"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2087 E., 2023/2150 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/770 E., 2023/240 K.
Taraflar arasındaki toplantının hükümsüzlüğü ve protokolün iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalılarla birlikte dava konusu taşınmazın maliki olduğunu, paydaşlardan davalı ...'un daveti üzerine 14.10.2022 tarihinde 6306 sayılı Kanun kapsamında toplantı yapıldığını, toplantıya tüm paydaşların davet edilmediğini, toplantıya davet için gönderilen bir kısım tebligatların usulsüz olduğunu, toplantı sonrasında maliklere noter kanalı ile bildirim yapılmadığını, ortaklığın giderilmesini bertaraf etmek için işlemler yapıldığını, davalı ...’ın belediyeden devraldığı paya ilişkin satış işleminin usulsüz olduğunu, bu işlemin ve tapu kaydının iptali için ayrı ayrı dava açıldığını, sonuçlarının beklenmesi gerektiğini, toplantıda karar verilen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin menfaatlerini ihlal ettiğini, toplantıya katılan paydaşların hukuki işlem ehliyetlerinin bulunmadığını ileri sürerek; 14.10.2022 tarihli toplantının hükümsüzlüğüne ve bu toplantı uyarınca yapılan protokolün iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar Tuğrul ve Ali: toplantının usulüne uygun yapıldığını, 2/3 çoğunluğun sağlandığını, evlerinin kentsel dönüşüm yasası kapsamında yıkıldığını, gün geçtikçe mağdur olduklarını, davacının ticari kaygılarla bu davayı açtığını, süreci uzattığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu toplantının yapıldığı 14.10.2022 tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre toplantı şekline ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, davacının tüm paydaşların toplantıya çağrılmamış olması ve tebligatların usulsüz olması nedeniyle toplantının iptali isteminin yerinde olmadığı, toplantıya katılıp söz konusu kararı veren paydaşlar ..., ..., ..., ... ve ...’ün payları toplamının (939,19 m²) üçte iki çoğunluğu aştığı anlaşıldığından kararın mevzuat hükümlerine uygun olduğu, davalı ...’ün Selçuklu Belediyesi’nden 06.05.2022 tarihinde satın aldığı (136,19m²) payla ilgili encümen kararının iptali için açılan Konya 2. İdare Mahkemesinin 2022/1294 Esas sayılı dosyasında davacının yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verildiği, davanın niteliği ve 6306 sayılı Kanunun amacı göz önünde bulundurularak idari davanın sonucunun beklenmesine yer olmadığı, söz konusu pay devrine ilişkin mahkemenin 2022/755 Esas sayılı tapu iptal ve tescil davasında hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, mahkemece yapılacak işin, iptali talep edilen toplantının 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğine uygun yapılıp yapılmadığının, alınan kararların kanunda aranan çoğunlukla alınıp alınmadığının denetlenmesinden ibaret olup, toplantı içeriği ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafların menfaatine uygun olup olmadığı hususunun incelenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davalıların sonraki toplantı evraklarını önceki toplantı evrakı olarak sunduğunu, süresinde sunulmayan delilleri kabul etmediklerini, birçok üye davet edilmeden toplantı yapıldığını, 23.01.2023 Tarihli ikinci toplantı düzenlediklerini, ancak bu ikinci toplantının da 14.10.2022 tarihli ilk toplantı gibi birçok usulsüzlükler içermesi nedeni ile Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/103 esas sayılı dosyası ile 23.01.2023 tarihli toplantının iptali için dava açtıklarını, müteveffa Musa Kaya'nın tüm mirasçılarına davetiye çıkartılması gerekirken yaşıyor gibi ismi açılarak toplantıya katılmadı denildiğini, ayrıca Hüseyin Kayacı, Hüseyin Tosun, Mevlüt Kalaycı'nın toplantıya davet edilmediğini, her bir malikin davet edilmesi ve toplantıdan haberdar edilmesinin kanunun emredici hükmü niteliğinde olduğunu, azınlığın mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; toplantının yapıldığı tarih itibariyle 6306 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi gereğince toplantıya çağrı usulü ile ilgili bir mevzuat hükmü yer almadığı, toplantıya çağrının ne şekilde yapılacağının kanun koyucu tarafından düzenlenmediği gibi ne şekilde yapılacağının da belirlenmediği, kanun koyucunun amacının riskli yapılar ile ilgili olarak hak sahiplerinin menfaatlerini korumak adına işlemlerini daha basit bir şekilde sonuçlandırmalarını sağlamak olduğu, toplantı tarihinden 2,5 ay sonra yapılan değişiklikle toplantı yapılması gerekmeksizin ve herhangi bir şekil şartına tabi olmaksızın ibarelerinin eklenmesinin de bu durumu gösterdiği, toplantı içeriği ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafların menfaatine uygun olmadığının mahkemece denetlenmesinin mümkün olmadığı, davacının diğer hak sahipleri hakkındaki tebligatlarının eksik veya usulsüz olduğunu ileri süremeyeceği, yalnız kendisine yapılan çağrının usulüne uygun yapılıp yapılmadığını ileri sürebileceği, davacı şirketin toplantıya katıldığı ve karara muhalefet ettiğine dair şerh de düştüğü, yine öldüğü iddia edilen Musa Kaya isimli hissedara çağrı yapılmadığı iddiasına yönelik sağ ise kendisi tarafından vefat etti ise mirasçıları tarafından ileri sürülebileceği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek; kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; 6306 sayılı Kanun kapsamında toplantının hükümsüzlüğü ve protokolün iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un 6 ncı maddesi.
2. 6306 sayılı Kanun'un Uygulama Yönetmeliğinin 15 inci maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen hukuk kurallarının doğru şekilde uygulandığı, toplantı tarihinde yürürlükteki 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ve Uygulama Yönetmeliği hükümlerine göre toplantının nasıl yapılacağına dair hüküm bulunmadığı, karara katılan mevcut kişilerin kanunun aradığı çoğunluğu sağladığı, Mahkemelerce ilgili protokolün içeriğinin denetlenemeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.