden olduğunu, davalının olay nedeniyle herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, İlk Derece Mahkemesince eksik inceleme ve araştırma neticesinde hazırlanan yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, büyük bir coğrafi alanda tehlikeli ve bir o kadar zor kamu hizmetini ifa eden davalının önleyemeyeceği olaylardan sorumlu tutulmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, olay kazazedenin eylemi ile gerçekleştiğinden tazminattan indirim yapılması gerektiğini, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının çok yüksek olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, elektrik çarpmasına bağlı yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye ve özellikle istinafta ileri sürülmeyen hususların temyizde dikkate alınamayacağının anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz dilekçesinin miktar itibariyle REDDİNE,

2. Davalı vekili tarafından birleşen davaya yönelik olarak temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

28.000,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak birleşen davada davacılara verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.