Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5295 E. 2024/3720 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi, ödenen bedelin iadesi ve kira kaybı taleplerinin yanı sıra arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleşme sorumluluğunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, satış bedelinin iadesini talep ettiği davada sözleşmeden dönmesi sebebiyle sözleşmeye dayalı kira kaybını talep edemeyeceği, davalının temerrüde düşürülmediği için faizin dava tarihinden itibaren işletilmesinde isabetsizlik bulunmadığı ve davacının, arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleştiklerini ispatlayamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2333 E., 2023/1509 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2017/523 E., 2022/46 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve gerçek kişi davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; başvuruların davacı vekili yönünden esastan reddine, davalılar vekili yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı gerçek kişilerin maliki olduğu taşınmazlar için diğer davalı ... İnşaat Hafriyat Nak. Turizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. (...) ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkili ile davalı ... arasında ise satış sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşme uyarınca 70.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalıdan kaynaklanan sebeplerle inşaatın tamamlanamadığını, satış sözleşmesinin (8.) maddesinde zamanında teslim edilmeyen daireler için rayiç kira bedeli ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalı arsa sahiplerinin müvekkilinin davalı yükleniciye ödemiş olduğu bedelden sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde sorumlu olduğunu ileri sürerek; davalıların sebepsiz zenginleştiği miktar yargılama sırasında alınacak bilirkişi raporu ile belirleneceğinden şimdilik 3.000,00 TL’nin ödeme tarihinden, sözleşme gereğince kararlaştırılan teslim tarihinden dava tarihine kadar toplam aylık kira bedellerinin hesaplanarak dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ödenen satış bedeline ilişkin talebini ıslah ile 70.000,00 TL’ye artırmıştır.

II. CEVAP

1.Davalı arsa sahipleri vekili; davacının diğer davalı ...'a ödediği bedeli müvekkillerden talep etmeye hakkının olmadığını, müvekkillerinin sebepsiz zenginleşmediği gibi diğer davalı ...’dan alacaklı olduklarını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.

2. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşme gereğince davacının 70.000,00 TL'yi davalı ...’a ödediği ancak dairelerin henüz yapılmadığı ve bu anlamda teslimin gerçekleşmediği, davacının ödediği bedeli kendi akidi olan ve parayı ödediği ...’dan isteyebileceği, davalı arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olmadığı, yapılan harici satış sözleşmesinde taraf olmadıkları, bu durumda zarardan sözleşmenin tarafı sorumlu olacağından arsa sahiplerine husumet yöneltilemeyeceği, satış bedeli olarak ödediği bedelin iadesini isteyen davacının sözleşmeden dönmesi nedeniyle artık sözleşme devam ediyormuş gibi kira kaybı isteyemeyeceği gerekçesiyle; davalı arsa sahipleri aleyhine açılan bedel iadesi davasının, davalıların taraf sıfatının bulunmaması sebebiyle husumet yokluğundan usulden reddine, davacı tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile taraflar arasındaki 16.12.2011 tarihli ... 2 Satış Sözleşmesinin feshine, davacının ödemiş olduğu 3.000,00 TL'nin dava tarihinden, 67.000,00 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalı ... tahsiline, kira tazminatı davasının koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı arsa sahipleri vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili; davalı arsa sahipleri yönünden açılan dava ile kira kaybından kaynaklı alacak talebinin reddine karar verilmesinin ve faize dava tarihinden itibaren hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.Davalılar vekili; müvekkilleri hakkında açılan davanın esastan reddi ve bu doğrultuda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın, davalı şirket yönünden tüketicinin taraf olduğu harici konut satış sözleşmesinden dönülmesi ve sözleşme uyarınca ödenen bedelin iadesi istemi ile geç teslim nedeniyle kira kaybından kaynaklı tazminat, davalı arsa sahipleri yönünden ise sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkin olduğu, davacı ile sadece davalı şirket arasında sözleşme ilişkisinin bulunduğu, davacının sözleşmeden dönme ve ödediği bedelin iadesini talep ettiği, bu haliyle geç teslim nedeniyle kira kaybı talebinde bulunamayacağı, dava tarihi öncesinde temerrüdün gerçekleştiği ispat edilemediğinden Mahkemenin faiz başlangıç tarihine ilişkin değerlendirmelerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı arsa sahipleri yönünden açılan davada açıkça sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılması ve davacı ile davalı arsa sahipleri arasında sözleşme ilişkisi bulunduğunun ve davalıların sebepsiz zenginleştiklerinin ispat edilemediği, davalı arsa sahipleri yönünden açılan davanın esastan reddi yerine yazılı gerekçelerle husumetten reddine karar verilmesi ve bu doğrultuda vekalet ücreti takdirinin doğru görülmediği gerekçesiyle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden davacı tarafından davalı arsa sahipleri aleyhine açılan bedel iadesi davasının esastan reddine, davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulü ile taraflar arasındaki 16.12.2014 tarihli ... 2 Satış Sözleşmesinin feshine, davacının ödemiş olduğu 3.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren, 67.000,00 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalı şirketten alınıp davacıya verilmesine, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan kira tazminatı davasının koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesince sözleşme gereğince ödenen bedelden davalı arsa sahiplerinin de sorumlu olmadığına karar verilmesi halinde davanın husumetten reddi ve davalı arsa sahipleri lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürererek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taşınmaz satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi ve kira kaybı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 77 ve 117 inci maddeleri,

2.Dairenin emsal niteliğindeki 11.12.2023 tarihli ve 2023/5300 E., 2023/3624 K. sayılı; 30.03.2023 tarihli ve 2022/7782 E., 2023/906 K. sayılı ilamları.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen kanun maddelerinin doğru şekilde uygulandığı, davacının satış bedelinin iadesini istediği bu dava ile sözleşmeden dönmesi nedeniyle sözleşmeye dayalı kira kaybını talep edemeyecek olmasına, davalının daha önce temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle faizin dava tarihinden itibaren işletilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacının davalı yüklenici şirkete yapmış olduğu ödeme nedeniyle davalı arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleştiklerini ispatlayamamasına göre, davacı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.