"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/27 E., 2023/479 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen muarazanın men'i ve istirdat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; ... Eczanesinin sahibi olan müvekkiline davalı Kurum tarafından 15.10.2003 tarihli yazı ile hak sahiplerinin bilgisi dışında şeklen sahih içerik itibariyle sahte reçete kabul ederek Sandığa fatura ettiği ve yazılı ilaçların tamamı verilmemesine rağmen vermiş gibi fatura ettiği gerekçesiyle sözleşmesinin 7 yıl süreyle feshedilmesine ve kamu zararının yasal faizi ile tahsil edilmesine karar verildiğinin bildirildiğini, bahse konu reçetelerin gerçek raporlara dayalı olduğu, müvekkilinin şeklen sahih olan reçetenin içerik olarak sahte olduğunu bilmesinin mümkün olmadığı, bunu araştırma ve yorumlama hakkı ve görevi de bulunmadığını, davacı ile Terme Devlet Hastanesi görevlileri ve ilaç mümessili arasında maddi veya manevi hiç bir bağ bulunmadığını ileri sürerek; davalının yarattığı muarazanın men'ine, davalıya 1.419.790.500 TL borçlu olmadığının tespitine, paranın ödenmiş olması halinde reeskont faiziyle birlikte davalıdan istirdadını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının, hak sahibinin bilgisi dışında Terme Devlet Hastanesinde görev yapan Dr.... tarafından düzenlenen ve ilaç mümessili ... tarafından eczaneye götürülen şeklen sahih, içerik itibariyle sahte olan reçeteleri kabul ederek Sandığa fatura ettiği ve bedelini tahsil ettiğinin anlaşıldığından 2002 ve 2003 yılı Bütçe Uygulama Talimatına ek protokolün ‘Sözleşmenin Feshini Gerektiren Hususlar’ Bölümünün 1.maddesinin ‘j’ bendi gereğince sözleşmesinin 7 yıl süreyle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 21.06.2018 tarihli ve 2003/744 E., 2018/330 K. sayılı kararıyla; yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacının mesleki kusuru bulunduğuna dair bir bulguya rastlanmadığı, dava dışı sağlık mümessilleri ile davacı arasında herhangi bir bağ tespit edilemediği gerekçesiyle; davanın kabulüne, 15.10.2003 tarih ve 02.09/369 nolu yazı ile bildirilen fesih işleminin geçersiz olduğunun tespiti ile fesih işlemi nedeniyle oluşan muarazanın önlenmesine, davacının 1.419,79 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde hükme karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 15.03.2019 tarihli ve 2018/1996 E., 2019/539 K. sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece verilen 16.11.2020 tarihli ve 2020/1252 E., ve 2020/6595 K. sayılı ilamla; dava konusu cezai işleme konu reçetelerin sahte olup olmadığı, sigortalıların kendisi tarafından yazdırılıp yazdırılmadığı, ilaçları kullanıp kullanmadıklarının tespiti hususunda cezai işleme konu reçete sahibi sigortalıların ifadelerinin önem arz ettiği, Mahkemece anılan şahıslar dinlenmeden karar verilmiş olduğu, cezai işleme konu reçetelerin adına yazıldığı sigortalıların tanık olarak dinlenilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; cezai işleme konu reçete sahibi sigortalılardan hayatta olanların tanık sıfatıyla ifadeleri alınmış, sahte reçete/raporların davacı eczacı veya eczane çalışanlarınca davalı Kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak fatura edildiğine, davacı ve eczane çalışanlarının sahte reçete/rapor düzenleyen kişiler ile aralarında bir bağ bulunduğuna, reçete/raporların düzenlenmesinde dahli olduğuna dair dosya kapsamına yansıyan delil ve belge bulunmadığı, davacı hakkında verilmiş mahkumiyet kararı olmadığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalı Kurumun 15.10.2003 tarihli ve 369 nolu yazısı ile bildirilen sözleşmenin 7 yıl süreyle feshine dair işlemin geçersiz olduğunun tespiti ile fesih işlemi nedeniyle oluşan muarazanın bu suretle giderilmesine, 1.419.79 TL'nin 17.10.2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; tanıkların ifadelerinden yönlendirme ile "reductil" ilacını muayene olmadan tetkik yaptırmadan özellikle Terme Devlet Hastanesine giderek aynı doktora yazdırdıkları ve aynı eczaneden aldıkları, adına ilaç yazılan kişilerin ilaç mümessili kişiyi tanıdıklarını, ondan aldıkları bilgi ve yönlendirme ile bu ilaçları yazdırdıklarını ve eczaneden temin ettikleri, menfaat sağlamak amacıyla ilaç yazdırıldığı sabit olduğu halde ve bu reçetelerin özellikle davacı eczaneden alındığı ortada iken davacı eczacının kastı olmadığının söylenemeyeceğini, bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olmadığı, yapılan cezai işlemlerin haklı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ilaç teminine ilişkin eczane protokolünden kaynaklanan muarazanın giderilmesi ve istirdat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
04.02.1959 tarihli ve 13/5 ile 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.
3. Değerlendirme
İlk Derece Mahkemesince; uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, yine o ilamda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verildiği, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenemeyeceği anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.